"En büyük mutluluk kişiliktir" cümlesiyle bitiyor kitap.
Yani mutluluğun ne malk mülk ne şan şöhret, temelde bireyselliğimize dayandığını iddia ediyor.
45 kuralımız var kitapta fakat genel çerçevesi bir kaç öznel düşüncenin etrafında dönüyor.
Bunlardan birisi aslında mutluluk denen şeyin acıdan ne kadar uzak olduğumuz ile ilişkili olduğu. Yani mutlu olmak istiyorsak acı denen gerçekten olabildiğince kaçmalıyız diyor. Kuralların birkaçını kaderci bakış açısına dayandırıyor ve kaderciliğin teskin edici bir yanı vardır diyerek de ekliyor.
Geçmişe takılı kalmamak, isteklerde ve hayallerde aşırıya kaçmamak ihtiraslarımızı dizginlemek öfkemize hakim olmak kıskançlıktan kaçınmak, sağlığımızı teklikeye atmamak, ani durumlar karşısında büyük kedere veya büyük üzüntüye yer vermemek, başkalarının mutluluğunu istemek gibi aslında zaten fikir sahibi olduğumuz şeyler sıralanıyor..
Tabi ki de öznelliğin kol gezdiği kitabımızda mutluluk ölçütlerimizin kişiden kişiye değiştiğini biliyoruz.
Çoğunluğuna hak versek de yaşamının merkezine hep mutlu olmayı alan, dünyayı algılama biçimi , değerleri, yaşamdan beklentileri, ihtiyaçları ve bunun gibi bir çok dinamiği fazlasıyla değişen modern çağın insanları için yeni kurallar belirlememiz gerektiği aşikar :)
Kitap ince olunca bir solukta okuyacağımı düşünüyordum ama öyle olmadı beni biraz yordu :) Hatta çoğu yerde zihnimin dagıldığı doğrudur.
İyi okumalar..
Mutlu Olma SanatıArthur Schopenhauer · Can Yayınları · 202013,3bin okunma