Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
eğer bozmaktaysa yeminimi aşk, nasıl yemin edebilirim aşkım üzerine? eğer tutulacak ise bir yemin, güzelliğe adanmış olması gerekmez mi? kendi yeminime ihanet etmiş olsam da sana olan sadakatim mutlaktır. bana çınar gibi ulu görünen hislerim sana eğik boyunlu söğüt gibi gelir. kendimi adadığım kitaplardan vazgeçip gözlerine adadım ben kendimi zira orada sanatın tanık olduğu yaşamın her güzelliği hayat bulmaktadır. amaç bilgi olacak ise, seni bilmek her şeye yeterli olacaklır. seni yücelten sözleri söyleyen iyi eğitim görmüş bir dil olması gerekir. seni görüp de hayrete düşmeyen pek cahil ve kaba biri olmalıdır. benim için bir gurur nedenidir ki görür görmez sana hayran oldum. gözünde çakıyor zeus'un yıldrımları, onun gibi gürlemekte sesin karşı gelinmediğin sürece ateşli ve ahenkli bir müzik oluşturmaktadır. sen göklere layık birisin, affet bu hataya düşmüş hayranını ki gökleri ulularken böyle toprağa dönük sözler etmektedir.
Sayfa 63 - mitos - boyut yayınları. | perde iv sahne ii.Kitabı okudu
müzik aşkı besliyorsa, çalın çalın. gözü doysun, iştahtan kesilsin, şu aşk bitsin, tükensin.
Reklam
“Bu arada” dedi Abrenuncio, “ona müzik çalın, evi çiçeklerle donatın, kuşların ötmesini sağlayın, denizde gurubu seyretmeye götürün, onu mutlu edebilecek ne varsa yapın.” Sonra da şapkasını havada şöyle bir döndürerek, Latince bir özdeyişle vedalaşıp gitti. Ama bu kez markinin hatırı için çevirisini de yapmıştı: “Mutluluğun iyi edemediğini iyileştirecek ilaç yoktur.”
Bazıları onu derinlemesine bilgileri olan zeki bir kız olarak görmez ve biraz sıradan bulurlardı. Çünkü hayat ve aşk üstüne büyük laflar etmez, beklenmedik güzel sözler söylemez, müzik ve edebiyatla ilgili kitaplarda okuduğu ya da duyduğu cümleleri tekrarlamazdı. Çok az konuşurdu ve söylediği her söz kendi düşünceleriydi, bunlar da o kadar önemli şeyler değildi. Bu nedenle de zeki ve konuşkan erkekler ondan uzak dururlardı. Öte yandan biraz durgun olanlar da onu fazla zeki bulup biraz korkarlardı. Yalnızca Ştolts onunla ra- hat konuşur ve onu güldürürdü.
Acıyı sevmenin, kendine acımanın, başkasını da ancak yaralı ve çaresizken sevebilmenin, sürekli hakkı yenmişlik duygusunun yer aldığı mazoşist dünyanın malzemesi, ister aşk için kullanılsın, ister devrim için, gerici bir duyarlığa tekabül etmektedir. Bunun savunulacak bir yeri yoktur.
Sayfa 222Kitabı okudu
Duygunun aktarımı
“Sözcükler, düşünceleri doğururken ölürler,”diye yazar ünlü arazbilimci Lew Wygotski. Bununla, düşünce ve dilin birbirini aştığını ima eder. “Düşünce sözcükleri giyer giymez ölür,” diye iddia eden Schopendauer’la aynı çizgidedir. Sözcükler yalnızca tecrübelerimize gönderme yapar; konuşmanın amacı insanlar arasındaki ortak çağrışımları açığa çıkarmaktır. Ama belki bu sonucu elde etmenin başka bir yolu daha vardır. Bazen bir resim, binlerce sözcükten daha fazla şey söyler. Ya da müzik; bir duygu durumunu yaratıcıdan dinleyiciye aktarmak için iyi bir araçtır.
Sayfa 13
Reklam
“Müzik çalın, evi çiçeklerle donatın, kuşların ötmesini sağlayın.”
Sayfa 44 - Can YayınlarıKitabı okudu
İkilemde kalıyorsan aşık değilmişsin. :)
"Eğer aşık olup olmadığınız konusunda kafanız net değilse tek bir şeyden emin olabilirsiniz. Aşık değilsiniz. Çünkü aşk sorgulatmaz. Sadece çarpar. Öyle bir çarpar ki seni yere serer. Sen de yere serilmişken sana çarpan şeye değil o an hissettiğin mutluluğa odaklanırsın. Serildiğin yerden gökyüzüne anlamsız bir gülümseme ile bakarsın. Bir anda beyninin arka planında, sürekli bir müzik çalmaya başlar. İşte o an anlarsın ki, gerçek hayatın en büyük eksikliği müziktir."
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.