"Yaşamınızın belli bir döneminde olaylarla ilgili bakış açınızın değiştiği, o ana dek gördüğünüz her şeyin henüz bilmediğiniz öbür yüzünü size döndürdüğünü ansızın fark ettiğiniz oldu mu?"
☆
Özet niteliğinde bir alıntıyla başlamak istedim. Annesinin ölümünün ardından çocukluğuna veda ederek büyümek zorunda kalan Nikolenka'nın hayatını okumaya devam ediyoruz. Büyükannesinin evine yapılan yolculukla başlıyor her şey. Henüz yoldayken farkına varıyor bazı şeyleri farklı gördüğünü. Sonra düşüncelerine, söylediklerine ve hissettiklerine yansıyor bu farklılık. Henüz yolun başlarında Katenka'nın "insan hep aynı kalamaz ki, bir gün gelir değişmek gerekir." sözlerine anlam veremeyip karşı çıkarken, sonunda insanın sürekli kendini mükemmelleştirmesine inanacak kadar yol kat etmiş oluyor.
☆
Çocukluğun sevgili dünyasından, ilkgençliğinin hırçınlığına geçişini severek okudum. Çevresinde yaşananları irdelemesi, doğru ya da yanlış kendince yorumlaması, aile bireyleri ve öğretmenleriyle olan ilişkileri yaşı göz önünde bulundurulduğunda gayet dozundaydı diyebilirim. Ayrıca yayınevi baskısının on dokuzuncu bölümünü komple alıntı olarak yazmak istediğimi de söyleyebilirim. Asıl 'değişim' orada saklı...