Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
İsrail devletinin sömürgeci bir devletten hiçbir farkı yoktu. Ya da belki de tek fark, sömürgeci devlet yerli halkı egemenliği altına alırken, İsrail bu yerli halkı kovuyordu. Kandırıldığımı, İsrail'in öylesine gurur duyduğum demokrasiden çok uzak olduğunu, ülkemizin temelini oluşturan şu 'İnsansız bir toprağa topraksız bir halk' sloganının bir yalandan başka bir şey olmadığını anlıyordum.
Sayfa 303Kitabı okudu
Bu sözlerin elbette Tevrat'la da, dini inançla da hiçbir ilgisi yok, bu onların kafalarına kazınmış bir görüş, bizden önce başkalarının yaptığı hataları yapmaya bizim de hakkımız var görüşü Yani bir tür açık kapatma, vahşet konusunda başkalarına yetişme... Bu tür sözleri duymak bana dayanılmaz acılar veriyor. Kendi çektiklerimize bakarak acı konusunda daha duyarlı olacağımıza, iki bin yıl önce, başta Roma kanunu olmak üzere diğer ideolojilerden daha gelişmiş olan Yahudi ideolojisine sahip çıkacağımıza, her yerde üstün gelen ahlak konusunda tam bir çöküntü yaşıyoruz. Tüm dünya yerleşimciliği reddettiği halde, biz tehlikede olduğumuz bahanesiyle yerleşimler kuruyoruz, ama aslında bunun asıl nedeni İsrail'in öncelikle ve eğer mümkünse sadece Yahudilere ait bir ülke olması gerektiğini düşünmemiz. Arap halkından kurtulmak için elimizden geleni yapıyoruz, onlara yaşamı olanaksız hale getiriyoruz ve belki bir gün, eğer isyan ederlerse, onları kovmak için fırsat bekliyoruz
Sayfa 292Kitabı okudu
Reklam
"Şu adam bizim sokakta oturuyor. Adı Itamar. Zavallı bir adam, hayatta hiçbir şeye sahip olmamış, evlat edinilmiş, içi nefret dolu. Böyle çürümüş topraklarda ancak zehirli çiçekler yetişebilir... Bu tür adamların sözlüğünde “görüşme" sözcüğü yoktur, o sadece "öldürmek" sözcüğünü bilir. İdeal dünya dendiğinde, aklına sadece Araplardan arınmış bir dünya gelir, bir atom bombası atıp hepsinden kurtulmayı düşler. Onun hasta kafasında Yahudi olmayanın yaşamaya hakkı yoktur. Altmış sene önce dünyaya gelseydi, akla gelebilecek en kötü Nazi olurdu. Üstelik ne yazık ki tek değil, onun gibi olan o kadar çok insan var ki!"
Sayfa 282Kitabı okudu
Doza Dreyfus ê Cihû
Li kû? Li Fransayê. Fransaya ko- marxwaz, modern, medenî, sedsal piştî Îlana Mafên Mirovan. Gelê Fransayê, an qe ne piraniya gelê Fransayê naxwaze mafên mirovan bi ser cihûyan ve bê firehkirin. Fermana Şoreşa mezin hatiye betalkirin." Dema mirov li rabirdûyê û vê vebûna zihnî dinêre, "ev heye- cana miraqdar" ku di vê bûyerê de Herzl dorpêç kiribû girîngiya wê zêdetir dibe. "Heta wê demê piraniya me bawer dikirin ku çareseriya meseleya cihûyan, wek parçeyek ji pêşveçûna giştî ya mirovahiyê, divê bi sebir li bendê bihata payîn. Lê gelekî ku ji her aliyê din ve ewqas pêşveçûyî û ewqas medenî ye, bikaribe wiha tevbigere, em ê li bende çi bin ji gelên din ku hê nehatine asta fransiyan a sedsal berê?"
On Emir
1.Benim Önümde Başka tanrıların olmayacak. 2.Hiçbir şeyin oyma heykelini veya resmini yapmayacaksın ve onlara tapmayacaksın. 3.Tanrı'nın ismini boşa/kötüye kullanmayacaksın. 4.Şabat gününe riayet edeceksin. 5.Babana ve annene hürmet edeceksin. 6.Öldürmeyeceksin. 7.Zina etmeyeceksin. 8.Çalmayacaksın. 9.Komşuna karşı yalancı şahitlikte bulunmayacaksın. 10.Komşunun sahip olduğu hiçbir şeye göz dikmeyeceksin.
Cebel de,halkı da,sokağin digwr sakinlerine karşi bugune kadar hiç ilgi duymamisti,zira digerleri ElHamdanlar'in en kotü günlerinde dahi onlara üstünlük taslamişlardi.
Sayfa 169Kitabı okudu
Reklam
“Yahudi dediğin tehlikelidir; senin ayaklarına kapanmış olsa bile.”
Sayfa 157 - Can YayınlarıKitabı okudu
Yahudiler
Onları anlamak ya da çözmek için birkaç vatan yitirmiş olmamız,onlar gibi olmamız gerekir.
23 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.