Etik, ahlak, dürüstlük, samimiyet, arkadaşlık ve sevda, en çok da sevda olsa gerek kitabın konusu.
Evet en çok da sevda ve belki de tamamen sevda uğruna yapılanlar, yapılırken her şeyi ince eleyip sık dokuma uğraşısı gösterilmesi kitabın ana konusu gibi duruyor. Lakin bu sevda çoğumuzun aklına gelen sevda hissi ve eyleminin ilk düşündürdüğü şey değil sanıyorum. Sadakat konusunda düşündürecek kısımları da tam olarak burada anmayı uygun görüyorum. (Anıldı). Yine de her insanın sadakat kavramıyla yaşamayabileceği veya bu kavrama da kendince bir şekil verebileceği aklımızda olsun.
Bir yandan bir an önce bir şeyler olsun isteği duyarken bir yandan da karakterin düşünsel faaliyetlerine, bazen kafasında kurduğu uzun diyaloglara, bazı kısacık anlarda hisleri ile birlikte o anın detaylı betimlemesini uzunca yapmasına katılmaya ve kendimi kaptırmaya gayret ederek sürdürdüğüm yorucu bir okuma oldu. Karakterin zihni ile bütünleşmeyi hayli abartmış olmak ve bunu yaparken de uzun ve iç içe geçmiş cümleler okuyor olmak okumayı zorlaştırsa da hoşuma giden kısımları da daha çok bu cümleler vasıtasıyla benim de zihnimi hayli uğraştırmış olmam oldu. Yazarın diğer kitaplarını da çok merak ediyorum.