Fazla tek taraflı bulduğum tarih ve ideolojik görüş kitabı. Özellikle olayları anlatırken ki yüzeysellik derinden yaraladı. Tabii ki bitiremedim bu tip ideolojik tarih kitapları çok hoşuma gitmiyor. Kitabı okurken tek taraflı bir bakış açısından bir direniş görüyoruz. Ancak özellikle İsrail ve Filistin çarpışmasının arkaplanından bahsedilmiyor. Yapılan tespitler hava da kalıyor.
Buraya kadar yaptığım kötümser eleştirinin yanında böyle bir başlığı kitabına kapak yapmak bile bence cesaret işi. Özellikle bir yazar için kitap ne kadar kötü olursa olsun tarihi ne kadar vasat olursa olsun. Yapabileceğini yapıp bir şeyler anlatması bence önemli. Çok benimsemediğim bazı yerlerde karşısında da olsam görüşlerini anlatan insanlara her zaman saygım var. Hem yazar hem gazeteci olarak kitabını hiç beğenmediğim ve parantez içinde ideolojik bulduğum ancak cesaret gerektiren bir iş olduğunu söyleyebilirim.
Okunmasını tavsiye eder miyim?
-Hayır
Bu kitap yerine Ortadoğu tarihini konu alan ve bir gazeteci değil bir tarihçi tarafından yazılan kitapları okuyabilirsiniz bence. Bu kitap size bir şey katmaz- benim öznel görüşüm-
"Araştırmalar gösteriyor ki; Yahudiler tüm tarihleri boyunca kendilerine yardım eden milletlere ihanet etmişlerdir. Açıkcası hain bir millettir. Yüce kitabımız Kuran'a da tek lanetlenen kavimdir.
--Yalnız yaşanan olaylara bakarsak yalnız ihanetle kalmıyorlar. Çok zalimler...
Vatan ve millet için çalışanlar iki cihanda aziz olsunlar inşallah.
Hiç kimsenin yazmadığı ve anlatmaya cesaret edemediği hakikatleri okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
... " Bende bütün ruhumla mevcudiyetimle yalnız senin için yaşadım, yaşıyorum, yaşayacağım.
Emin ol ki, her yapacağım şey yalnız senin içindir."
( 7 Kasım 1921)
-Bana vatan haini diyen sen kimsin? Baban Lidyalı bir lağımcı, anan Mısırlı bir esirdi. Ananın da anası Amurru'dan gelmiş bir fahişeydi. Yüzde yüz yabancı bir adam olduğun halde benim gibi su katılmamış bir Hatti'ye vatan haini diyorsun. Hangi vatanın haini? Lidya'nın mı? Mısır'ın mı? Amurru'nun mu? Bu vatanın sahibi benim! Sen burada sığıntı olduğun halde bana vatan haini diyorsun. Sen vatanın ne olduğunu biliyor musun? Vatan suçlulardan alınan rüşvet değildir. Vatan atalarının kılıcı ile alınan ve kanla korunan topraklardır. Senin atalarından bu toprak için ölmüş kimse var mı? Ben sana cevap vermeye mecbur değilim. Beni sorguya çekmek için Hatti kanı taşıyan bir hakim gelsin.
...
Birkaç gün sonra da kıralın yeni bir buyrultusu "şarap" demenin artık yasak olmadığını bildiriyordu.