İçimde hiç bir şey yok benim. Evrenin herhangi bir noktasında tesadüfen açılmış bir delik gibiyim. Ruhumdan kötü kokular yayılıyor. Nedendir bilmem ama bütün çingenelerin ruhu bir türlü temizlenmek bilmeyen, ıslak, yırtık, çamurlu bir eteğe benziyor. Temizlemeye çalıştıkça daha da beter kokular salıyor. Çünkü şu dünyadaki hiçbir şey bir çingenenin yalnızlığı kadar kötü kokmuyor.
Tüm hayatımı gece yarısı telefonlarından korkarak geçirdim. Nedendir bilmem ama hep ebeveynimin, en azından ikisinden birinin acı haberini böyle zamansız bir komünikasyon faciasıyla alacağıma dair paranoyakça bir his besledim.