Demiş Netflix’in başkanı Hastings
“Netflix dizilerinden biri sizde bağımlılık yaptığında, geç saatlere kadar oturuyorsunuz.. kâr marjında uykuyla rekabet halindeyiz. Yani büyük bir zaman dilimiyle.”
Baba ile oğul, anne ile kız, bir çocuk ile diğeri arasındaki rekabet genel bir insan fenomeni değil kültürel olarak koşullanmış uyaranlara verilen tepkidir. Oedipus kompleksi kavramında ve diğer hipotezlerinde ifade edildiği gibi ailedeki rekabetin rolünü görmesi, Freud'un büyük başarılarından biridir hala.
Sayfa 189 - Sel Yayıncılık 8.Baskı Türkçesi: Başak Kıcır
Haset 2 kişi arasında, Kıskançlık 3 kişi arasında...
"Haset iki kişi arasındaki ilişkide olusur. Anne ile kurulan birincil ilişkideki yıkıcılık ve hayranlığın eşleştiği derin düzeneklere bağlıdır. Yansıtmalı özdeşleşim gibi psikotik düzenekler de iş başındadır.
Kıskançlık bunlardan ayrılır çünkü kıskançlık üç kişinin olduğu nevrotik bir ilişkide oluşur. Rekabet söz konusudur. Sıklıkla dölsellikle (genital) ilgili ve Oidipal sorunsalla bağlantılıdır."
-Psikanaliz Defterleri 7, Kıskançlık ve Haset, YKY, syf: 67
Sayfa 67Kitabı okuyor
Nevrotik insanın bu korkusu, başkalarının, beslediği amansız hırsı bildikleri için, uğrayacağı bir başarısızlığa oh çekecekleri yolundaki bir kaygı tarafından büyük ölçüde yoğunlaştırılabilir. Başarısızlıktan çok daha fazla korktuğu şey, rekabet ettiğini, başarıyı gerçekten istediğini ve buna ulaşmak için çaba harcadığını şu ya da bu yoldan gösterdikten sonra başarısızlığa uğramaktır. Basit bir başarısızlığın bağışlanabileceğini, hatta düşmanlıktan çok sempati yaratabileceğini, ama bir kez başarıya yönelik bir ilgi sergiledikten sonra, herhangi bir zayıflık ya da başarısızlık belirtisi gösterdiği an onu ezmek için hazır bekleyen bir işkenceci düşmanlar ordusunun çevresini saracağına inanır.
Sayfa 157 - Ekin YayıneviKitabı okudu
Temel motivasyon, Darvinci bir rekabet ortamında ayakta kalmaktır.
Rekabet yalnızca sermaye sahipleri arasındaki tekel elde etme savaşlarında yaşanmaz. Kapitalizmin ve sermayenin kurnazlığı, kendi bağlamındaki rekabet re?imini, üstelik de yaşama pozitif değer katan bir olgu gibi, işçiler-arası ilişkilere de dayatabilmiş olmasıdır.
Nevrotik kişilik
Bencillik, kıskançlık, dedikodu, rekabet, takdir edilme arzusu vb. derinlerdeki aşağılık hissini saklamak için kullandığı araçlardır.
Sayfa 146Kitabı okudu
Kültürümüzde mevki ve servet mirası elbette belli bir rol oynar. Ne var ki gücü, saygınlığı ve serveti birey kendi çabalarıyla kazanmak zorundaysa, diğer bireylerle rekabetçi bir mücadeleye girmeye itilir. Rekabet, ekonomik merkezinden taşarak diğer bütün etkinliklere yayılır ve sevgiye, toplumsal ilişkilere ve oyuna sızar. Bu nedenle rekabet, kültürümüzde yaşayan herkes için bir sorundur ve bunun nevrotik çatışkıların şaşmaz bir merkezi olduğunu bulmak bizi pek şaşırtmaz.
Sayfa 140 - Ekin YayıneviKitabı okudu
Eğer bir toplumda bireyci rekabetçi bir ruh ağır basıyorsa, bu erkeklere ve kadınlara ait yaşam alanları kesin olarak birbirinden ayrılmış olmadığı sürece, cinslerarası ilişkilerde mutlaka zedeleyecektir. Ne var ki yıkıcı yapısından ötürü nevrotik rekabet, ortalama rekabetten çok daha büyük yıkımlar yaratacaktır.
Sayfa 147 - Ekin YayıneviKitabı okudu
"Nevrotik rekabet ve bağlılık girdabına girmeyen ve "aşk" ya da hırsın kolayca baştan çıkaramadığı kişiler en fazla bütünlüğe sahiptir."
Sayfa 129
“Şayet muktedir bir kadın, insan olarak enerjisini ve becerisini anlamlı bir uğraş için kullanmazsa( bu da illa rekabet demektir zira toplumumuzun her ciddi uğraşında rekabet vardır) nevrotik belirtiler, verimsiz egzersizler ya da yıkıcı ‘aşk’ ile enerjisini boşa harcayacaktır.
Sayfa 52
Bireyler arasındaki olası düşmanca gerilim, sürekli bir korkuya neden olabilir başkalarının kendisine düşmanlık duygularıyla misilleme yapacaklarından duyulan korku. Nor mal bireylerdeki bir diğer önemli korku da kaynağı, başarısızlık olasılığıdır. Başarısızlık korkusu mantıklı bir korkudur, çünkü genelde başarısız olma olasılığı başarılı olma olasılığından yüksektir ve rekabet içindeki bir toplumda başarısızlıklar büyük düş kırıklıklarına neden olurlar. Başarısızlıklar yalnızca ekonomik güvensizligi değil, saygınlığın yitirilmesi ve her tür duygusal düş kırıklığını da ifade ederler.
Nevrotik rekabet ve bağlılık girdabına girmeyen ve "aşk" ya da hırsın kolayca baştan çıkaramadığı kişiler en fazla bütünlüğe sahiptir. Ayrıca, hayata seyirci kalışları çoğu zaman yargılarında da bir hayli nesnel olmalarını sağlar. Bununla beraber, her mesefeli kişi de belirli bir tavır alamaz. Kişi bir fikre itiraz etmek ya da o fikre kendini adamaktan o kadar nefret edebilir ki kendi zihninde bile bir görüşü benimseyip savunamaz; böyle bir durumda ya meseleyi içinden çıkılmaz hale getirir ya da en iyi ihtimalle, kendi kanısı olmadan iyi ve kötüyü, doğru ve yanlışı kaydeder.
_Bir yere ait olma isteği aslında özgürlükten kaçıştır. İnsanlar aniden özgürleştiğinde derhal yeniden kendilerini esir edecek liderler seçerler. İnsanoğlu özgürce kararlar vermek istemez. Sürüye tabi olmayı, bir yerlere sığınmayı tercih eder. Özgürlüğün sorumluluğunu cesaret ister. Diğerlerine benzemez ise çevresine uyum sağlayamayacak ve
Kendini suçlayarak suçlanmaktan ve başkalarını suçlamaktan kaçınır, hasta ya da bilmez görünerek sistemlerden kaçınır, kendini küçümseyerek rekabet tehlikesinden kaçınır; fakat bu suretle kendisinde yol açtığı acı aynı zamanda bir savunmadır.