FÎRÛZE (Fars.) :Yüzük, bilezik, küpe vb. kuyumculuk işlerinde kullanılan, açık mâvi renkte, şeffaf olmayan kıymetli taş, pîrûze
( mavimsi yeşilisi renk:Fîrûze eşarp)
Parmağında pırlantalı kafes üzerine oturtulmuş taşı irice bir fîrûze yüzük (Hüseyin R. Gürpınar).
Suları dâima fîrûze renginde, ağaçları her zaman tâze ve yeşil (Ahmet Hâşim).
Çeşm-i fîrûze-fam: Mavi göz
Geceye not 10 yıl sonraki bana ….
Her şeyi tam yapmak zorunda değilsin, bazı şeyler yarım kalabilir, her işe yetişemeyebilirsin. Evin dağınık , halılarında boya lekeleri, koltuklarında çikolata izleri olabilir. Çünkü sen bu işleri yapacağın zamanlarda çocuklarınla spor yapıp eğleniyordun. Sonra tam temizliğe girişecekken küçük kızının anne kitap okur musun bana dediğini duydun ve onunla zaman geçirdin .Üzülme sakın çünkü yıllar sonra evlatların evi düzenli tutan annelerini değil onunla oynayan eğlenebilen gülümseyen annelerini hatırlayacak … En son ne zaman kendin için bişey yaptın bilmiyorum Simge ama tamamlayamadığın işleri düşünmeyi bırak hayatını dolu dolu yaşadığın anlara odaklan bu günler geçecek…. Anı biriktirmekten vazgeçme!!! 🪶MAViMSİ RESSAM
KISA BİR HİKAYE - Kendime Notlar (2)
Oturduğu bankta sessizlikten doğan gerginliğin yarattığı rahatsızlığı hissettirmek için kıpırdandı. Ona bir asırmış gibi gelen ve düşüncelerin beynine akın etiği bu zaman dilimi, taş çatlasın 10 dakika kadar ya var ya yoktu. Bunu kendisi de biliyordu. Ama içten içe inkar ediyordu. ( Çünkü ona göre dalgın zihinler hep böyleydi; Ne zaman ki
Söylence
D şehri akşamın ilk karanlığı altında herhangi bir günü yaşıyordu. Güneş Antik Yunan zamanında yapıldığı söylenen şehir kalesinin ardına sinerek eğleştikten sonra kaybolmuş, son ışınlarını umarsız bir akşam yorgunluğu yaratırcasına sunuyordu. Yaz, kış şehrin üzerinden eksik olmayan, seyrelmiş sis tabakasına benzeyen buğu yine şehrin üzerine
Gökyüzü Kalpli
Senli benli bir zaman diliyorum
Yarı aydınlık bu yaşamdan
Biliyorum zor bu kâinatta
Nefes alabilmek
Ama sen varsan
Anlamlı görünür
Şu mavimsi gökyüzü
Bir buluttur kalbin pamuksu
Varız Filozof, bu koca evrende harika bir galakside küçük mavimsi bir gezende hayat bulmuşuz. Gökyüzünde yıldızlar parlıyor geceleri, baharda her yerde cıvıl cıvıl sesler ve renkler, uçsuz bucaksız ormanlar ve denizler... bir tarafı cennet ama o cennet artık çok uzakta.
Sanki görülmez iplerle bütün güzellikler kapatılmış. Bir sistemin içine hapsolmuşuz. Acı içinde yaşıyoruz. Acı içinde.
Bilimsel yöntem(metodoloji) nedir ve nasıl işler?
Bilim mi yapmak istiyorsun, doğaya çık ve başla. Öncelikle gözlem yaptım örneğin gündüz gökyüzüne baktım ve dedim ki kendi kendime aaa gökyüzü mavi, sonra meraklandım ve soru sordum : iyi ama neden mavi ? Şimdi bu sorumu ya da problemimi açıklamaya,çözmeye çalışan bir hipotez(varsayım,iddia,teori,
fikir,olasılık,tahmin) ortaya attım.(Tabi bu
Bazen gözlerim öyle dalıp gider ki uzaklara;
O uzaklar öyle bir şey ki,
En yakındakini bile düşünmek için uzaklara dalmak gerekir,,
Bazen yeşilimsidir düşler, bazense mavimsi,
Bazende, tebessümlü gülüşlerle dalarım uzaklara,,
Çoğu zaman, o kahreden karamsarlığım yok mu benim?
İşte o hiç bitmek tükenmek bilmeyen tükenişimdir,,,
Sanki dalarken başka bir dünya kurarım kafamda,,
Ve aklım, oltaya takılan balıklar gibi her seferinde ona takılır,,
Yeni hayallerim olur, ve o an o hayallerin içinde yaşarım,,
Aslında onu düşünmekte çok fakirdir yüreğim,,
Çok büyük hayaler kuramam, kaldırmaz yüreğim,,
Aslında özlemek, hayal kurmak yada sevmek parayla değilde,,
Yinede boyumdan büyük hayaller kuramam,,
Sevdamın boyutu haddimdir benim,,,
Hayal işte, hayal kalacak bilirim,,
Aslında dalmaktada üstüme yoktur diyebilirim,,
Çünkü, bir okyanus gibi derindir özlemim,,
Ve, her gerçekleşmeyen hayalin peşinden dalar giderim...(mechul)
Bazen gözlerim öyle dalıp gider ki uzaklara;
O uzaklar öyle bir şey ki,
En yakındakini bile düşünmek için uzaklara dalmak gerekir,,
Bazen yeşilimsidir düşler, bazense mavimsi,
Bazende, tebessümlü gülüşlerle dalarım uzaklara,,
Çoğu zaman, o kahreden karamsarlığım yok mu benim?
İşte o hiç bitmek tükenmek bilmeyen tükenişimdir,,,
Sanki dalarken başka bir dünya kurarım kafamda,,
Ve aklım, oltaya takılan balıklar gibi her seferinde ona takılır,,
Yeni hayallerim olur, ve o an o hayallerin içinde yaşarım,,
Aslında onu düşünmekte çok fakirdir yüreğim,,
Çok büyük hayaler kuramam, kaldırmaz yüreğim,,
Aslında özlemek, hayal kurmak yada sevmek parayla değilde,,
Yinede boyumdan büyük hayaller kuramam,,
Sevdamın boyutu haddimdir benim,,,
Hayal işte, hayal kalacak bilirim,,
Aslında dalmaktada üstüme yoktur diyebilirim,,
Çünkü, bir okyanus gibi derindir özlemim,,
Ve, her gerçekleşmeyen hayalin peşinden dalar giderim...(mechul)
Kadınla Adam Yürüdüler Kurdukları Aşk Köprüsünün Üzerinde Aynı Anda Önlerinde Duran Geçmişi Hiç Sorgulamadan Anımsarken Konuştuklarıyla Örtüşen Zaman İçinde Onları Fazlasıyla Hırpalayan Yaşadıkları Tramvalar Kıyaslandığında Aslında Konuştukları Bir Kaç Basit Cümleye Sığacak Şeyler Değildi... Aradıkları Sevgi Ve Şefkatin Sıcaklığındaki Dayanılmaz Özlemden Hareketle Önce Gözleri Kalpleri Ardından Bedenleriyle Sarıldılar!..Şanslıydılar Masalları Gökten Üç Elma Yere Daha Düşmeden Hemde Kıpır Kıpır...Kaldığı Yerden Tekrar Başlamıştı....Çünkü Geceye En Mavimsi Aşk Bulaşmıştı Bir Kere...