Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir Ayet Muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı, akrabaya karşı cömert olmayı emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. İşte Allah, aklınızı başınıza alasınız diye size böyle öğüt veriyor. (Nahl, 16/90) Bir Hadis Oruç bir kalkandır. Sizden birisi oruçlu olduğu gün, ne çirkin bir söz söylesin ne de herhangi birisiyle kavga etsin. Eğer bir kimse, kendisine söver ya da sataşırsa yalnızca"Ben oruçluyum."desin. (Buhârî, "Savm", 9) Bir Dua Allah'ım! Kulağımın kötülüğünden, gözümün kötülüğünden, dilimin kötülüğünden kalbimin kötülüğünden Sana sığınırım. (Ebû Dâvud, "Vitir", 32)
Muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı, akrabaya karşı cömert olmayı emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. İşte Allah, aklınızı başınıza alasınız diye size böyle öğüt veriyor. (Nahl, 16/90)
Reklam
Nahl, 16/90
Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder...
Kur'an'da Hz. Lokman'ın oğluna verdiği öğütlerden biri de şudur: "Namazı özenle kıl, iyi olanı emret, kiitü olana karşı koy, başına gelene sabret. İşte bunlar kararlı- lık gerektiren işlerdir" (Lokman, 1 7) . Kur'an hayatta insanın başına gelen musibetlerin bir imtihan olduğunu, bu imtihanı sabırlı olanların kazanacağını bildirir (Furkan, 20) . Bu sebeple Müslümanlar Allah'tan sabır dilemeli (Bakara, 250; A'raf, 1 26) ve kendileri sabırlı davrandığı gibi birbirlerine de sabrı tavsiye etmelidirler (Beled, 1 7; Asr, 3) . Ayrıca "Sabredin ve sabırda yarışın" buyrulur (Al-i İmran, 200) . Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın sabredenlerle beraber olduğu (Bakara, 1 53, 249; Enfal 46, 66) , onları sevdiği (Al-i İmran, 1 46) , sabır ve takvalarıyla güzel davranışlarda bulunanların ecirlerinin asla zayi edilmeyeceği (Hud, 1 1 5; Yusuf, 90), onlara kat kat mükafat verileceği (Nahl, 96; Nisa, 25), sırf Allah rızası için sabredenleri meleklerin tebrik edeceği (Ra'd, 20-24) ifade edilmektedir.
Nahl sûresi, âyet:90
Hiç şüphesiz, Allah size adaleti , iyilik etmeyi ve akrabalara yardım etmeyi emrederek kötülükleri , Allah'ın emrine aykırı davranışları ve zûlmü yasaklar. Allah size sözünü tutasınız diye öğüt vermektedir.
KUR’AN’IN EN KAPSAMLI AYETİ
“Muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı, akrabaya karşı cömert olmayı emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. İşte Allah, aklınızı başınıza alasınız diye size böyle öğüt veriyor.”(Nahl, 16/90) Bilgi: Bu ayet, İslam dinini çok veciz bir şekilde özetlemekte ve güzel bir kulluğun çerçevesini çizmektedir. Bu ayetin buyruğuna uyan mümin, her durumda adaletli olmayı, gerektiğinde özveride bulunabilmeyi, yakınlarına cömertçe iyilik etmeyi öğrenir. Bunun yanında edepsizlik ve hayâsızlıktan, kötülük ve çirkinliklerden, saldırgan davranışlardan uzak durmayı öğrenir. Böylece ruhunun yükselişi için gerekli olan iyilikleri yapar ve kötülüklerden uzak durur. Bu ayet cuma hutbelerinin sonunda okunmaktadır.
Sayfa 80 - DİBKitabı okuyor
Reklam
16/Nahl Suresi
90. Allah; adaleti, ihsanı ve yakınlarınızda olanlara yardım etmeyi, buyurmakta; fahşadan, münkerden ve beğyiden men etmektedir. İyice anlayıp tutmanız için size öğüt veriyor.
90. Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. (Nahl, 16/90)
Nahl Suresi 90. Ayet
90. Muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı, akrabaya karşı cömert olmayı emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. İşte Allah, aklınızı başınıza alasınız diye size böyle öğüt veriyor. [Sözlükte adalet "doğru hareket etmek, gerçeğe uygun hüküm vermek, eşit olmak, eşit kılmak" gibi mânalara gelen bir isim olup ahlâk ve hukuk terimi olarak, bireysel ve sosyal yapıda dirlik ve düzenliği, hakkaniyet ve eşitlik esaslarına uygun davran- mayı sağlayan bir erdemi ve hukuk ilkesini ifade eder. "Başkasına iyilik etmek" ve "yaptığını güzel yapmak" şeklinde kısmen iki farklı anlam taşıyan ihsan, dinî ve ahlâkî bir kavram olarak "hayırlı bir işi bilerek ve en iyi şekilde yapma, Allah'a ihlâsla ibadet etme, başkalarına hak ettiklerinden daha faz- lasını verme" gibi anlamlarda kullanılır. "Hayasızlık" diye çevirdiğimiz fahşå kelimesi, aynı kökten gelen "fuhuş" kelimesiyle eş anlamlı olup çirkin sözler ve fiiller için kullanılır. "Kötülük" diye çevirdiğimiz münker ise genellikle mâruf kavramının zıddı olarak "aklın ve sağ duyunun çirkin bulduğu, erdemli toplumun yadırgadığı tutum ve davranışlar" anlamına gelir. Fahreddin er-Razî'nin de ifade ettiği gibi (XX, 100), "Bu âyette Allah Teâlâ yükümlülükle ilgili farz ve nåfile mahiyetindeki ilkeleri; kezå ahlâk ve âdâba dair genel ve özel konuları bir araya getirmiştir."]
Sayfa 276Kitabı okudu
“Muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı, akrabaya karşı cömert olmayı emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. İşte Allah, aklınızı başınıza alasınız diye size böyle öğüt veriyor.” (Nahl, 16/90) Mesaj: 142. Allah, iyi olan şeyleri emretmekte, kötü olan şeyleri de yasaklamaktadır. 143. Bu ayeti hayatında tatbik edebilen bir insan, Allah’ın rızasına nail olmuş demektir.
Sayfa 276Kitabı okudu
Reklam
Nahl
‌ وَعَلَى اللّٰهِ قَصْدُ السَّب۪يلِ وَمِنْهَا جَٓائِرٌۜ وَلَوْ شَٓاءَ لَهَدٰيكُمْ اَجْمَع۪ينَ۟ Doğru yolu göstermek Allah'a aittir. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi. Nahl 9 ‌ وَهُوَ الَّذ۪ي سَخَّرَ الْبَحْرَ لِتَأْكُلُوا مِنْهُ لَحْماً طَرِياًّ وَتَسْتَخْرِجُوا مِنْهُ حِلْيَةً تَلْبَسُونَهَاۚ وَتَرَى
Nahl
‌ وَعَلَى اللّٰهِ قَصْدُ السَّب۪يلِ وَمِنْهَا جَٓائِرٌۜ وَلَوْ شَٓاءَ لَهَدٰيكُمْ اَجْمَع۪ينَ۟ Doğru yolu göstermek Allah'a aittir. Yolun eğrisi de vardır. Allah dileseydi hepinizi doğru yola iletirdi. Nahl 9 ‌ وَهُوَ الَّذ۪ي سَخَّرَ الْبَحْرَ لِتَأْكُلُوا مِنْهُ لَحْماً طَرِياًّ وَتَسْتَخْرِجُوا مِنْهُ حِلْيَةً تَلْبَسُونَهَاۚ وَتَرَى
Hayırlı sabahlar
“Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl Sûresi, 16:90)
Kuran-ı Kerim..
Velid ibni Muğire, bu ayeti (sure-i Nahl, ayet 90) can kulağı ile dinledikten sonra şunları söyledi." sizin içinizde şiirden , benden daha iyi anlayan hiç.kimse yoktur. Şiirin her türlüsünü sizden, benden daha iyi anlayan hiç.kimse yoktur. Şiirin jer türlüsünü sizden daha iyi bilrim. Üstelik cin şiirlerinin manasını bişe bana sormuyor musunuz? Muhammedin (sav) okuduğu kelam,sizin okuduğunuz ve dinlediğiniz hiç bir kelama benzemiyor. Bu kelam bütün bildiğiniz ve dinlediğiniz şiirlerden ve nesirlerden üstündür."
Sayfa 95 - Fazilet NeşriyatKitabı okuyor
725 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.