Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bugün Türklerin çok daha düzenli yepyeni bir devletleri var, ama padişahın aynı zamanda halife olduğu zamanlara ait şöhret ve etkilerinin yanında bugünkü devletlerinin esamesi bile okunmaz. Geçmişte büyük bir devletleri vardı, bugünse küçülüp gittiler. Demek ki, bir şey asıl karakterinden ayrılırsa bozuluyor!
Arapların en büyük hastalığı, rahatına düşkünlükleri ve yöneticilerine itaatsizlik edip ayaklanmalarıdır.
Reklam
Nayri-Neyri
Nayrilerin ülkesi sadece Yukarı Zap-Büyük Zap nehrinin kuzey kısmından ibaret değildi; bilakis, Kral Tiglath-Pileser ve torunları Nayri ismini Dicle ve Fırat Nehirlerinin kaynakları dolaylarında, Nifatis'ın kuzeyinde, yani Diyarbekir, Harput ve Dersim civarında, Bitlis ve Toros Dağlarında yaşayan halk için kullanırlardı. Bu bölgelerde ise, m.ö.401 tarihinde Karduen halkının ikamet ettiği görülmüştür. Bu da Med devletinin yıkılmasından sonra kurulan Akhmeniş (Achaimencs) devletinin egemenlik döneminin ortalarına denk düşmektedir. Onun için sözü edilen güçlü ve çetin Karduen halkı, bu günkü Kürt halkının ataları ve Medlerin de torunlarıdır .
İstanbul’un güzellikleri anlatmakla bitmez. O her mevsimde ayrı bir güzeldir.
1916 Ayaklanması, bir taraftan Arap ve Müslüman kamuoyu nezdinde İttihatçı yönetimin gayriislâmî uygulamaları gerekçe gösterilerek meşrulaştırılmaya çalışılırken diğer taraftan İngilizlerle gizli pazarlıklar sürdürülerek siyasî kazanım hesapları yapılmak suretiyle kendi içinde tezatlar taşıyan bir karaktere sahip olmuştur.
Kral Abdullah’ın en önemli özelliği, 1916 İsyanının hazırlanması ve yürütülmesi konusunda babası ile İngilizlerin temasını sağlayan kimse olmasıdır.
Reklam
Dinde en çok nefret ettiğim şey, dindarların alçakgönüllülük kisvesine bürünmüş küstah tavırları ve başkalarını kabullenir gibi görünürlerken uzlaşmaz olmaları.
Muhammed'in, İncil'de bildirilme konusu: Bu çok eskiye dayanan bir tartışma konusu. İncillerin Yunanca yazılmış orjinallerinde, İsa'nın kendisinden sonra bir "parakletos"un, yani bir avutucunun, bir yardımcının geleceği bildirilmiştir. Muhammed'in Arapça'daki anlamı "minnet duyulan"dır, bunun da Yunanca'daki karşılığı "periklufos"tur. Bu iki Yunanca sözcüğün görünüm olarak birbirlerine yakın olması yanlış anlaşılmaların kapılarını açtı.
'Hayatın karakteri ve manası aslında oldukça basit ve açıktır. İnsanların, milletlerin, tüm insanlığın hayatı çeşitli büyüklüklerdeki maskeli balolardır. Balodaki kostümlere bakarsın, herkes ya filozof ya da bilgin, ya kahraman ya şövalye, ya sultan, kral ya da akıl, güzellik ve müzik tanrıçasıdır.'
Sayfa 175Kitabı okudu
Güçlüler güçsüzleri köle yapar. Yaşayabilmek için çalışmak zorundayız, ama bize öyle düşük ücret ödüyorlar ki ölüyoruz. Bütün gün onlar için çalışıyoruz, onlarsa kasalarını altınlarla dolduruyorlar; oysa bizim çocuklarımız zamanından önce solup gidiyorlar; sevdiklerimizin yüzleri sertleşip çirkinleşiyor. Üzümleri biz eziyoruz, şarabı başkası içiyor. Darıyı biz ekiyoruz, ama bomboş olan bizim soframız. Kimsenin görmediği zincirlerle bağlıyız; herkes bize özgür dese de bizler birer köleyiz.
Reklam
Güneşsiz geçitlerimizden yoksulluk aç gözleriyle sürüne sürüne geçer. Günah da baştan çıkmış suratıyla peşine takılıp gider. Sabahları sefalet gözümüzü açar. Geceleri utanç aramızda yaşar.
Kutalmışoğlu Süleyman Şah
KUTALMIŞOĞLU SÜLEYMAN ŞAH Anadolu Fâtihi Selçuk Beyin oğlu Arslan Yabgu'nun torunu ve Selçuklu Beylerinden Melik Şihabeddin Kutalmış Beyin oğlu Gazi Süleyman Şah, Anadoluyu baştan başa fetheden ve bir Müslüman ülkesi haline getiren büyüğümüzdür. Alparslan'la birlikte Malazgirt muharebesine iştirak eden Gazi Süleyman Bey muharebede
Onlarca kral, bakanları, onlarca bakan da sekreterleri tarafından yönetilmiyor mu? Bu gibi durumlarda asıl lider kim?
Genç kral, " Zenginlerle fakirler kardeş değil midir?" diye sordu. Adam, "Doğrudur," dedi. "Zengin kardeşin adı da Kabil'dir."
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.