Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mağlup mu desem mahçup mu Ama ikisi de değil Ben garip sen güzel Dünya umutlu
Yıl:1994 Cumhurbaşkanı Demirel,Başbakan Çiller, Başbakan Yardımcısı Karayalçın toplu olarak Hakkari'ye gidiyor ve bizde onları takip ediyoruz. Program bitip dönüşe geçildikten bir süre sonra hemen ön koltuğumuzda yan yana oturan Demirel-Çiller-Karayalçın üçlüsünden Çiller'in kafasını uçağın camına doğru uzatarak,''Aaa Sayın Karayalçın,Akdeniz'in üstüne geldik''dediğini işittik...Çiller'in her söylediğine kayıtsız- şartsız evet dediği bilinen Murat Karayalçın mest olmuş bir edayla''Evet Tansu Hanım,Akdeniz üzerinde uçuyoruz'' karşılığını verdi...Tam o anda evrak okuyan Demirel istifini hiç bozmadan ve kafasını kaldırmadan aynen şu sözü etti:''Orası Akdeniz değil Keban Barajı...Akdeniz'in bu güzergâhta ne iş var?'' Çiller ve Karayalçın mahcup bir şekilde sustular...
Reklam
Çanta "Muhteşem bir hikaye" Genç yönetmen yeni filmi için yüzü düzgün, kamera karşısında rahat, düş gücü gelişkin bir kadın oyuncu arıyordu. Gazeteye ilan vererek adayları davet etmişti. Gün boyu peş peşe girdiği mülakatlardan yorgundu. O, kendine yeni bir kahve koyarken, sıradaki oyuncu adayını içeri aldılar. Alımlı genç kız, yüzünde
Sonra o gelmişti biraz mahcup ve çok güzel. Yanıma oturup susmuştu. Öfke olarak sessizlikler görmüştüm. Anlayış ifadesi olarak sessizlikler. Kabulleniş olarak sessizlikler. Pişmanlık olarak sessizlikler. Hayranlık olarak sessizlikler. Ama onun sessizliğini çözememiştim.
Sayfa 117Kitabı okudu
İnsan doğabilmek mi, insan kalabilmek mi? Oysa insan sayılabilmek için insan doğabilmek yetmez ki. İnsan olabilmek merhameti, vefayı, adaleti içinde barındırabilmekle mümkün. Kime sorsan herkes adil, herkes merhametli, herkes vefalı, herkes insan. Ta ki gerçekten adaletini, vefasını, merhametini göstereceği bir olay vuku bulana kadar. Sonra?
"Tecavüz ederken suçüstü yakalanan adam, henüz tecavüz gerçekleşmediği için “yarım kaldı” indirimi aldı bu memlekette… Tecavüzünü kameraya kaydeden sapık “eski sevgilisiymiş” indirimi aldı. “Tecavüzde bağırmıyorsa, rıza göstermiş sayılır” indiriminden faydalanan var. Üvey kızına tecavüz edip, “kızın ruh sağlığı bozulmadı raporu”yla indirim alan var. Ormanda saldıran, döve döve çırılçıplak soyan, ancak, astım krizi geçirerek bayılıp yakalanınca, “orası ıssız bi yer, isteseydim yapabilirdim” indirimi alan var. Tecavüz edip, hamile bırakan, sonra da “zaten bakire değildi” indirimi alan var. Tanımadığı birine saati soran eşini delik deşik ederek öldürüp “cilve yaptı” indirimi alan var. Eşini katledip, “kot giyiyordu, piercing takıyordu, çantasında doğum kontrol hapı buldum” indirimi alan var. Kadın programında, “babam bana tecavüz etti” diyen kızını öldürüp, “babasını kamuoyunda mahcup etti” indirimi alan var. Mahkemeye takım elbiseyle geldi diye “iyi hal” indirimi alan seri tecavüzcü var….” Yılmaz Özdil
Reklam
''..Bazı mahcubiyetler, gecikmiş olduklarından, sahiplerini daha da mahcup ederler...''
Efendim, içimiz karmakarışık. Hangi günahın, hangi ağrımıza daha iyi geleceğini yazan reçeteler tutuşturuluyor elimize. Artık yalnızlık nedir çok iyi biliyoruz. Ama yine de içimizde mahçup bir yer var. İçimizde bir yer, senden bahsedilince, bir çocuk gibi başlıyor kıpraşmaya. O yer aşkına. (Ali Ayçil)
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.