Kitaplar da arabesk çalar..
Şarkıları, acil çıkış kapıları bulamayanların ve aramaktan vazgeçmiş olanların, koşulları yırtamadığı için kendini yırtmışların ruhlarında yer altı nehirleri gibi akan Samsunlu Orhan abim işi biliyordu: “Kula kulluk edene, yazıklar olsun.” Neticede Orhan abimin cümlesinde de bir “kul” mevzuu vardı ve bu laf ortada olduğu müddetçe, tilkilerim bana rahat vermezdi
Sayfa 8 - İletişimKitabı okudu
Önce bir bak hele Adem'in başına neler geldi
Nice zamanlarca yasa matem düştü, neler çekti neler..
Sonra alemi tufana veren Nuh'a bak, binlerce yıl kafirlerden neler çekti neler.
Sonra aşka düşen mancınığa binen ateşi yurt edinen İbrahim'e
Nefsi sevgilinin yolunda kurban olan İsmail'e
Belalara uğrayan, oğlunun derdiyle gözleri ağaran başı dönmüş Yakub'a
Kulluk eden kuyuya atılan zindanlara hapsedilen Yusuf'a ve padişahlığına bak...
Sonra sitemler çeken kurtların derdiyle kapı önünde kalan Eyyub'u
Yolunu yitirip ayrı düşerek balığın karnını yurt edinen Yunus'u
Dünyaya gelir gelmez beşiği tabut dadısı Firavun olan Musa'yı
Ciğerinin harareti ile ateşi mum gibi eriten Davud'u gör.
Darağacından kurtulup Yahudilerden kaçan İsa'yı gör.
Sonra peygamberlerin ulusuna bak.. Kafirlerden ne cefalar gördü. Ne cevirlere uğradı. Sen bu işi kolay mı sanıyorsun?
Ona göre hayat da, kulluk da burada (Kudüs) başlayacak ve bitecekti çünkü. Kıyametten sonra ruhlar burada toplanıp mahşer olacaktı. Süleyman mabedi bir zamanlar burada kurulmuş ve adına Tapınak Dağı denmişti. O halde eski tapınağın yeniden inşa etmek gerekirdi. Bunun için Müslümanlar'ın Mescid-i Aksa dedikleri caminin bir an evvel ortadan kaldırılması gerekiyordu. Burada ibranilerden başkasına yer yoktu. Ne Hz. İsa'nın anısına Hıristiyanlar, ne de Hz. Muhammed'in Mirac'ı anısına Müslümanlar burayı kutsal saymamalıydılar. Tapınak Dağı'nın bütün kutsallığı İbrahim'in İshak'ı burada kurban etmesine ve Süleyman Mabed'ine bağlamak gerekirdi.
Sayfa 72 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Bütün kadınlar dış görünüşlerine önem verirler. Resmi toplantılara kusursuz kıyafetler ve çok güzel bir kokuyla gitmek isterler. Fakat nefeslerinin küllük gibi kokmasına hiç aldırmazlar. O pis kokunun onları aslında çok rahatsız ettiğini biliyorum -çoğu saçlarının ve giysilerinin kokusundan nefret eder-, yine de sigaradan vazgeçmezler. Sigaranın insanda yarattığı korku işte bu denli büyüktür
Sayfa 81 - undefinedKitabı okudu
