Ama konservatuar, opera kurmak, filarmoni orkestraları teşkil etmek Kemalist Cumhuriyet'in faaliyetidir. Bugün Türk sanatçılar dünyanın her yerinde opera sahnelerine çıkıyor, orkestralarda çalıyor, elektronik musikide bilinen Bülent Arel gibi bestekârlar var. Tiyatro yaygın ve sahnede çilesi çekilen, seyirciler tarafından takdir edilen bir sanat dalı oldu.
Sayfa 413 - Kronik YayınlarıKitabı okudu
Kurtuluş Savaşı bittikten sonra Halide Edib, Mustafa Kemal’in yanına gidiyor. "Paşam, ne mutlu bize, savaş bitti," diyor. Mustafa Kemal, "Ne bitmesi hanımefendi, savaş şimdi başlıyor, cehaletle savaşacağız!" diyor. 1922 yılında söylüyor bunu. Aradan 100 yıl geçti, halen savaşımız sürüyor.
Sayfa 55 - Tudem Eğitim Hizmetleri, 1. Baskı, Haz. Barış İnce
Reklam
Zabit ve Kumandan | Kurmay Binbaşı Mehmet Nuri
Provası en son yapılan oyunlar, sahnede başarıyla oynanır.
Sayfa 73 - Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları
3 Mart 1925'te TBMM'de kabul edilen Takrir-i Sükûn kanunu üzerine
Şimdi bu kavga etmekte olan Müdafaa-i Hukukçu'lar ve Kanun-i Esasi'ciler var ya hani, onların hepsi aynı tezgahın ürünü. Dün İstanbul'da mesken tutan, bugün Ankara'da toplanmış bütün bu kadro Osmanlı'nın rahleyi tedrisinden geçti. Sivil olsun asker olsun hepsi, onun bürokrat kadroları. Demek istediğim, sadece bir ip var yeniden sahnede ve yine iki cambaz aynı ipte oynuyor. İlk raundu Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları kazandı ama emin ol ötekiler de kolay pes etmez. Benim bildiğim kadar Paşa da bilir bunu ve önlemlerini ona göre almaya başladı işte.
Sayfa 96
Mustafa Kemal Sahnede
Bir tarihî şahsiyetin belirişi, onun kendi vasıfları ve müdahaleleri ile, milletine, kavmine veya çağına şekil veren, yön tayin eden bir şahsiyetin, karar ve hareket sahasına çıkışıdır...
Aslında, hakimiyet-i milliye şiarı, amaç değil yalnızca bir araçtı. Mustafa Kemal Paşa tarafından işlevsel bir sembol olarak değerlendirilmiş, zamanı gelince de bu fikre vesayetçi bir mahiyet kazandırılmıştır. Halk, mücadelenin öznesi gibi görünmüş ancak nesnesi olarak kullanılmıştır. Başkomutanlık kanununun yürürlük süresinin uzatılması ve saltanatın kaldırılması esnasında yapılan konuşmalar ve takınılan tavır, bu vesayetçi anlayışın iki açık örneğidir. Cumhuriyetin ilanının hemen ertesinde Rousscau'nun halk egemenliği tezinin "bilge kanun koyucu" fikri siyasi sahnede "belirmiş" ve milli hakimiyet, cumhuriyeti kuran kişiyle yani Mustafa Kemal Paşa ile özdeşleştirilmiştir. Daha önce iki dereceli de olsa halk tarafından seçilen meclis üyeleri artık bizzat Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal tarafından "tayin edilmeye" başlanmıştır.
Reklam
33 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.