Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“SOMAS’TAN AY IŞIĞINA” VE MEHMET KUVVET M.NİHAT MALKOÇ Mehmet Kuvvet Trabzonlu bir şiir işçisi… Daha düne kadar böyle anılıyordu; fakat artık ona bir de “öykü yazarı” sıfatını eklememiz gerekecek. Zira değerli şair ve yazar dostum Mehmet Kuvvet “Somas’tan Ay Işığına” adlı bir öykü kitabı çıkardı geçenlerde. Bugüne kadar şair olarak bildiğimiz
168 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
9 yasindaki yegenim evde kendi kendine oynarken kapi esiginden onu izlemenin verdigi tadi hikayedeki cocugun dogayla icice benzetmeleri ve onlarla konusmalarini okurken aldim. Bu acidan baktigimda kucuklugumde yalniz kaldigim zamanlardaki cocuklugumdan kucuk kareler gozumde canlandi. Cocugun ve dedenin uyumu ve dogaya saygilari sanırım günümüzde beceremedigimiz esas olan sey. En sonda Mümin dedenin bütün deger yargilarini kizi ve torunu icin cignemesi, cocugun sonundan daha cok etkiledi beni. Okunmasini siddetle tavsiye edebilecigim akici bir kitap.
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,4bin okunma
Reklam
Genç dergi 42.sayı/Gençken yapılacak tek şey:Edepli ol!
Küçükler bunu yapmazlarsa hep küçük kalacaklarını bilirlerdi, çünkü edepli olmak “bizim zamanlarda” yaşayan, hayatları ile “efendi” ve “hanımefendi” kelimelerine hakkını veren güzel insanların önemsediği bir şeydi. Çünkü bu insanlar kendilerinden önce, diğer insanları düşünen, fedakâr, diğerkam ve hasbi insanlardı. Onlar için kendi dışındakilerle
88 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
"Suskunluğun siyah okyanusundaki cam fanuslu bir dalgıç gibi yaşıyordu insan, kendisini dış dünyaya bağlayan halatın kopmuş olduğunu ve o sessiz derinlikten hiç bir zaman yukarı çekilmeyeceğini ayrımsayan bir dalgıç gibi hatta.. Duracak, görecek, hiçbir şey yoktu, her yerde ve sürekli ve sürekli hiçlikle çevriliydi insan, boyuttan ve zamandan
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020237,4bin okunma
#KALEMİMDEN
Çukur ve Şarap etkisi nedir? Dün gece uzanmışım kumsala güneş çarpar yüzüme.. Sertap ablanın şarkısında ki gibi .. Bende gelmişim okuldan, minibüslerde otobüslerde metrolarda sürünerek, cebimde ki son parayı da harcamışım okulla ev arasında ki ulaşıma.. herneyse geldim huzur dolu evime, Anişkomun kötü yemeklerini yedikten ve şükürler olsun
1000Kitap Eskişehir 1. Buluşması Gerçekleşti.
1000Kitap Eskişehir Okuma Grubu olarak ilk etkinliğimizi gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Daha önce yapılan küçük çaplı toplantıda kararlaştırdığımız üzere etkinliğimizi Vuslat Kafe'de gerçekleştirdik. Etkinlik yapmak için gayet uygun, geniş, aydınlık, ferah bir mekandı (arada bir konuşmalarımızı bastıran müziğin sesini saymazsak tabî). Kendimce
Reklam
Çocukları yarış atı gibi koşturan TESTçi öğretmenlere...
Yaşamında ilk kez okula giden, okulun eşiğini aşarak eğitim yaşamına adım atan her çocuk, sınıfa Luria’nın köylülerinin bir minyatürü olarak, beraberinde sözellik dünyasının büyülü heyecanını sürükleyerek girer. Bu çocuk okula yalnızca henüz tam olarak anlaşılamayan bazı niteliklerini getirmekle kalmaz, aynı zamanda dünyayı öğretmenine ve okula tümüyle yabancı bir şekilde algılatmaktadır. Bu algılama biçimi öylesine farklıdır ki, koca bir öğretmen ve idareci ordusu bile çocuğun önündeki en az sekiz yıllık öğrenim yaşamında nasıl bir başarı göstereceğini testlerle ölçemez. Çocuğun sözellikle arasındaki sıkı bağ, onu tıpkı Luria’nın köylülerinde olduğu gibi, böyle zamansız psikometrik girişimlerden korur. Kimse çocuğun zekâsını ölçemez çünkü tüm ölçüm araçları okuryazarlar için tasarlanmıştır. O durumda bir çocuk ancak gözlemlenebilir, davranışları ancak tartışma yoluyla değerlendirilebilir. Arkadaşlarıyla oynuyor mu? Paylaşmayı biliyor mu? Yalnız bir çocuk mu? Bütün bu sorular çocuğun içinde bulunduğu grupla arasındaki ilişkileri tanımlamaya yöneliktir çünkü çocuk hâlâ kendini bir kabilenin üyesi gibi hisseder. Küçük çocuklar Luria’nın köylüleri gibi düşünür, sorulan her soruyu, söylenen her sözü somut anlamıyla algılarlar. Şekilleri ve biçimleri yakın çevrelerindeki nesneler olarak tanımlarlar. Daireler aydır, kareler ise oyuncak küp.
413 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Bir arkadaşımın hediyesiydi bu kitap bana, yoksa alıp okur muydum, bilmiyorum. Fakat şimdi iyi ki okumuşum dediğim kitaplar arasında. Kitabın nasıl bir kitap olduğunu bir anlatayım. Şimdi bir gün düşünün; gelmişsiniz ömrünüzün son yıllarına, birlikte bir ömür geçirdiğiniz arkadaşlarınızdan birisi vefat etmiş siz de onun defin işleriyle
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,7bin okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
25 yıllık hayatının son 10 yılını spino-serebellar ataksi hastalığı ile geçiren Aya'nın,yaşadığı zorlukları,hayata karşı umudunu,iyileşmek için gösterdiği çabayı,çevresindekilerin yardımlarına karşı duyduğu minnet ve "yük" duygusunu kaleme aldığı günlüklerinin annesi tarafından kitaplaştırılmış hali Bin Damla Gözyaşı.Sağlıklı bir bedene sahipken,sevdiklerimizle konuşmanın,bir kahve içmenin,sokaklarda dolaşmanın,kitapçıya gidip istediğimiz kitapları satın almanın,okumanın,oturmanın... kıymetini bilmiyoruz çoğu zaman.Fakat bu küçük kızın günlüğünün satırlarına yazdığı,sağlıklı bireylerin hayatlarında yapması kolay ve sıradan olan istekleri okuyunca Rabbimize ne kadar şükretsek az kalacağının farkına varacaksınız. Kitap için beğendim/beğenmedim ya da tavsiye ediyorum/etmiyorum diyemem.Fakat gerçek hayattan kareler okumak isteyenlere,sağlıklı olmanın önemini bir kez daha fark etmek isteyenlere öneriyorum.
Bin Damla Gözyaşı
Bin Damla GözyaşıAya Kito · Portakal Kitap · 2016375 okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Istırap Sokağı Mila 18
Tarihi kurgu romanlarında istenen/beklenen o zamanın kişileri, çevresi, kültürü, yaşayışı, inancının iyi bir şekilde yansıtılabilmesi. Özgün adı Mila 18 olan Türkçeye Mila 18 ve 'Istırap Sokağı' adıyla çevrilen kitap, Polonya'da Varşova'ya bağlı bir kasabada savaşa doğru sürüklenen dünyada hem devlet içinde hem de kendi içlerinde var olma
Istırap Sokağı
Istırap SokağıLeon Uris · Altın Kitaplar · 19635 okunma
Reklam
1957 – 59 İstanbul, Fatih, Bütün gün beni, bu kâğıtların başında oturmaya iten yalnızlığımı düşündükçe acımın artmasını istiyorum. Bu büyük, kalabalık şehirde hiçbir teselli yok benim için. Acım, çok önceleri, başka sokakların, başka pencerelerin, yatak odalarının, bütün o anlamsız eşyanın bulunduğu ortamda çok daha büyüktü. Şimdi başka bir
110 syf.
·
Puan vermedi
·
28 günde okudu
Türkiye’de çizgiroman kültürünü düşünecek olursak, sanırım, Galip Tekin’i bir öncü konumuna alabiliriz. İyi bir hikaye nasıl çizilir sorusuna keskin bir yanıt verdiğini düşünüyorum. Mürekkepten karanlık atmosferi ve müthiş hayalgücü ile bende derin bir hayranlık uyandırıyor. Tuhaf Öyküler 1, 8 adet uzun, 4 adet kısa öykü, eskizler ve Levent
Tuhaf Öyküler 1
Tuhaf Öyküler 1Galip Tekin · Mürekkep Basım Yayın · 2011111 okunma
113 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.