Köklerimiz bizi anlık olarak 0'a çeken değerlerimizdir.
Düşünün ki çok mutlusunuz. Ama mutluluğunuz azalmaya başlıyor. Bu demek oluyor ki mutluluğunuz azalan bir fonksiyonu temsil ediyor. Mutluluğun hissetmemeye başlayıp mutsuzluğa itildiğiniz noktada kök değiştirmiş oluyorsunuz. İşte sizi mutluluk noktasından mutsuzluğa çeken ve o an 0 yapan değer köktür.
İstediğiniz işe girdiniz. Mutluluğunuz çok fazla, ancak gün geçtikçe patronunuz yüzünden bu mutluluğunuz azalmaya başlıyor ve en sonunda yediğiniz bir azar yüzünden bütün mutluluğunuzun kursağınızda kalıyor. Bu son azar sizin fonksiyonunuzun köküdür. Artık mutluluktan ziyade patron baskısından ve son gün yediğiniz fırçadan ötürü artık azalan bir fonksiyon biçiminde mutsuzluğa itileceksiniz, ta ki sizi 0'layabilen konveks yeni bir kök bulana kadar...
Mutluluğunuzu azaltan ve sizi mutsuzluğa doğru iten etmenler sizin fonksiyonunuzdaki konkav noktalardır. Konkav noktalarda 2.türev negatiftir, ivme eksidir, fonksiyonun artış hızı da azalır değeri de azalmaya başlar bu noktalar rezalettir.
Peki bizim denklemimizde, bizi 0 yapan değerlerimiz olmasa ne olurdu?
Şimdi resme tıklayın ve bakın.
Evet insan istediği her değere ulaşabilirdi. Bizi 0 yapan noktalar, ulasabileceğimiz noktalar kısıtlıyor. Bu noktalar olmadığı müddetçe tüm reel sayılara hükmedebiliyorsunuz.
Ancak bu noktalar olmadığında ise benlik bütünlüğünüz kayboluyor.
Dibi ucağı gözükemeyen e ve pi'ye bile kendini eşitleyen Hakan ile bile görebilirsiniz bu durumu.