Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Okumaktan ve sevmekten daha anlamlı hiçbir şey yoktu hayatta.
Sayfa 125 - Kalltorpssjön Laneti adlı öyküsündenKitabı okudu
Kadın rahatlamış. Bu odada kendisini dünyadan kısa bir süre için de olsa ayırdığı için memnun. Bir sandalyeye oturup yazma işini sürdürüyor. Yazmayı bırakırsa ölümüne sıkılacak gibi.
Reklam
Martin ayrıntıları değil bütünü görmüştü; bir de o dünyaya nasıl hakim olacağını. Yazarak!
Kim bilir, belki de yazmak için yaşamışımdır :)
Yaşantıları yazmak. Hem acı güzelleşir, hem katlanma kolaylığı
Sayfa 25 - YKY
Molla Lütfi'den...
İnsan ya bir şey yazmalı ya da yazmaya değecek bir şey yapmalı!
Sayfa 237 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Tek istediğim, tanıma ihtimalim çok zayıf bile olsa seslerini duymak, varlıklarının fiziksel ve somut bir kanıtına sahip olmaktı. Yazmaya devam etmek için onların hayatta ol­malarına ihtiyacım vardı sanki. İnsanların ölümünün on­ları kurgusal varlıkların gayrimaddiliğine dönüştürmesi­nin verdiği rahatlık içinde değil, yaşayanların zorlayıcı tehdidi altında, hayattakiler hakkında yazma ihtiyacı.Yazmayı taşıması güç bir çaba, bir eziyet haline getirmek. Yazmanın kudretini (kolaylığını değil, yoksa kimse be­nim kadar zorlanmıyordur) sonuçlarının yol açabileceği muhayyel dehşet hissiyle telafi etmek.
Reklam
Sık sık, kitabımın sonuna geldiğimde artık ölebili­rim düşüncesi geçiyor zihnimden. Bunun ne anlama gel­diğini bilmiyorum, yayınlanma korkusu mu yoksa ta­mamlanma duygusu mu? Kitap bittiğinde ölebileceklerini düşünmeden yazanlara imrenmiyorum.
Peki ama yazmanın amacı, herhangi bir psikolojik, sosyolojik açıklamaya indirgenemeyecek ve önyargılı bir fikrin ya da kanıtlamanın değil, bir anlatının sonucu olan şeyleri, hatta tek bir şeyi gün yüzüne çıkarmak değilse nedir? Anlatıda açılan kırışıklıkların arasından ortaya çıkan ve meydana gelen olayları, ne olduğunu, ne yaptığı­mızı anlamamıza -bunlara katlanmamıza- yardımcı ola­bilecek bir şey değilse nedir?
Kendimi edebi bir varlık, her şeyi günün birinde ya­zılması gerekiyormuş gibi yaşayan biri haline getirmeye başladım.
Dolayısıyla bu an­latı, yazma limanına doğru tehlikeli bir yolculuk olacak­tı. Ve nihayetinde, önemli olanın neler yaşadığımız değil, yaşananlarla ne yaptığımız olduğunu ortaya koyan öğre­tici bir kanıtlama. Tüm bunlar, yaş ilerledikçe içimizde daha da derinlere kök salmaya meyilli, fakat doğruluğu­nu ortaya koymanın aslında imkansız olduğu güven ve­rici inançlar alanına ait.
39 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.