Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ömer

Ömer
@mukitubi
Sıkı Okur
" En büyük ihtiyacımız hoşgörü, en büyük düşmanımız önyargıdır. Cemil Meriç "
80 syf.
8/10 puan verdi
1. Hikaye: BURUN Hikâye Rus toplumundaki çarpıklıklara ve bu çarpık düzen içindeki insanların büründükleri yapıları sert, gerçekçi ve alaycı bir anlatımla işler. Burun, berber İvan Yakovleviç'in bir sabah ekmeğinin içinde müşterisi Kovalev'in burnunu bulmasıyla başlar. Ve iki karakterin buruna ulaşma/burundan kurtulma çabalarını, işin
Palto - Burun
Palto - BurunNikolay Gogol · Fol Kitap · 202137bin okunma
Reklam
90 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
" İnsanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkumdurlar. " Victor Hugo, 1829 yılında yayımladığı bu eseriyle dönemin Fransa’sındaki idam cezasını realist ve edebi bir dille eleştiriyor. Kitap; uzun ve etkileyici bir önsöz ile başlıyor, önsözde bahsedilen fikri destekleyen bir tiyatro oyunuyla devam ediyor ve sonunda kurguya geçiyor. Mahkûm, kaçınılmaz sonunu beklerken beş hafta boyunca çoğunlukla karamsar, yer yer umutlu bir ruh hâline bürünüyor. Yazar o kadar başarılı karakterize etmiş ki, mahkumun her dakikasını iliklerimize kadar hissediyoruz. “Hâkimin kadife pençesinin altında celladın tırnakları hissedilir.” Dönemin adalet sistemi; mahkûmların hayatının yalnızca hâkimin birkaç sözüne bağlı olması üzerinden başarılı bir şekilde eleştiriliyor. Bir yandan da tokat gibi gelen bir gerçek var ki cellat olan; yalnızca hâkim, devlet veya giyotin masasında bıçağı indiren kişi değil: Halk! Kitap önemli ve değerli bir psikolojik romandır. Bir çırpıda başlayıp bitirebileceğiniz bir kitap olmasının yanında sürükleyici bir yanı da vardır. Keyifli okumalar..
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,5bin okunma
48 syf.
5/10 puan verdi
Kitap hakkında uzun uzun bahsetmeyeceğim. Çünkü bahsedebileceğim bir anektod yok denecek kadar az. 40 sayfa bir kitaba 5 adet öykü iliştirilmiş. Ve her biri de ibretlik kısa video ambiansında sunulmuş. Yazar gözlem yeteneğini kullanmış daha çok. Kıssadan Hisse tarzında olan hikayelerle bir takım gerçekliğe adapte kompozisyonu yaratılmış. Okumak isteyen bir solukta okuyabilir. Ama okumayanlar hiç ama hiçbir şey kaybetmez..
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Can Yayınları · 202015,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
·
Puan vermedi
Patolojik olan, bir işleyiş bozukluğudur esasında. Bir şeyin, bir nesnenin, bir organın normal işleyişinden uzaklaşması, sapması hâlidir, kısacası ilişkiseldir. Psikiyatrist de, aynen bir saat tamircisi veya dâhiliyeci gibi, bu türden bir patoloji tanımından hareket eder, ancak bir farkla: Yelkovanın gerektiği gibi dönmemesi veya böbreğin beklenen enzimleri salgılamaması esasen teknik bir meseleyken, uygunsuz addedilen bir davranış biçimi ekseriyetle ahlaki bir meseledir. Normal-patolojik ayrımının sınırları artık burada bir idrak kategorisinin sınırlarıdır da. Teşhis; kültürel manada etnosentrik, bir olma biçimini tanımlaması manasında da ziyadesiyle politiktir. Tanım koyan, tasnifleyen ve de kapatan bir iktidar dilinin mekânıdır burası. Dil ve konu olarak biraz ağır bir kitap olsa da özellikle tecrit edilmiş grupların psikolojik ve sosyolojik durumları hakkında kaliteli bir araştırma yapmak isteyenlerin kesinlikle atlamaması gereken bir çalışma. Her açıdan çok başarılı, ufuk açıcı bir çalışma.
Tımarhaneler
TımarhanelerErving Goffman · Heretik Yayıncılık · 201540 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
' Yarının Tarihi’nde Zweig, dünden yarına uzanan ortak bir Avrupa düşüncesinin gelişimini ortaya koyuyor. Balzac, Proust, Tolstoy gibi yaşadıkları dönemin kültür iklimini değiştirmiş isimlerden yola çıkarak hümanizmin sözcülüğünü üstleniyor. Yarının Tarihi sınır, pasaport, ulus, ırk ayrımı yapmaksızın insanın ve insanlığın yararını gözeten bir dünya görüşünü savunuyor. Stefan Zweig çok severek takip ettiğim ve eserlerini de büyük bir zevkle okuduğum yegane yazarlardan biridir. Ve bu noktada şiddetle kitabı okumanızı tavsiye ediyorum..
Yarının Tarihi
Yarının TarihiStefan Zweig · Can Yayınları · 1991536 okunma
Reklam
9/10 puan verdi
Kitapla ilgili incelememe başlamadan önce dikkatimi çeken küçük bir anektodu eklemek istiyorum. Kitap tüm aylar en çok satanlar listesinde yer almış yegane bir kitapken, aynı zamanda kahve sunumlarını süsleyen en önemli kareografilerden biri de.. Öyle ki züccaciyeler, bir fincan takımı alana kitabı hediye etse yeridir.. Elbette ki kitabın paylaşılması konusunda hiçbir olumsuz fikrim ve düşüncem yok. Bu yalnızca işin esprisi. Kitap hakkında bilgi verip okuma zevkinizi azaltmak istemiyorum. Kitap çok uzun zaman önce okumuş olduğum bir kitap, fakat incelemesi bugüne kısmetmiş. Çok konuşulacak bir tarafı da yok aslında. Sabahattin Ali'nin en dikkat çeken romanlarından bir tanesi olma özelliğini de hakediyor sonuna kadar zaten. Gerek kurgu ve işleyiş gerekse konu ve bütünlük açısından muazzam bir kitap. Kitapla ilgili küçük bir not düşmek istiyorum. İlk 60. sayfaya kadar "ben ne okuyorum acaba ya" hissiyatına kapılabilirsiniz. Hatta bir çok okurun da kitabı yarıda bırakma nedenlerinden bir tanesinin bu olduğunu düşünüyorum. Spoiler vermeme adına nelere şahit olacağınızı söylemek istemiyorum fakat kitabı sonuna kadar mutlaka okuyun. Pişman olmayacağınızı bir tek benim düşüncemle değil, kitabın okunma yüzdesiyle bile anlayabilirsiniz. Ve son olarak, kitaba yakın bir senaryosu olan " Sevmek Zamanı" adlı filmi de kitaptan hemen sonra izlemenizi tavsiye ediyorum. İyi okumalar, iyi seyirler..
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021314,8bin okunma
·
Puan vermedi
Yazar Afrika'da yaşanan ırkçılık sorununu ele alıyor. Kara derili ve beyazların yaşadığı sorunları, olayları doğal ve içten bir şekilde anlatıyor olması çok güzel. Eser kara tenli insanları eğitimine el konup islah evine kapatılması ama beyaz tenli insanların eğitimine önem verilmesi çok acı verici. Yazara göre de çözümü sevgi, saygı ve anlayış olduğu kitapta vurguluyor. İnsanların ten rengine,diline cinsiyetine, dinine göre yargılanmamalıdır.
Ağla Sevgili Yurdum
Ağla Sevgili YurdumAlan Paton · Alfa Yayıncılık · 2018240 okunma
210 syf.
·
Puan vermedi
Fransa'nın 19. Yüzyıldaki sosyal yapısının tarihsel bir tablosunu çıkardığı eski ve yeni romanlarını 1830'dan sonra İnsanlık Komedyası başlığı altında topladı. 1834 yılında yazdığı Mutlak Peşinde bu anıtsal eserde "Felsefi İncelemeler" başlığı altında bir araya gelen romanlar arasında yer almaktadır. Balzac'ın roman kahramanları çıkar çatışmalarının ortasında, ait oldukları sınıfın tipik karakterleri olarak ele alınsa da, her birinin bireysel özellikleri, ruh hallerinden giyim kuşamlarına kadar ayrıntılı olarak tasvir edilir. Mutlak Peşinde'de bilimsel araştırma tutkusuyla sürdürülen bir yaşamın dramatik öyküsü büyük bir ustalıkla anlatılır. Balzac günümüzde edebi gerçekçiliğin en büyük yazarlarından biri sayılmaktadır.
Mutlak Peşinde
Mutlak PeşindeHonore de Balzac · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2021580 okunma
·
Puan vermedi
" Lili olmayınca çok yalnız hissediyorum. O kediden başka bana dostluk edecek hiç kimse yok bu dünyada.” 20. yüzyıl Japon edebiyatının devlerinden, büyük eserlerin yaratıcısı Cuniçiro Tanizaki, kariyeri boyunca ülkesinde döneminin en büyük yazarı olarak kabul gördü, daha sonra ise Haruki Murakami, Yasunari Kavabata ve Yukio Mişima’yla birlikte savaş sonrası Japon edebiyatının “büyük dörtlü”sünden biri olarak anıldı. Eserlerinde çoğunlukla aşkın dile getirilmeye korkulan yanlarını cesurca işleyen Tanizaki Bir Kedi, Bir Adam, İki Kadın’da bir aşk üçgeninin ortasında kalan ve oradan oraya savrulan kedi Lili’nin etrafında şekillenen trajikomik bir hikâye anlatıyor.
Bir Kedi, Bir Adam, İki Kadın
Bir Kedi, Bir Adam, İki KadınCuniçiro Tanizaki · Jaguar Kitap · 20173,419 okunma
·
Puan vermedi
Kadınların ezilmesinin maddeci bir tahlilini geliştirmek, maddeci bir feminizmin temellerini araştırmak. Bunun için de kadınları tâbi kılan somut pratiği, kadınlarla erkekler arasındaki nesnel, maddi çıkar çatışkısını ortaya koymak; kadınların harcadıkları emeği görünmez olmaktan kurtarıp adını koymak. İşte 1970'lerde Batılı feministlerin uğraştıkları en temel sorunlardan biri buydu.Elinizdeki derleme, maddeci bir feminizm sorunsalı çerçevesindeki tartışmalardan bazı örnekler sunuyor. Bu makalelerde, erkek egemenliğinin tarihsel kökenleri, özgül bir üretim tarzı olarak patriyarka, ev emeği, patriyarka ve kapitalizm ilişkisi ele alınıyor, Marksist bir feminizmin olanakları ve koşullarını da araştırılıyor.
Kadının Görünmeyen Emeği
Kadının Görünmeyen EmeğiGülnur Acar Savran · Yordam Kitap · 201696 okunma
Reklam
438 syf.
9/10 puan verdi
“İnsanoğul hiç belli olmaz Ağam. Bugün böyleyse, yarın şöyle. İnsan her gün yeniden doğabilir isterse Ağam. Ama her sabah anadan yepyeni, başka bir insan olarak doğabilir. İyi de doğabilir, kötü de.. Şimdi bu baktığın, gördüğün benim, yarın bir iş yaparım ki senin de, benim de aklımızın köşeceğinden geçmemiş ola. Onun için tevekkül ol, daha çok
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,7bin okunma
331 syf.
9/10 puan verdi
Bu kitabı uzun uzun anlatmayacağım. Kitabın içine girdikten sonra çıkamayacaksınız zaten.. Distopik eserlere ilgi duyanların elinden düşürmediği Körlük, yayınlandığı günden bu yana adından söz ettirmeye devam ediyor. Portekiz’li yazar José Saramago’ya 1998’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandıran eser, konusuyla olduğu kadar zekice kurgulanmış karakterleriyle de dikkat çekiyor. Dönemin liberal demokrasi anlayışına bir eleştiri mahiyetinde kaleme alınan roman, insanların gittikçe bencilleşip olaylar karşısında duyarsızlaşmasını bir körlük metaforu etrafında işliyor. Keyifli okumalar diliyoru..
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,9bin okunma
324 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Jose Saramago Körlük kitabıyla hayatımıza kattığı marjinaliteyi devam ettirmeye kararlı gibi. Kendisine Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandıran Körlük adlı yapıtı ile dünya çapında geniş bir okur kitlesine ulaşan Jose Saramago, Görmek romanı ile bu kez de okurlarını hikayenin devamına tanıklık etmeye çağırıyor. Fakat halk körlükten kurtulup gözlerini açtığında, işler hiç de beklendiği gibi yolunda gitmeyecek… Körlük’ün devam romanı olarak 2004 yılında okurlarıyla buluşan Görmek, yazarın özgün tarzını ve kurgu alanındaki gücünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Distopik roman kategorisinde dünyanın en güçlü eserleri arasında gösterilen bu yapıt, okurlarına hem hiç sona ermesini istemeyecekleri hem de bir solukta bitirmek isteyecekleri bir okuma keyfi sunuyor. Roman, aynı zamanda dünyadaki toplum ve yönetim sistemlerine dair ufuk açıcı bir rehber niteliği taşıyor.
Görmek
GörmekJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınları · 202217,9bin okunma
·
Puan vermedi
“Dizlerimin üzerinde yaşamaktansa, ayaklarımın üzerinde ölmeyi tercih ederim.” Henüz hayatta olduğu yıllarda devrimin simgesi haline gelen Ernesto Che Guevara; bakış açısı, mücadelesi ve idealleriyle 20. yüzyıla damgasını vuran isimlerden biri oldu. Genç bir tıp öğrencisiyken çıktığı Latin Amerika gezisinde gördüğü yoksul halk manzaralarının ardından yaşamını tamamen değiştirecek radikal kararlar aldı. Ezilen ve sömürülen halkların özgürlüğü için savaşmayı seçti. Küba Devrimi sırasında üstlendiği görevlerle zafere öncülük ederken ülke yönetimindeki siyasi kariyeriyle de tüm dünya tarafından tanınan, özgürlükçü bir lider oldu. Katledilişinin üzerinden geçen onca yıla rağmen Ernesto Che Guevara, bugün hâlâ tarihin önemli kahramanlarından biri ve aynı zamanda haksızlıklarla mücadelenin sembolü olarak birçok insana ilham vermeye devam ediyor..
Savaşmaktan Vazgeçtiğin An Kaybedersin - Ernesto Che Guevara
Savaşmaktan Vazgeçtiğin An Kaybedersin - Ernesto Che GuevaraTuğba Sarıünal ·  Destek Yayınları · 2020744 okunma
308 syf.
·
Puan vermedi
Jose Saramago Körlük serisiyle dünya edebiyatında kendine yer bulmuş, yer bulmakla kalmayıp orada bir otorite kurmuş bir yazar olmasının yanında, aynı zamanda yazdığı sıradışı diğer romanlarla adından sıkça söz ettiren başarılı bir yazardır. Benim için tüm kitapları okunmaya değer bir yazardır. Ayrıca kitaplarının sarı renkte olması da ayrı bir dikkat çekici unsurdur benim için. Kırmızı Kedi Yayınevi farkı diyelim buna da. "Saramago iyi ki hayatımızda!" dedikten sonra kitabın içerik değerlendirmesine geçmek istiyorum. Tertuliano Máximo Afonso boşanmış, karamsarlık içinde tekdüze bir yaşam süren bir tarih öğretmenidir. Keyfi biraz yerine gelsin diye arkadaşlarının önerdiği bir filmi videoda izlemek üzere alır. Aynı gece evdeki gürültülere uyanınca filmin videoda kendi kendine oynadığını görür. Filmdeki figüranlardan biri kendisinin beş yıl önceki haline tıpatıp, ikiz gibi benzemektedir. Tertuliano bu adamın izini sürmeye çalışır; saplantıya dönüşen arayışının tedirgin edici, hatta dehşet verici sonuçlara ulaşacağını anladığında ve adamın kim olduğunu öğrendiğinde garip bir hikâye gibi başlayan olay, kimlik ve benlik üzerine karmaşık bir düşünceler silsilesine dönüşecektir. José Saramago'nun lirik bir anlatımla sunduğu bilinç akışı yöntemiyle okur, metropol yaşamının birey üzerindeki etkisini de bu olağanüstü hikâyenin katmanlarında buluyor. Not: Kopyalanmış Adam sinemaya da "Düşman" adıyla uyarlanmıştır. Filmini de izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. İyi okumalar, keyifli seyirler..
Kopyalanmış Adam
Kopyalanmış AdamJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20142,876 okunma
80 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.