Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nadide

Nadide
@nddKPL
İnstagram: nddkpl94_2world
Gariptir, bazen, hedefini şaşıran bir darbe, hedefini bulandan daha çok yaralayıcı olabiliyor.
Reklam
Çok acı...
Şimdi görüyorum ki, Norma bizim bahçemizde çiçek gibi açtığında, ben yabani bir ot olmuştum. Sadece kimsenin beni görmediği köşelerde ve karanlık yerlerde yaşamama izin verilecekti.
Sayfa 179Kitabı okudu
Algernon gibi ben de, etrafımda ördükleri kafesin içinde sıkışıp kalmıştım.
Sayfa 172Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Aslında "Dönüşüm' ün yazarı (Franz Kafka), olacakları herkesten önce tahmin etmişti: İnsanların bir gece içinde canavar yaratıklara dönüşebileceğini görmüştü.
Sayfa 111Kitabı okudu
Korkunu çiğner yutarsın. Ve devam edersin. Cesur insanlar kendi korkularından beslenirler.
Reklam
Kitapla birlikte çok ağlayacağım...
Süslü rugan ayakkabılarıyla ufak, telaşlı adımlar atarak savaşın dev pençesinden kaçıyordu. Çocukluktan çıktığı günün, adetini ilk gördüğü değil de o gün olduğunu fark etti kederle zira eski hayalet hikayelerinden, iskeletlerden korkmayı bırakmış ve insanlardan korkmaya başlamıştı.
Naziler kaç okul kapatırsa kapatsınlar, kim bir köşede bir şeyler anlatmak için durursa ve çocuklar da dinlemek için onun etrafını sararsa orada bir okul kurulmuş demektir.
Aylaklık
Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder; çünkü her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.
Ün
Yaptığı iyiliği başkaları duysun diye, kendisine daha fazla değer verilsin diye yapan, doğruluğu dillerde dolaşmak şartıyla doğru olan adamdan hayır gelmez.
Dırdırcılar
Mızmız, dırdırcı insanları hiç sevmem; bu adamlar yaşamanın sevinçlerine yan çizer, dertlere can atar, dertlerle kaynaşırlar; sinekler gibi, cilalı, pırıl pırıl yerlerde tutunamaz, pürtüklü, pürüzlü yerlere abanır, oralarda rahat ederler ya da sülükler gibi kara içer, kanla beslenirler.
Reklam
Niçin başka güneş başka toprak ararsın? Yurdundan kaçmakla kendinden kaçar mısın?
insanlığımı yitirdim. artık ben, asla bir insan değildim.
Sayfa 103Kitabı okudu
Zayıf insanlar mutluluktan bile korkar. İplikle bile yaralanırlar. Bazen mutluluk da insanları yaralayabilir.
Şaklabanlık sayesinde ince bir çizgi ile insanlarla bağımı koruyabildim. Dış dünyaya durmaksızın gülümseyen yüzümü gösterirken, iç dünyam ölüydü. İşte bu, bin derdi tek bir saç teliyle taşımak gibi, yağa ter karıştırmak gibi bir çabaydı.
Bu gün 30 yaşına gelmeden aslında bir yaşlı olduğumu öğrendim.
Insanların yüzyıldan fazla yaşamama nedeninin buna uygun olmamaları olduğunu anlamıştım. Yani psikolojik olarak. sanki TÜKENİYORDUNUZ. geriye devam etmenizi sağlayamaya yetecek kadar bir benlik kalmıyordu. Kendi düşüncelerinizden sıkılıyordunuz. hayatın kendini tekrarlayışından. bir süre sonra görmediğiniz hiçbir gülücük, bir jest kalmıyordu. dünya üzerindeki her değişiklik önceki değişiklikleri hatırlatıyordu. haberler haber olmaktan çıkıyordu. "haber" sözcüğü komik gelmeye başlıyordu. Her şey bir döngüydü. yavaşça dönerek geçmişe giden bir döngü. defalarca tekrar tekrar aynı hataları yapmaya devam eden insanlara duyduğunuz hoşgörü azalmaya başlıyordu. bir zamanlar nakaratını çok sevdiğiniz ama artık her duyduğunuzda kulaklarınızı parçalamak İstediğiniz bir şarkıyı sonsuza kadar dinlemek gibi bir şeydi bu.