Ruhumun kelimelerini karıştırdı o şarkı,
Yok ettiği ışığın yeniden doğmasına değil de karanlığının içini görmemi belkide görmek için ışığa gerek olmadığını , yıldızıların kaybolmasını, yaşamın değil ölümün güzelliğini ve hatta yokluğun bilgeliğini, olmaz dediğimiz her şeyin gerçekleşmesi gerektiğini, yok olan geçmişi en karanlık geleceği her şeyi karıştırdı; şimdilerde karışan her şeyi bir bir saklamalı , tüm zıtlıklar toplandı ve okumaktan aciz olduğumuz sırları haykırmak peşinde, noktalar virgüller doğrular yanlışlar savaşlar barışlar yoksa şimdi de olric mi diyeceğim Zeynep sen misin bu yoksa Turgut mu derken güneş doğdu gözlerini yumdu çabalamak için çok geç duymak için erkendi
vazgeçmekten bile vazgeçmek. burası başka bir çizgi artık noktalar ve virgüller yok. işin tuhafı çizgilerde yok tek bir çizgi var. düzgün, sakin, huzurlu. mutlu olmasına gerek yok çünkü bu bir cizgi anlıyorsun değil mi?
Sâmiha Ayverdi'nin diğer romanlarında olduğu gibi bu romanında da tasavvufî aşk işlenmiş. Yazarın kaleminden çıkan ilk kitabı. Kitabın bir kısmını başka bir yazar yazmış fakat ömrü yetmemiş ve Sâmiha Ayverdi'den devam ettirmesini istemişler. Kitap basılmamış, PDF şeklinde internette bulunuyor. Yazarın kitabı yayınlatmamasının sebebi ise
Uşaklıgil’in “En çok beğendiğim romanım” diye tasvir ettiği, kendi dönemine ait edebiyat alanındaki yenilikçi fikirleriyle, o dönemdeki Serveti- Fünun topluluğunu temsil eden Ahmet Celil karakteri ile karşımıza çıkıyor. Türk romancılığında da yeni bir çığır açan, ilgi gören, her dönemde okuyucuyu etkileyen mükemmel bir eserdir.
Mai ve siyah;
Okumalıyım sanırım hem de çok okumalıyım yazmak için okumalıyım unutmak için tekrar sevmek için ama okumalıyım işte nasıl olur ki! nasıl saatlerce kaybolabilirim sayfaların arasında okumak bana göre değil ben yazmalıyım diyordum kendime isteyen okur umrumda mı! ben yazmalıyım sadece ama kavgalıydım kelimelerle ve imlalarla kelimeler tek başına cümle olma peşinde ünlemler susarken noktalar bağırıyordu içimde virgüller birer kadın gibi hayatımın en olmaz yerinde bölüyordu uykumu olmuyordu işte soru işaretleri bütün ilham kuşlarını kaçırdı olmadık yerde, ben okuyamıyorum sayın yargıç en azından kendim olarak okuyamıyorum yazsam olmaz mıydı bilirim şöyle uzunca yazamam yazsamda kimse okumaz okumasınlarda zaten kitapları bitirmekle meşgul insanların uzun cümlelere dayanamadığını hiç olmazsa kendimden bilirim onların ne suçu var 40 yılın başı iki kelime yanyana gelmiş ondada araya virgül koyduk hahaha sayın yargıç bu olmadı işte bu hiç olmadı...
Hikaye Türk okuru için ne anlam ifade ediyor? Virginia Wolf ve Stefan Zweig'ı ne çok okuyoruz. Sabahattin Ali hâkezâ. "Hayatımız roman", hikâyelerimize dair bir deyiş. "O değil de" diye sözü ortasından koparaşlarımız hâkeza.
Hikayede şiirin yeri nedir? Şiirsiz hikâye olur mu? Ali Ural, Nazan Bekiroğlu... Sıtmalı kesik
Bir Anadolu Komünisti Terzi Fikri / Kazım Tolga Gürel
Bu sene Tüyap kitap fuarına gitmemi dürtükleyen en önemli etken Kazım hocanın kendisi ve yazmış olduğu kitaptı. Üniversite yıllarından yazmış olduğu makaleleri okuduğumdan ve diğer kitabını da inceleme fırsatı bulduğumdan, bu kitabı biraz merakla bekliyordum.
Kazım hocayı görüp, kitabı da