Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Listnitski’ye sorarsan, insanlar başkalarıyla ilişkilerinde hep dış görünüşlerinin ardına çekilir, bazı yanlarını kimi zaman hiç göstermezlerdi. Listnitski, bu yüzeydeki perde ortadan kalkınca her insanın gerçek, yalın, dosdoğru özünün aydınlığa çıkacağına inanırdı.
Sayfa 113 - Yevgeni Listnitski - DÖRDÜNCÜ BÖLÜM - XII - AĞAOĞLU YAYINEVİ - Üçüncü Baskı: Kasım 1969, İstanbulKitabı okudu
Siyah ipekli entarisi, sade güzelliğini daha da meydana çıkarıyordu. Gözleri yaşlı, gülümsüyordu; şişmiş dudakları yüzüne heyecanlı, çocuksu bir ifade veriyordu. İşte Olga, Listnitski’nin hafızasında bu haliyle kaldı. Ve Listnitski, kanlar, pislikler, dövüş arasında, onun duru, hiç solmayan portresini hafızasında titizlikle muhafaza edip, o derin bağlılığı içinde Olga’yı ele gelmez semavi bir tapınma halesiyle taçlandırdı.
Reklam
Ertesi sabah Listnitski, büyük, onarılmaz bir hata işlemiş gibi bir hisle uyandı.
Sayfa 117Kitabı okudu
ORDU KOMUTANLIĞI, düşman hatlarını yarıp gerilerinden baskınlar yaparak, düşmanın ulaşım yollarını kesmek ve kuvvetlerini dağıtmak amacıyla, güneydoğu cephesinde büyük bir süvari taarruzuna girişmeye karar verdi. Komutanlık bir taarruz planına bel bağlayarak bölgeye büyük süvari kuvvetleri yığdı; Yevgeni Listnitski'nin alayı da bunların arasındaydı. Taarruz 28 Ağustosta başlayacakken, sağanak halinde yağan yağmur yüzünden ertesi güne bırakıldı.
Sayfa 391Kitabı okudu
Kalmikov, Listnitski'ye dönerek, "Eski zamanlarda, o ilkel tarzda dövüşenlere imreniyorum," diye devam etti. "Erkekçe bir çarpışmada, göğüs göğüse vuruştuğun hasmına kılıç çalıp, ikiye biçmek, işte benim anladığım savaş budur. Ama şimdi savaşlar, savaştan başka her şeye benziyor."
Sayfa 359Kitabı okudu
Sonu gelmeyen bezginlik ve sinir gerginliği kendini hissettirmeye, maneviyat kırıklığına, gevşekliğe yol açmaya başladı. Böyle bir ruh durumunun etkisi altındaki bir insanın, belirli bir amaç için ne kadar korkunç savaşabileceğini çok iyi biliyordu Listnitski.
Reklam
Listnitski: «Şimdi ne memnun, ne doymuş, ne mutlu insanlarsınız! Hepiniz: tüccarlar, simsarlar, memurlar, toprak sahipleri, soyluları Ya üç gün önce, ayaktakımıyla askerler yine bu caddeden ergimiş bir maden seli gibi akarken neler hissediyordunuz?..»
Sayfa 122 - Sosyal Yayınları
Değil mi ya...
Şimdi olayı korkunç bir ibret olarak hatırlayan Listnitski, Kazakların yüzlerine yeniden, endişeyle göz gezdirdi ve acaba bunlar da bir gün, gözleri ölümden başka hiçbir şeyi görmeksizin geri döner, çekilirler mi diye düşündü.
Sayfa 23 - Sosyal Yayınları
“Listnitski’ye sorarsan insanlar başkalarıyla ilişkilerinde hep dış görünüşlerinin ardına çekilir, bazı yanlarını kimi zaman hiç göstermezlerdi. Listnitski, bu yüzeydeki perde ortadan kalkınca her insanın gerçek, yalın, dosdoğru özünün aydınlığa çıkacağına inanırdı. Herkesin kendini korumak amacıyla kurduğu, kimi kaba, sert, korkusuz, küstah, kimi uysal, vurdumduymaz, neşeli perdelerin gerisinde ne olduğunu görmek onun için önü alınması çok güç, sürekli bir merak konusuydu.”
Sayfa 112 - Evrensel Basın YayınKitabı okudu
Listnitski'nin değişmeyen fikrince, insanlar arkadaşlarıyla olan ilişkileri sırasında, dış görünüşlerinin altında bazen hiç ortaya çıkarmadıkları bir başka yüz saklardı. Dış yüzdeki bu peçe ortadan kaldırılırsa, her insanın gerçek, çırılçıplak yüzünün dosdoğru ortaya çıkacağına inanıyordu. Çeşitli insanların kendilerini korumak için kurduğu bu kaba, ciddi, korkusuz, küstah, uysal, neşeli görünüş duvarlarının ardında neler bulunduğunu anlamak öteden beri Listnitski'de hastalıklı bir saplantı halindeydi.
Reklam
Listnitski ...
-Peki sen nesin bakalım bolşevik mi ? "Adın önemi yok ...diye alay eder gibi ağır ağır konuştu Lagutin.."Mesele adda değil ,haklı olup olmadığında " Halkın istediği şey gerçektir... Ne var ki öteden beri gerçeği gömüp, üzerine tepe gibi toprak yığarlar...Dediklerine göre "gerçek "denilen şey çoktan ölmüş. ."
Sayfa 128 - Altın kitaplar 1969 rusça aslı ile karşılaştırmalı.Kitabı okudu