Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Neden mutlu anlarımız çabucak geçerken , sıkıcı günlerimiz bu kadar yavaş ilerliyor?
92 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Günümüzün en büyük amaçlarından biri mutluluk.Her türlü aktiviteyi bu amaçla yapıyor ,hayatımızın merkezine onu koyuyoruz azıcık yokluğunda hemen karamsarlaşıp depresyona giriyoruz ve bir an önce bu durumdan çıkmak için adeta depreşiyoruz.Peki mutluluk gerçekten mutlu eder mi?Hayatın bereketi gerçekten mutlu şeylerden ibaret midir?Mutluluk bir
Mutsuz Olmak
Mutsuz OlmakWilhelm Schmid · İletişim Yayınevi · 20204,480 okunma
Reklam
"Yine de o eski yaşamımıza öylesine bağlıyız ki... Çünkü umutsuz dönemlerimizin yanı sıra mutlu anlarımız da var, yüreğimizin, ruhumuzun neşeyle dolduğu, sabahları cıvıl cıvıl ötmekten kendini alamayan tarla kuşu gibi coştuğumuz.. Ruhumuz kimi kez sıkışsa, korkulara kapılsa bile... Sevdiğimiz herkesin, her şeyin anısı olduğu gibi duruyor ve yaşamımızın akşamında yeniden uyanıyor.. Evet anılar ölmüş değil, yalnızca uykuda. Ve bunlardan bir hazine toplamak hiç de kötü değil."
Sayfa 28 - YKYKitabı okudu
Aslında hayatımıza en çok etken edenlerden biri şarkılardır. Çoğumuz bunu bir zevk, sevgi veya hobi olarakta görsek!. Asıl hayatımızın kudretli etkeni şarkılardır!. Bir şarkı ile tüm geçmişimize gidip turlayıp şuanki yerimize geri geliyoruz!. Peki gelirken yaşadığımız etkenler nelerdir? "kırıldığımız anlar, ağladığımız anlar, sevindiğimiz anlar, mutlu olduğumuz anlar hatta bir daha sevemeyeceğimiz düşündüğümüz anlarımız bile olabiliyor!." hayatımıza etken eden şarkıların ne yaptığını şimdi gördünüz mü?
Saka Kuşu
...En çok anneanneye ağlarız. O bizim çocukluğumuzdur. Mutlu anlarımız, renkli şekerlerimiz, azarlamalara karşı önümüzde duran yumuşacık kalkanımız, 99'luk tespihinde dönen bin bir türlü duamız, masallarımızdır anneannemiz. Anlatığı dev babadan kaçıp eteğine, yeleğine saklandığımız, sığındığımız o efsunlu kokusuyla elbette en çok ağladığımız olmayı hak etmiştir anneannelerimiz...
Sayfa 4
(...) umutsuz dönemlerimizin yanı sıra mutlu anlarımız da var, yüreğimizin, ruhumuzun neşeyle dolduğu, sabahları cıvıl cıvıl ötmekten kendini alamayan tarlakuşu gibi coştuğumuz... Ruhumuz kimi kez sıkışsa, korkulara kapılsa bile... Sevdiğimiz herkesin, her şeyin anısı olduğu gibi duruyor ve yaşamımızın akşamında yeniden uyanıyor... Evet anılar ölmüş değil, yalnızca uykuda. Ve bunlardan bir hazine toparlamak hiç de kötü değil.
Sayfa 28 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
insanın kaderi kendisidir. benim kaderden anladığım şey, duygu, istek ya da arzuların olumluluk-olumsuzluk, iyi-kötü, imkanlılık-imkansızlık gibi bir çok ikilem içerisinde gerçekleşen çatışmayla ortaya çıkan ve insanın bunda son belirleyici olduğu ve açılan bu yolda yürümesi meselesidir. Nietzsche de çatışmalardan doğan bu yolu yürürken
Kaderini Sev, Çünkü Aslında Hayatın Bu - Nietzsche
Kaderini Sev, Çünkü Aslında Hayatın Bu - NietzscheTaner Şanlıoğlu · Destek Yayınları · 20202,751 okunma
Yine de o eski yaşamımıza öylesine bağlıyız ki... Çünkü umutsuz dönemlerimizin yanı sıra mutlu anlarımız da var, yüreğimizin, ruhumuzun neşeyle dolduğu, sabahları cıvıl cıvıl ötmekten kendini alamayan tarlakuşu gibi coştuğumuz... Ruhumuz kimi kez sıkışsa, korkulara kapılsak bile... Sevdiğimiz herkesin, her şeyin anısı olduğu gibi duruyor ve yaşamımızın akşamında yeniden uyanıyor... Evet anılar ölmüş değil yalnızca uykuda. Ve bunlardan bir hazine toparlamak hiç de kötü değil.
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Hayatımda yer edinen sayılı romanlardan birisidir Dokuzuncu Hariciye Koğuşu. Romanı incelemekten ziyade, iki yıl önce okumuş olmama rağmen kitabın duygu dünyamdaki yerini aktarmak istiyorum. Hayat yaşarken idrak edemediğimiz geçmişin anı defteri olma özelliğini kazandıktan sonra okurken hüzünlendigimiz acıklı bir romana benziyor. İçinde mutlu hikâyelerimiz olsa bile "geçmiş" hep hüzünlü gelir bana çünkü biten mutluluklar da acı verir... Bitmeyeceğini sandığımız en güzel anlarımız bir bakmışız koskoca ömürde bir rüya oluvermiş tıpkı Nüzhet' in aşkı gibi. Aşk, hastalık, ıstırap kitabın belli başlı temaları. Aşk öyle enine boyuna işlenmiyor, hastane odasında geçen çaresizlik daha ağır basıyor. Ve nihayetinde herkes yoluna devam ediyor... İşte beni derinden etkileyen de geçmişte yaşadığımız bir kaç küçük anının bir ömre bedel olacak kadar tesirli olması. Aklıma geldikçe bunları düşünüp kahramanlar adına üzülüyorum halen..
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022101,7bin okunma
..En çok anneanneye ağlarız. O bizim çocukluğumuzdur. Mutlu anlarımız, renkli şekerlerimiz, azarlamalara karşı önümüzde duran yumuşacık kalkanımız, 99'luk tespihinde dönen bin bir türlü duamız, masallarımızdır anneannemiz. Anlatığı dev babadan kaçıp eteğine, yeleğine saklandığımız, sığındığımız o efsunlu kokusuyla elbette en çok ağladığımız olmayı hak etmiştir anneannelerimiz...
140 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.