Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Aşk insanın sadece psikolojisini ve kimyasını değil; tarihini, müzigini, coğrafyasını, edebiyatını, fiziğini, beslenme çantasının içindekileri, hayat bilgisini de değiştiriyor.
Ateşin icadından önce ölüp cehenneme giden mağara kadınının hayreti içindeydim.
Reklam
Ateşin icadından önce ölüp cehenneme giden mağara kadınının hayreti içindeydim. Korkma Ben Varım, Murat Menteş
Şebnem; ceylanların, kuğuların sınıf arkadaşı, cıvıltılı cimcime, bal şelalesi; Şövalye olsaydım, senin şehrine hücum etseydim, dudaklarını görünce kılıcımı düşürür, atımdan düşerdim. Hiçbir zaferin erişemeyeceği tatta bir yenilgi olurdu… Ellerin… Boğumları kudretten zarafet şaheseri yüzükler gibi. İnsan kıyamaz dokunmaya. Avuçların desenli kurabiyelere benziyor. Öpsem, ağzımda şeker tadı bırakacak kesin.
İnsan, kendi samimiyetinin altını çizmeye kalkıştı mı, ister istemez üstünü de çiziyor. Samimiyet, mahremiyetle mukayyet olsa gerek.
Beklemek, romantizmin cenaze törenidir. Çünkü duyguların kök salacağı gönül zeminini erozyona uğratır. Bir centilmenin şerefi dakikliğine bağlıdır.
Reklam
Şebnem çok saçmaladım, bağışla. İnsanın kalbi darmadağın olunca, kafası da karışıyor. Mümkünse, söylediklerimi unuturken beni aklından çıkarma. Huşuyla öpüyorum.
İçinde kemik biçiminde nur çubukları mı var Şebnem? Yüzündeki ışık nereden geliyor? Gözlerindeki ayet derinliğini, hayrına tefsir etsen ya? Şebnem... Ayak parmaklarının aralarına papatyalar koydurayım yeter.
"Omzuna dokundum. Durdu. Çöle düşen ilk yağmur damlasını duymanın heyecanı içindeyim. Dönüyor. Baharı fetheden ordunun sancağı gibi dalgalanan elbisesi karşısında hazır ola geçiyorum. Gözleri zamanın başlangıç gecesi kadar derin. Artık kainatın hiçbir yerinde emniyette değilim. Kirpikleri kıpırdıyor. Tabutu baltayla parçalanınca ayağa fırlayan bir şehit gibi tetikteyim. Yine de bozuntuya vermiyorum. Kasılmış sağ elimin işaret parmağıyla sol bileğimin üstüne vurup yüzümü gözümü eğip bükerek saati sorarken başımı rastgele sallıyordum: "Heebe, hiyye sea uhevua?"
"Ona aşık olmak cehennemde çakmaklara gaz doldurmak gibi bir şeydi."
Reklam
"Şebnem, her gülümseyişinde tüm ülkeye çay ısmarlayayım. Şebnem, seninleyken bir yudum çay zenginleştirilmiş uranyum gibi enerji veriyor bana. Şebnem, ne çok melek var yüzünde, tebessümün için binlercesi çalışıyor olmalı."
"Şebnem sen saklanınca ağaçların içi boşaldı, kuşlar iskelete döndü, deniz pıhtılaştı, gökyüzü felç oldu, bulutlar kireç bağladı, asfaltlar eriyor, minareler yamuldu; İstanbul haşlanmış lahana gibi kendini saldı."
Korkma yaklaş karanlığa orada ben varım Çaresizliğimize zavallığımıza gel beraber ağlayalım.
Sayfa 84
- Pinokyo yalanın sembolüdür. - Yanılıyorsun Şebnem... Pinokyo, insan olma çabasını temsil eder.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.