Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
240 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Herkese Merhaba.... Bu gün sizlere Kore'deki Ayak İzleri kitabı ile geldim. Her zaman söylediğim gibi naif olan eserlerin yeri bende ayrıdır. Kitabın içerisinde altı çizilecek birçok cümle vardı . Anlatılan aşk hikayesi kadar dostluk hikayesi de beni derinden etkiledi. Gerek konusu gerekse yazarın kalemi ile ortaya çok güzel bir kurgu çıkmış . Okurken gözyaşlarımı tutamadığım bu eseri hepinize tavsiye ediyorum. Gelelim konusuna; ''Julide hayata gözlerini açarken annesini kaybetmiş genç yaşında da akciğer kanserine yakalanmıştır. Hayata olan inancı sayesinde akciğer kanserini yenmiş yıllarca tek hayali olan Kore için para biriktirmeye başlamıştır. Yaşadığı her zorlukta yanında olan kız kardeşi gibi gördüğü Hayat ile Kore'ye gitmek için sabırsızlanmaktadır. Gereken parayı biriktirdiğinde babası ve abisinden ayrılmak ne kadar zor gelsede on iki günlük bir Kore tatiline gitmek için artık hazırdır. Kore'ye gittiğinde ise hiç beklemediği ağrılar ile baş başa kalır. Sizce Julide neler yaşayacak ? Bu ağrıların sebebi ne? Kore'de onu neler bekliyor? Peki ya Aşk? Öğrenmek isteyenlere keyifli okumalar dilerim.
Kore’deki Ayak İzleri
Kore’deki Ayak İzleriMehmet Arslan (Fenomen) · Dokuz Yayınları · 2020339 okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
Stefan Zweig ‘ a sevgim her okuduğum kitabında kat kat artıyor , her okuduğumda onunla düşüncelerimiz bakımından ne kadar benzediğimi düşünüyorum ( umarım sonumuz aynı olmaz ) . Bu kitapta da iki hikaye mevcut . İlki savaştan bir şekilde kaçıp harap halde hiç tanımadığı bir ülkenin kıyısına hiçbir şeyi olmadan vuran Boris hakkında ; Boris’in hikayesi size birçok şeyi sorgulatıyor bu hikaye aynı zamanda Leman Gölü Kıyısındaki Olay olarak da geçiyor , psikolojik çözümlemelerde bence bir üstat Zweig , bu kitapta da insanların birbirini , bir yabancı üzerinden sorgulamasıyla çözümleme yapılmış . İkinci hikaye Sahaf Mendel ise bir yolculuk sonrası ya da ziyaret ( tam hatırlamıyorum :( esnasında dinlenmek için giren bir adamın bu cafeyi bir yerlerden anımsamasıyla ortaya çıkan acıklı ve güzel bir dostluk hikayesi okuyorsunuz ;Sahaf Mendel ‘in Hikayesini .Bu hikayede yine insanların açgözlülükleri ve kibirleri arasında çarklara sıkışmış ve bunlardan nasibini en ağır şekide almış zavallı , yaşlı Mendel ...
Kaçak ve Sahaf Mendel
Kaçak ve Sahaf MendelStefan Zweig · Mavi Çatı Yayınları · 20203,122 okunma
Reklam
400 syf.
7/10 puan verdi
Bu kitabı bitirmem dile kolay 23 günümü aldı. Ken Kesey ile tanışma kitabımın bu kadar uzun sürmesini istemezdim. Fakat pandemi sürecinin getirdiği bir bıkkınlık var üzerimde. Hiçbir şey yapmak istemiyorum ve hiçbir şeye hevesim yok. Umarım bu durum çok uzun sürmez. Kısaca gündemimden bahsettikten sonra kitaba geçebiliriz; Çok sevdiğim bir
Guguk Kuşu
Guguk KuşuKen Kesey · Nemesis Kitap Yayınevi · 20181,621 okunma
396 syf.
7/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
#okudumbitti Harry Potter ve Azkaban Tutsağı • • “Şey,çay yapayım mı?,” dedi Ron. “Birisi üzüldü mü annem hep öyle yapar. • • Serinin en durgun kitabı bu mudur diye sorsam ne tepki alırım? Yine çok severek okudum. Olaylar artık durulmayacak heyecan kavga gürültü derken son 100 sayfaya kadar olayları çok tekdüze ve sakinlikle okuduk gibi hissediyorum. Fakat son 100 sayfayı deli bir heyecanla okudum! Ben daha önce,biraz daha çocukken okumadığım için üzülüyor ama yine de okuyor olmanın keyfiyle gülümsüyorum okurken. Hogwarts’ta okumak,büyücüler,cadılar,ruh emiciler,kötüler,iyi olduğunu düşündüklerimiz,vampiler! Böyle bir dünyayı hayal gücünüzün önüne bu kadar kolay serilmesi eminim sizin de içinizi huzurla dolduruyordur. Dili o kadar akıcı ki,dediğim gibi ne kadar olaylar bir süre sıkıcı bir sakinlikte yaşansa da kendini hiç elden düşürtmeden okutuyor. Hepsinin yanında çok güzel bir dostluk okuduğumu düşünüyorum. Her şeye rağmen denebilecek bir dostluk. Ve bu seri biterken beni ağlatabilecek bir şey. Çok hızlı ve çok keyifli bir şekilde okumaya devam ediyorum! E peki siz? • • Sanıyor musun ki sevdiklerimiz ölünce bizi gerçekten de terk ederler? Zora düştüğümüzde onları her zamankinden de berrak bir şekilde hatırlamadığımızı mı sanıyorsun? Baban senin içinde yaşıyor Harry ve ona ihtiyacın olduğu zamanlarda kendini açıkça gösteriyor. • #harrypotter#kitapyorumu#kitapalıntısı#harrypotterveazkabantutsağı
Harry Potter ve Azkaban Tutsağı
Harry Potter ve Azkaban TutsağıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları Yayınları · 202234,4bin okunma
148 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
TEK MUTLULUK DİRENMEK: YAŞLI ADAM ve DENİZ
Hiç unutmuyorum. Yatılı okula yeni gelmiştim. Ailemden ayrılmak çok zordu. Zaman bir türlü geçmek bilmiyordu. Akşam olup yatakhaneye çıkınca yatağıma yatıyor, gizli gizli ağlıyordum. O sıralarda yatılı olduğumu unutturacak şeyler de oluyordu okulda. Bizim yatakhanede görme engelli bir abla vardı. Kıvır kıvır, kömür gibi saçları olan bu ablanın
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202332,3bin okunma
Haydi Abbas şiirinin hikâyesi-Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı askerliğini yedek subay olarak yapmak üzere birliğine gider.O yıllarda yedek subay sayısı az olduğundan her yedek subaya emir eri verilmektedir. Birliğine gittiğinde bölük yazıcısından künye defterini ister. Sırayla isimlere bakmaktadır bir isim dikkatini çeker. Abbas oğlu Abbas. Sakat çolak eli yüzünden çürüğe ayrılmış biridir Abbas.
Reklam
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Rüya, kocası Cenk, oğlu Mert ile güzel mutlu bir aileye, evliliğe sahipti. Ta ki mailine gelen o e-postaya kadar... Uykusuz gecelerinin, yaşayacağı kabus dolu günlerin başlangıcı olan bu e-posta, o güne kadar inandığı her şeyi derinden sarsacak, benliğini ve hayatını parçalayacaktı. ~ Kitaba dair birçok paylaşım da kimi Cenk'e kızgındı kimi
Günden Geceye
Günden GeceyeElif Pınar Acar · Alıç Yayınları · 201990 okunma
Beşinci Mektup
Ayrılık diye bir şey yok. Bu bizim yalanımız. Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var. Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun? Güneş çoktan doğdu. Uyanmış olmalısın. Saçlarını tararken beni hatırladın, değil mi?
1916 senesinde 19 yaşında genç bir delikanlı Erenköy’de yürümektedir. Talimgah denilen yerde bir kalabalık fark eder. Kalabalığa yanaştıkça bir müzisyenin enstrümanından yükselen melodiyi duyumsar. Yaklaşır. Delikanlı, enstrümandan yükselen tınıya gözlerini kapatarak huşu içinde bir süre zevkle dinleyerek eşlik eder. Gözlerini açıp da kalabalığın
432 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
"Her insan gerçeğin ne kadarına dayanabileceğini seçmeli." "Yanındaki sandelyede oturan Nietzsche, gözlüğünü çıkardı, yüzünü mendiline gömüp hıçkırıklara boğuldu." Syf. 365 Sürekli güçten, amor fati'den bahseden adam ağlıyor, doktordan yardım istiyor, bu bir şaka değil. Irvin D. Yalom'un müthiş kurgusu sayesinde. Ama gerçekten
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,7bin okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.