O kadar cennet ki, sizi yaşadığınıza inandırır...
İnsan o masumiyeti ve savunmasızlığı gördükçe gözyaşlarına boğuluyor. Çünkü korunmasız, kendi ailesinden bile zarar gören bebekler geliyor aklınıza. :(
Dokunmaya kıyamadığınız o pamuktan kolların, parmakların maruz kaldığı şiddeti düşündükçe içinizde ki masal köşkünün çatısı akmaya başlıyor. Sizden tebessümü öğrenmesi gereken o yanaklar, acıyla gerilmeye başladığında, dünya güzeli gözler ağlamaktan kızardığında, gündüzün tam ortasında güneşinizin boyası akmaya başlıyor...
Sonra ne mi oluyor?
Kuş cıvıltıları içinde yepyeni bir gün başlıyor, taze krep kokusu, ılık mama çalkantılarının sesine karışırken, gazete haberlerini okuyan spiker, bir depremden, bir tsunamiden daha önemsizmiş gibi şu haberi okuyor;
"3 yaşındaki S. A bebek, evinin önünden kayboldu..."
...