"Evet, inancıma göre, müslüman, inanmış kişi, daima çağdaş olmalı. Ama neyle çağdaş olmalı? Başkalarıyla çağdaş olmak değil, burada kasdettiğimiz çağdaşlık. Kendi kendisiyle çağdaş olmalı. İdeal İslâmla çağdaş olmaya çalışmalı sürekli olarak."
Sayfa 29 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Nerede bir can ölse, oralı olur yüreğim.
Olmalı zaten.
Olmazsa insan olmaz yüreğim.
Ahmed Arif
Öldürmek için silah, hançer mi olmalı? Saçlar bağ, gözler silah, gülüş kurşun olamaz mı?
Sayfa 21 - Prof kitapKitabı okuyor
Fakir olmak ayıp değil’ demişti.
‘İnsanın gönlü zengin olmalı!’
Her sabah, yeniden kanatmamız
gereken bir yara bu. Harlatmamız gereken bir ateş, yakıp kavursun diye içimizi. Ve her gece uykularımıza saplanan bir hançer olmalı Gazze.
Yakmalı Canımızı...
Gökhan Özcan
Sarah gözlerini benden ayırmadan eline biraz tuz koydu ve ardından yavaşça, ah, fazlasıyla yavaşça ve dilinin tamamıyla tuzu yaladı. Bardağının kenarını o güzel dudak- larına götürerek tek bir harekette gözünü dahi kırpmadan tüm duble shot'ı kafasına dikti. Başını geri kaldırdığında usulca dudaklarını yaladı ve gözleri bana sabitlenmiş halde o ukala bakışlarından birini atarak sırıttı.
Lanet olsun. Yine sertleşmiştim. Onu daha önce shot atarken hiç görmemiştim. Tekilayı içişi çok seksiydi. Baştan aşağı cinsellik kokuyordu. Şu an o tekilanın yerinde olabilmek için her şeyimi verirdim. Ya da bardağın kenarı. Ya da hayır bekle. Tuz. Evet, kesinlikle tuz.
Boş bardağı sehpanın üzerine koydu ve ellerini ba- şının arkasına koyarak koltukta arkasına yaslandı. Bu ke- sinlikle bir alfa erkeği hareketiydi. Kahrolası yöneticilerin otoritelerini ortaya koydukları toplantıları esnasında yapa- cağı türden bir hareket. Ve bu beni tahrik etmeye yetmişti. Gözlerini benden ayırmıyordu.
Ateşli bakışlarına karşılık verdim. Dudağının kenarı seğirmişti. Ah evet, o da şu an benim gibi hissediyordu.
"Josh ne zaman burada olur?" diye sordu Kat bir kez daha varlığıyla beni rahatsız ederek.
"Yaklaşık üç saat içinde," dedim saatime bakarak. "Uçağı yeni kalkmış olmalı."
Sarah iç çekti. Lazer ışını gibi gözleriyle bana delici bakışlar atıyordu. Kat'le konuşurken bile gözlerindeki ifa- dede bir değişiklik olmadı. "Yorgun musun, Kat?"
Bedenimde bir elektriklenme oldu. Şu an Sarah'ın yüzündeki ifadenin hayal gücümün bir ürünü olmasına imkân yoktu.
Sayfa 13
Her sabah, yeniden kanatmamız
gereken bir yara bu. Harlatmamız gereken bir ateş, yakıp kavursun diye içimizi. Ve her gece uykularımıza saplanan bir hançer olmalı Gazze.
Yakmalı Canımızı...
#RafahOnFire 🇵🇸
Bar Habreus ‘un anlattığına göre büyük Selçuklu devletinin kurucusu Selçuk’un babası Tukak, hazar kağanının ordusunda komutandır. Onun ölümünden sonra, hanedanın kurucusu olan Selçuk, Kağan’ın sarayında büyütülmüştür. İbn-i al adim in Halep tarihi adlı eseri, bize gene Selçuk’un babasının Hazar Türklerinin önde gelenlerinden biri olduğunu söylemektedir. İbni hassul adlı tarihçi ise, Selçuk’un kılıcını çekip Hazar kanununa vurduğunu ve elindeki kamçııyla onu dövdüğünü anlatmaktadır.
Böylelikle Hazarlarla Selçuk sülalesinin kurucuları arasında yakın ilişkiler olduğu , sonradan bu yakınlığın bozulduğu belli olmaktadır. Bunun nedeni belki de Selçukluların İslam dinini kabul etmesidir. Oysa bu sırada Kumanlar ve öteki Oğuz boyları putperest kalmışlardır. Ne olursa olsun, uzaklaşmadan sonra bile Hazar etkisi bir zaman sürmüş olmalı ki, Selçuk’un dörttoğlu’ndan biri ancak Yahudilere özgü bir ad olan İsrail adını taşımaktadır. Torunlarından biri ise Davuttur ( David). Bu adların, önde gelen Oğuz aileleri ile hazarlar arasındaki ilişkinin sonucu olduğu düşünülebilir. Yahudi adlarının Oğuzların bir başka kolu olan kumanda da kullanıldığını söylemek yerinde olur.
Sayfa 164Kitabı okuyor
