Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Eskisi Kadar Özlemiyorum Seni
Eskisi kadar özlemiyorum seni, Ve ağlamıyorum olduk olmadık zamanlarda.. Adının geçtiği cümlelerde, gözlerim dolmuyor.. Yokluğunun takvimini tutmuyorum artık. Biraz yorgunum.. Biraz kırgın.. Biraz da kirletti sensizlik beni! Nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama “İyiyimler” yamaladım dilime. Tedirginim aslında, seni unutuyor olmak, Hafızamı milyon kez zorlamama rağmen yüzünü hatırlayamamak korkutuyor beni.. Gel diye beklemiyorum artık, Hatta istemiyorum gelmeni.. Nasıl olduğun konusunda ufacık bir merak yok içimde. Arasıra geliyorsun aklıma, banane diyorum Benim derdim yeter bana banane! Alıştım mı yokluğuna? Vaz mı geçiyorum, varlığından? Tedirginim aslında, Ya başkasını seversem? İnan o zaman seni hayatım boyunca affetmem!!!
Özdemir Asaf
Özdemir Asaf
Bir Çıkmaz Sokakta
Ne kadar dönüp dolaşsam, yine de Hep o çıkmaz sokaktayım çaresiz Bir umut kırıntısı gözlerimde Yürüyorum durmadan, dalgın, sessiz Sokak o sokak, bense ben değilim Sanki bin yıllar geçmiş aradan Boşlukta bir şeyler arıyor elim
Reklam
Aynalar
Yoklukta gözlerimdir Varlıkta perdem benim Bir anlayabilsem bir Bu aynalar nem benim Biter mi nasıl neden Soyunsam kelimeden Seni senden seyreden Hem değilim hem benim Aynalara ayna yar Aynada bir ayna var Dile gelsin aynalar Sen değilsem kim benim...
Serdar Tuncer
Serdar Tuncer
Yaşamı düz bir çizgide tutmak tükenmektir.
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? Bir güz düşünün ki Ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış, böyle bir güzün hüznü hüzün müdür? Başlamanın bir anlamı varsa bitişi göze almak, bitişin bir anlamı varsa başlangıcı olmak değil midir? Yaşamı düz bir çizgide tutmak tükenmektir. Yaşamak zorunda olduğumuz şunca yılı aykırı uçlar arasında gezdirip geçirmedikçe, alışkanlıkların sınırlarını aşmadıkça zaman zaman, yaşamak nasıl yenilik olur tükenmek değil de? Şükrü Erbaş
Sensiz ve Sessiz Fikri Sancılı Gecelerim
Geceler mi uzadı bu karanlık ne Buz tutuyor zihnim… Ağrılı, acılı, sancılı çırpınışlarım ne kadar kanasa da tuz basıyor aklım yarama... çığlıklarımı içime büküyorum
Bir adam çok sevdiği bir kadına şiirler yazıyordu. Sonra kadın ansızın onu terk etti. Adam kadının ardından şiirler yazmaya devam etti. Daha çok yazdı. Ve günün birinde çok ünlü bir şair oldu. Yıllar sonra kadının yaşadığı kente gitti ve büyük bir şiir dinletisi sundu. Dinleti bittiğinde kadın kolunda kocası ile çıkışa geldi ve adama ''merhaba'' dedi. Adam ona sıradan bir insana bakar gibi baktı. Kadın,''beni tanıdın mı '' dedi. Adam, ''hayır tanıyamadım'' dedi. ''Nasıl tanımazsın! Uğruna şiirler yazdığın kadınım ben, seni şair yapan kadın''dedi kadın. Adam kadına baktı ve şöyle dedi: ''Keramet sende olsaydı, kolundaki adam da şair olurdu.. Pablo Neruda
Reklam
Fakir Baykurt
Köy Enstitüsü mezunu eğitimci Fakir Baykurt, evlerinin önünde açılan yeni kahvede çay içmek ister. Anası çayı söyler ama ağzı yanan Fakir Baykurt bardağı yere atar. İşte sonrası... 1929'da Burdur'da doğan asıl adı Tahir olan Fakir Baykurt'un çayla tanışması ve anasıyla öğretmenlik konusundaki diyaloğu çarpıcı... 1948'de
Eskisi kadar özlemiyorum seni, Ve ağlamıyorum olduk olmadık zamanlarda.. Adının geçtiği cümlelerde, gözlerim dolmuyor.. Yokluğunun takvimini tutmuyorum artık. Biraz yorgunum.. Biraz kırgın.. Biraz da kirletti sensizlik beni! Nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama “İyiyimler” yamaladım dilime. Tedirginim aslında, seni unutuyor olmak, Hafızamı milyon kez zorlamama rağmen yüzünü hatırlayamamak korkutuyor beni.. Gel diye beklemiyorum artık, Hatta istemiyorum gelmeni.. Nasıl olduğun konusunda ufacık bir merak yok içimde. Arasıra geliyorsun aklıma, banane diyorum Benim derdim yeter bana banane! Alıştım mı yokluğuna? Vaz mı geçiyorum, varlığından? Tedirginim aslında, Ya başkasını seversem? İnan o zaman seni hayatım boyunca affetmem.. Özdemir Asaf
Şiir severler burda mı? :)
Bir DNA'yı taşıyordur belki de şiir. İnsanın her devirde var olan temel sorunlarını. Sorunun çözülmediği, aşılmadığı zamanlarda böyle güçlü olmaya da devam edecek. İletişim çağı, içerik filan dedik ya, işte onların hepsinin nasıl anlık ve yüzeysel, nasıl boş olduğunu anlatıyor bize bu. Oysa şiir unutmaz, taşır durur hep.
.. uzun yıllardan sonra sana bir daha rastlarsam seni nasıl selamlamalıyım susarak mı , ağlayarak mı ? ... * Lord Byron 🥲 ❤️‍🩹 ☘️
Reklam
ATEŞ Mİ ÜSTÜN TOPRAK MI?
Muhammed Emin Toprak
Muhammed Emin Toprak
İnanan cinlerin komutanıydı Kâfir cinlere karşı çok savaştı Meleklere hoca diye atandı Azazil'di onun önceki adı Melekler onun yanına geldiler Birimiz lanetlenecek dediler Levhimahfuzda okuduk dediler
İŞTE ORASI BİR YERDE
Bir ses vardı, Ufak bir gürültü bayağı bir neşe. Saatlerce bakıp geçerdi, Kolunda saati, Bir nefes vardı işte orada. Bazen sinirleniyorum, Hiç bir şey ellemeden.
SEVMEK CADDESİ SAKİNLERİ
Anladım, kabullendim kalbim susmaz, Biraz göçmen havasında, Biraz ateş pahası sıcakta. Hiç bir hâlim ve kudretim kalmadan, Mecalim kalmayana kadar alıştım bu aşka. Velev ki Allah göstermesin olmasın karşılığı, Bende uzanır gökyüzüne bakarım. Yanımda ki teyzelere desem mi her şeyi? Belki kalbimi okurlar sükutluğumda nefesimde, Aşkın erbabları tam yanımda. Havada sıcak mı sıcak, Kim yine benim kadar aşık oldu anlamam. Birkaç sokak aşağıda ki sahilde, Nasıl kavuşmuştur kim bilir aşıklar, Şimdi bende güzel bir his hissettim. Bir şarkı tutuyor gönlümü albatros duraklarında, Gökyüzünün kuşlarıyla doğaya bir merhaba. Bana en güzel aşkı anlatsınlar, Çünkü ben sussam kalbim susmaz, Bana şu hâli bir güzel anlatsınlar. AYKUT BARIŞ ÇELİK
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.