Reklam
Büyüdükçe arkadaşların değişebileceğini ve yalan söylemeyen kişilerle arkadaşlık yapmanın daha iyi olduğunu bilmiyorlar mı?
Sayfa 133 - Genç Timaş YayınlarıKitabı okuyor
"Ve aşk her zaman iyi bir haberdir Mafalda, bunu unutma. Herkes âşık olur."
Sayfa 126 - Genç Timaş YayınlarıKitabı okuyor
İnsanlarla dolu bir odada olmama rağmen dünyadaki en yalnız çocuk olduğumu hissediyordum.
Sayfa 114 - Genç Timaş YayınlarıKitabı okuyor
“Uzaklardaki eylemlerin yankılarını herhangi bir rahatsızlıktan yoksun bir şekilde işitmek kolaydır. Zira böylesi eylemlere inançtan yoksun, küçümser ve aşağılar bir şekilde, mesafe koymak adına işimize nasıl geliyorsa öyle bakabiliriz.”
Reklam
"Nasıl olur, onca kaygı, onca keder, onca çılgınlık, bunun için miydi?” dedirten bir şaşkınlıktı. İtiraf etmek gerekir ki, sevdiğimiz birine ıstırap çektirmiş, hayatını altüst etmiş, bazen de ölümüne sebep olmuş kişiyi görünce, bu tür bir tepki göstermek, Troyalı ihtiyarların tepkisinden çok daha yaygındır. ...Bunun sebebi, ne aşkın kişisel olması, ne de kendimiz âşık değilken, doğal olarak aşktan kaçınılabileceğini düşünmemiz ve başkalarının çılgınlığı üzerine felsefe yapmamızdır. Hayır, sebebi şudur: Aşk, bunca ıstıraba yol açtığı bir noktaya geldiğinde, kadının çehresiyle âşığın gözleri arasında duran duyulardan oluşan yapı –bir çeşmeyi gizleyen kar tabakası gibi kadının çehresini saran ve gizleyen devâsâ acı kozası– o kadar yükselmiştir ki, âşığın bakışlarının ulaştığı, haz ve acıyla karşılaştığı noktayla, başkalarının gördüğü nokta arasındaki mesafe, gerçek güneşle, bizim gökyüzünde, yoğunlaşan ışığı yüzünden onu gördüğümüz yer arasındaki mesafe kadar büyüktür
Bu hayatta yaptığın ya da hissettiğin her şeyde bir mesafe olmalı. Mesafe seni korur.
Bir karadeliğin uzağından geçerseniz belki rotanız ona doğru sapar ama içine düşmeyebilirsiniz. Ama ona çok yakınsanız sarmal bir rota izleyerek içine düşebilirsiniz. Böyle iki sonucu birbirinden ayıran kritik mesafe, olay ufkudur. Olay ufkunun içindeki her şey, ışık bile karadeliğe düşmeye mahkûmdur. Bize olan da bu. Hepimiz fizik kurallarına tabiyiz.
Vazgeçilemeyecek bir şey değildi. Doğru anladıysam, vazgeçilmez olan şeyler insanın hayatta kalmasını sağlayacak kadar önemli olmalı.
Sayfa 109 - Genç Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Belki de aşkla arkadaşlık arasındaki fark budur. Arkadaşlık kolay ama aşk, tıpkı gözlerimi kaplayan sis gibi işleri karıştırıyor.
Sayfa 100 - Genç Timaş YayınlarıKitabı okuyor
“..Babam da, gözlerinin içi pırıl pırıl, dinledi. Bana ikimiz aynı insanmışız gibi baktı. Ben onun devamıymışım gibi.”
“..çünkü hiçbir şey göründüğü, hatta yaşandığı gibi değil! Her şey hatırlandığı gibi.”
İletişim Yayınları, “Aramızdaki En Kısa Mesafe”
Sonuç olarak, eğer irademizi sıkça kaybediyorsak bile asla pes etmemeliyiz. Hızlı bir akıntıya rastlayanbir yüzücü gibi biraz ilerlememiz yeterli olacaktır ya da umutsuzluğa düşmemek için tamamen akıntıya teslim olmaktansa hiç değilse az, fakat öz bir mesafe kat etmek elimizden gelebilir. Her şey zamanla hallolacaktır. Alışkanlıkları oluşturan ve onlara doğal eğilimlerin güç ve enerjisini veren odur. Asla umutsuzluğa kapılmayanların gücü ne muhteşemdir.
Sayfa 77
+ "Her şeyi böyle hatırlar mısın?" - "Her şeyi değil. Hatta son birkaç aydır bazı şeyleri hatırlamamaya calışıyorum."
Sayfa 96 - Genç Timaş YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.