Fakih, yasaların sözüne değil, özüne eğilmeli, yöneticilerin etkisi altında kalmamalı; yalnızca yasanın özüne ve vicdanının sesine kulak vermeliydi. Daha önceki yetkililerin aldıkları kararları yineleme yerine, ortam ve koşulları gözönüne alarak bir karara ulaşmalıydı. Şeyh bu görüşlerini, topladığı çok sayıda fetva ile doğrulamayı da unutmamıştı.