Kuss bin Sâide, İyâd kabîlesinin reisi olup Îsâ -aleyhisselâm-’ın dîninde, muvahhid ve şâir bir insandı. Onun, Ukâz Panayırı’nda, aralarında Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in de bulunduğu bir cemaate yaptığı ve bi’set-i Nebî’den bah­seden şu meşhur hitâbesi pek ibretli ve hikmetlidir: “Ey insanlar! Geliniz, dinleyiniz,
İnsanı hayatta en çok alakadar etmesi gereken en büyük gerçek de ölüm hadisesidir. O muhteşem veda anı insan için ne büyük bir ibret tablosudur. Ölümü bilen, fani lezzetlere; ahiret yolcusu olduğunu bilende dünya misafirhanesinde ki oyuncaklara aldanmaz, onlarla oyalanıp vakit kaybetmez.
Sayfa 294 - TakdimKitabı okudu
Reklam
“Ey insanlar! Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz!.. İbret alınız!.. Yaşayan ölür, ölen fenâ bulur... Olacak neyse olur. Yağmur yağar, otlar biter; çocuklar doğar, annelerinin ve babalarının yerini alır. Derken hepsi silinir gider. Olayların ardı arkası kesilmez. Hepsi birbirini kovalar. Dikkat edin, söylediklerime kulak verin! Gökten haber var;
Sayfa 124
Kuss bin Sâide
Ey İyad halkı! Hani ya babalar, dedeler, atalar? Nerede soy, sop? Hani hastalar ve ziyaretçileri? Hani o süslü saraylar ve mermer binalar yükselten Ad ve Semud kavimleri? Hani ya, dünya varlığından gururlanıp da kavmine ‘Ben sizin en büyük Rabbiniz değil miyim?’ diyen Firavun Nemrut? Onlar zenginlikçe, kuvvet ve kudretçe sizden daha üstündüler. Ne oldular? Bu yer onları değirmeninde öğüttü, toz etti, dağıttı. Kemikleri bile çürüyüp dağıldı. Evleri yıkılıp ıssız kaldı Sakın onlar gibi gaflete düşmeyin, onların yolundan gitmeyin. Her şey fanidir, baki olan ancak Allah’tır. Ki O birdir, şeriki ve naziri yoktur! İbadet edilecek ancak O’dur. Doğmamış ve doğurmamıştır. Evvel gelip geçenlerde bize ibret alacak şey çoktur. Ölüm bir ırmaktır. Girecek yerleri çok ama çıkacak yeri yoktur. Büyük küçük hep göçüp gidiyor. Vadesi dolan bir saniye beklemiyor. Giden geri gelmiyor.
“İnsanı hayatta en çok alakadar etmesi gereken en büyük gerçek de, “ölüm” hadisesidir. O muhteşem veda anı, insan için ne büyük bir ibret tablosudur.”
Sayfa 121 - Otto Yayınları
" İnsanlar! Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz! İbret alınız! Yaşayan ölür,ölen fena bulur! Olacak neyse olur. Yağmur yağar, otlar biter; çocuklar doğar, annelerinin ve babalarının yerini alır. Derken, hepsi ölüp gider!Hadiselerin ardı arkası kesilmez; hep birbirini kovalar. Kulak tutunuz, dikkat kesiliniz;gökte haber yerde ibret alınacak şeyler var. Gelen kalmaz, giden gelmez. Acaba vardıkları yerden hoşnut olup da mı kalıyorlar? Yoksa orada kalıp da uykuya mı dalıyorlar? Yemin ederim, yemin ederim ki Allah'ı indinde bir din vardır ki şimdi içinde bulunduğunuz dinden daha sevgilidir! Ve Allah'ın gelecek bir peygamberi vardır ki gelmesi pek yakındır. Gölgesi başınızın üstüne düştü! Ne mutlu o kimseye ki ona iman eder ;o da kendisine hidayet eyler! Yazıklar olsun, ona isyan ve muhalefet edecek bedbahta! Yazıklar olsun, ömürleri gafletle geçen ümmetlere! İnsanlar! Hani ya babalar, dedeler, atalar? Nerede soy sop? Hani o süslü saraylar ve mermer binalar yükselen Ad ve Semud kavimleri? Hani ya dünya varlığından gururlanıp da kavmine, ' Ben sizin en büyük Rabbiniz değil miyim?' diyen Firavun'la Nemrut? Onlar, zenginlikte, kuvvet ve kudrete sizden çok daha üstün idiler. Ne oldular? Bu yer, onları değirmeninde öğüttü, toz etti, dağıttı. Kemikleri bile çürüyüp dağıldı. Evleri bile yıkılıp ıssız oldu. Sakın onlar gibi gaflete düşmeyin, onların yolundan gitmeyin! Her şet fanidir;baki olan ancak Allah'tır. Evvel gelip geçenlerde bize ibret alacak şey çoktur! Ölüm bir ırmaktır. Girecek yerleri fazla, ama çıkacak yeri yoktur! Büyük küçük hep göçüp gidiyor! Giden geri gelmiyor! Kat'i bildim ki herkese olan, size ve bana da olacaktır. "
Sayfa 110 - Kapı yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
94 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.