Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Burjuvazi bütün ulusları yok olup gitmemek için burjuvazinin üretim tarzını benimsemek zorunda bırakıyor; bütün ulusları kendisinin uygarlık dediği şeyi kabullenmek, yani burjuva olmak zorunda bırakıyor. Açıkçası burjuvazi kendi suretinde bir dünya yaratıyor.
Güneşin dünya çevresinde döndüğüne inanmak yanlıştır... ama saçma değildir. Keza adaletin, suçluların elektrikli sandalyeye gönderilmesini gerektirdiğine inanmak da saçma sayılamaz. Bazı insanların diğerlerinden daha üstün olduğunu iddia etmenin gülünç sayılabilecek herhangi bir yönü yoktur; hatta bu bariz bir biçimde doğrudur. Bazı bakımdan, bazı insanlar gerçekten diğerlerine göre daha aşağıdadır: Kimileri daha az iyi huylu, kimileri kıskanmaya daha eğilimli, kimileri ise yüz metre yarışta daha yavaştır. Bu belirli eşitsizlikleri insan ırklarına veya sınıflara göre genelleştirmek yanlış ve zararlı olabilir; fakat burada yapılan genellemenin mantığı gayet açıktır. İnsan ırkının, sadece birtakım aşkın güçler tarafından kurtarılabilecek ölçüde büyük bir kargaşa içinde olduğuna inanmak yanlış olabilir; ama böylesi bir dogmanın kuşattığı ütopik özlemler, suçluluk ve güçsüzlük hisleri hiçbir biçim de yanılsama sayılamaz.
Sayfa 33 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"...siyaset ille de ideolojik olması gerekmeyen bir anlamlandırma alanına sahiptir."
Sayfa 31 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
Tarihsel olarak, sanayiinin genel gelişimi aşağıdaki yolu izlemiştir: bir sanayi bir kaç küçük firma ile başlar, zamanla onların pek çoğu birleşir; bu durum etkinliği ve karları artar. Pazar genişledikçe, sahaya yeni firmalar girer, böylece egemen firmanın pazar payı daralır. Bu, çelik, alüminyum, taşıyıcılar ve çok sayıdaki diğer büyük sanayilerde mevcut olan bir eğilimdir.
Sayfa 80 - Plato YayınlarıKitabı okudu
Sovyet tarımının kolektifleştirilmesi, hükümetçe planlanmış (çiftçileri kolektif çiftliklere zorlamak için kasıtlı olarak planlanmış ve gerçekleştirilmiş olan) bir kıtlıkla sağlanmıştır; Sovyet Rusya'nın düşmanlan bu kıtlıkta on beş milyon çiftçinin öldüğünü iddia etmektedir; Sovyet hükümeti yedi milyon kişinin öldüğünü kabul etmektedir.
Sayfa 36 - Plato YayınlarıKitabı okudu
Kapitalizmin sözde savunucuları, laissez-faire kavramının anlamını ve kastettiklerini göz ardı ederek, onu hükümet kontrolleri ile (yani hükümetin ekonomiye müdahalesi ile) uyuşabilir görmüşlerdir. Bu nedenle, 19. yüzyılda uygulanan şey saf kapitalizm değildi, fakat çeşitli şekillerde karma ekonomilerdi. Kontroller daha fazla kontrolleri gerektirdiğinden ve doğurduğundan, karma ekonomileri mahveden, onların devletçi unsuru idi; suçlanan ise onların serbest, kapitalist unsuru olmuştur.
Sayfa 32 - Plato YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kapitalist bir toplumda hiçbir kişi veya grup bir diğerine karşı fiziksel güç kullanımını başlatamaz. Böyle bir toplumda hükümetin tek görevi insan haklanrını koruma, yani insanı fiziksel güçten korumadır; hükümet insanın kendini savunma hakkının görevlisi olarak faaliyet gösterir ve sadece şiddete karşı şiddet olarak ve sadece güç kullanımını başlatanlara karşı güç kullanır; buna göre hükümet nu nesnel kontrol şartlarında, karşılık verme anlamında güç kullanımını sağlamanın yoludur.
Sayfa 16 - Plato YayınlarıKitabı okudu
İnsanoğlu bir nesne, bir organizma veya bir mercan çalısı değildir. İnsan üretim ve ticaret ile ilgili olan varlıktır. Herhangi bir beşeri bilimin başlangıç noktası, "topluluk" olarak bilinen gevşek birlikteliğin değil, insanın incelenmesi olmak zorundadır.
Sayfa 10 - Plato YayınlarıKitabı okudu
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Yaklaşan Kasırga
Gazeteci Levent Gültekin, yazdığı bu kitapta yakın geçmişten günümüze uzanan Türkiye siyasetinde yaşanmış olayların biraz perde arkasından bahsediyor. Ülkedeki sosyolojik yapıyı değiştiren, insanların düşünce biçimlerini değiştiren ve etkisi uzun süre hissedilecek olaylar… Türk siyasetindeki muhalefetin oldukça pasif durumda olmasını ve her koşulda otoriter iktidarın ekmeğine yağ sürecek hamlelerde bulunması, iktidarın en sıkıştığı zamanlarda bir gecede ani ve keskin karar değişiklikleri yaparak yardımına koşması ve daha nice tezlerden bahsediyor yazar. Kitabı okuduktan sonra hepimizin sonu belli olan bir filmde figüran olarak oynuyor olduğumuzu düşündüm ve halen o şekilde düşünüyorum. Ülkede bir şeyleri değiştirmeye yönelik varolan umudunuzu yitirmenize sebebiyet verebilecek bir kitap.
Yaklaşan Kasırga
Yaklaşan KasırgaLevent Gültekin · Doğan Kitap · 2022149 okunma
Politikada, sevgili oğlum, benim kadar siz de bilirsiniz ki insanlar yoktur, düşünceler vardır; duygular yoktur, çıkarlar vardır; politikada bir adam öldürülmez, bir engel ortadan kaldırılır, işte hepsi bu.
Reklam
Bölünmenin, birbirine düşmenin sonucunun ne olduğunu gördünüz mü? Bize ne olduysa hep bu bölünmüşlükten oldu.
Sayfa 87 - Lopus YayınlarıKitabı okudu
Zaten başımıza ne gelirse kahrolası bu bölünmüşlük ve üstünlük yarışından gelmiyor muydu?
"Dünya ile sürekli ilişki içinde olup, bir kesinti içinde bulunmayan fakat bir kir ve pislik gibi ona sırtını çeviren bir Hristiyanlık, yüzyılımızın bir yeniliği değildir."
Sayfa 41 - Çeviren: Sadık Kılıç
Marksizm, köktenci bir biçimde bir hümanizmdir.
Sayfa 19
97 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.