Lev Nikolayeviç Tolstoy'un yaşamının son yıllarında kaleme aldığı,yavaş yavaş ölüme yaklaşan bir adamın psikolojisinin anlatıldığı,Rus Edebiyatı'nın önemli kitaplarından biri İvan İlyiç'in Ölümü.
Ölüm döşeğinde "Ya gerçekten de yaşamam gerektiği gibi yaşamadıysam, bilinçli seçtiğim yaşamım yanlışsa."diyerek
hayatını doğru yaşayıp yaşamadığını sorguluyor sorgu yargıcı İvan İlyiç.Karısını ve çocuklarını daha iyi yaşatmak için verdiği ödünleri,o daha ölmeden koltuğunun kime kalacağını düşünen arkadaşlarını,ölümü beklerken nasıl çaresiz kaldığını etkileyici bir dille anlatıyor Tolstoy.
O ölüme adım adım yaklaşırken,karısının ve yakınındaki insanların tavırlarına kırılıp,üzülüyor.Ölümün gerçekliği ile yüzleşirken,yaşam ile ölümün o ince çizgisinde,bazı değerlerin ne kadar anlamsız olduğunu görüyor.
Muhteşem bir anlatımla romanın içine girip,o döneme gidiyor insan.Bir yandan da ölümün soğuk yüzünü hatırlatıyor.Tolstoy'un anlatımına düğme iliklemek lazım.