Mehmet Sevgili
@mehmet_sevgili1903
Ciddiyet prensiplerle olur, yüzdeki ciddiyet suratsızlıktır... Gülümseyin.. :)
Adalet Bakanlığı
MEU
Gaziantep
Kahramanmaraş, 17 Şubat
287 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
İki yaşında ölen çocuğun hikayesi..
- Felek sordu. ' Neden öldüğünü biliyor musun evlat?' Merak ediyordu... Çocuk anlattı: 'Annem bana ninni söylüyordu, akşamdı. Sonra birşey oldu ve beni buraya getirdiler. ' Felek devam etti: ' Savaş vardı sizin memleketinizde, seni o yüzden öldürdüler.' Çocuk sordu: 'Ölmek ne demek?' 'Savaş' dedi felek tekrar. 'Savaş ne demek?' dedi tekrar çocuk. Feleğin gözleri sulandı. 'Sus çocuk!' dedi. Çocuk tekrar sordu: 'Sus ne demek?' Felek sustu, çocuk sustu, savaş susmadı ve bir başka çocuk daha öldü ninnide. Suçsuzdu, sus sustu.
Kashna Kitap Ağacı YayınlarıKitabı okudu
Bazen baba olasın gelir Nemrut'ta güneşin batışını seyretmek için..
Huzur içindeydi. Kızının uyumakta olan başını omuzunda hissetmek, Nemrut'ta güneşin batışına benziyordu.
Bulunduğun ortamdan birinin gitmesini istiyorsan, hiç sebep yokken ani haraketlerle alakasız şeyler yap, mutlaka giderler...
Okur Takip Önerileri
Bazı şeyler toprağa gömülünce doğarmış, yaşamaya başlarmış. ( Ne garip! Fidanlar toprağa gömülünce hayata bağlanırken, insan ölünce toprağa gömülüyor.)
Deli(!) Başbakan Barkutza, Naravenya, X'nci sokak, Saat: 03:30
Martı sesleri geceye gün bağırıyordu. Kainatın karanlığını düşündü. Sabaha kadar dolaştığı her sokak karanlıktı ve hiçbir sokağa özel bir muamelesi yoktu bu aysız gecenin. Gecenin aklı da yoktu üstelik. Gün doğunca da bir şey değişmiyordu. Güneşin de kimseye has bir ateşi yoktu.
- Güneş kadar adil olmalıyım. Gece gibi tarafsız davranmalıyım herkese ve her şeye.
Savaşta kazanmanın 5 stratejik noktası.
Şu beş noktaya bakıldığında kazanç önceden görülebilir:
Savaşabileceğini ya da savaşamayacağını bilen kazanır.
Sayısal farkı değerlendiren kazanır. ( Buna katılmıyorum örneğin; Legnica savaşı)
Altı üstü tek yürek olan kazanır.
Hazırlıklı olup hazırlıksız olanı bekleyen kazanır.
Yetenekli komutanına hükümdarı karışmayan kazanır.
Sayfa 8
Sun Zi sen ne yılansın sennnn
Savaş kandırmacalı bir iştir. Bu nedenle vurabilecekken vuramayacak gibi göstermek, saldıracakken saldıramayacakmış gibi göstermek, yaklaşırken uzaklaşıyormuş gibi göstermek, uzaklaşıyorken yaklaşıyor gibi göstermek gerekir.
Yemle ve kandır, kargaşa çıkart ve ele geçir, dirençliyse ona göre hazırlan, güçlüyse ondan sakın, sinirliyse onu kızdır, tevazu göster ki gerçek sanıp mağrurlaşsın, dinleniyorsa rahatsız et, aralarında birlik varsa ayır, ona hazırlanma fırsatı vermeden saldır, beklemediği anda ortaya çık. Bunlar savaş erbabının başarı sırlarıdır,önceden kestirilemez.
Sayfa 2
Gün gelir, insan çalışamayacak durumda olur, ancak böyle zamanlar o insanın geçmişteki başarılarını hatırlamak ve ileride engel ortadan kalktığı zaman daha büyük bir istekle çalışacağını düşünmek için en doğru zamandır.
Sayfa 25 - Bildiğin Kitap Yayınevi, Gregor
Osmanlı'yı doğru anlamak...
Çok kişinin sandığının aksine Harem, Şark Müslümanlarına has bir kurum değildir, üniversaldir. Yani zamanlara ve mekanlara yayılmıştır. Harem gibi uygulamaların görülmediği milletlerin ve hükümdarların da kadına daha saygılı oldukları söylenemez.
Sayfa 73 - Timaş YayıneviKitabı okudu
Sabaha Kadar...
Şu şairler sevgililerden beter;
Nedir bu adamlardan çektiğim?
Olur mu böyle, bütün bir geceyi
Bir mısranın mahremiyetinde geçirmek?
Sayfa 52 - undefinedKitabı okudu
Kitabe-i Seng-i Mezar ll
Mesele falan değildi öyle,
"To be or not to be" kendisi için;
Bir akşam uyudu;
Uyanmayıverdi.
Aldılar, götürdüler.
Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü.
Duyarlarsa öldüğünü alacaklılar
Haklarını helal ederler elbet.
Alacağına gelince...
Alacağı yoktu zaten rahmetlinin.
Sayfa 46 - YKY, Varlık, 15/03/1940Kitabı okudu
Gölgem
Bıktım usandım sürüklemekten onu,
Senelerdir, ayaklarımın ucunda;
Bu dünyada biraz da yaşayalım,
O tek başına,
Ben tek başıma.
Sayfa 40 - YKY, Ankara, Eylül 1937Kitabı okudu
Fabrikalar olmalı, ama tarım ürünleri işlemeli. İnsana yararlı fabrikalar bulunmalı. İnsanları rahata alıştıran fabrikalar değil. Bütün diğer fabrikalar insanı ahlaksızlığa iten, başkalarının sırtından kazanç sağlayan şeyler üretiyor. Ne kadar kazançlı olursa olsun, milyoner olacağımı bilsem, tütün, alkol, şeker gibi şeyler üreten fabrikalar kurmam. Soyumun bozulmasına yardımcı olmak istemem. Tanrı'nın önüne alnım açık çıkmalıyım.
Sayfa 340 - Konstantin Fedorovic, Kumsaati YayınlarıKitabı okudu
- çünkü yeni insanlar tanımak, onlarla konuşmak, kim ne derse desin canlı bir kitap okumaya benzer, ikinci bir ilim sayılır..
Sayfa 321 - Kumsaati YayınlarıKitabı okudu
Dünya bir vadidir belki...
" Bizim hayatımız nedir? İçi keder dolu bir vadi. Dünya nedir? Duygusuz insan kalabalığı... "
Sayfa 182 - Kumsaati YayınlarıKitabı okudu