Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
480 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın etkisinden günlerce çıkamadım..anlatımında bazen insanı uyuklatan bölümler vardı. Ancak genel olarak karakterleri tanıyıp her adımlarında eşlik etmek son adıma kadar.. Müthiş bir deneyim oldu. Will'in kararı üzerine iş arkadaşlarımla tartışmalar yaptım. Ne olursa olsun sonunu onaylamıyorum. İnsanın gerçekliğe olmasa bile mucizelere umudu kalmalı...
Senden Önce Ben
Senden Önce BenJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 201329,2bin okunma
200 syf.
5/10 puan verdi
Maalesef hiç beğenmedim.Kapağı , tasarımı çok güzel olmuş o konuda yayınevini tebrik ediyorum.Aynı zamanda bu kapağa yazık ettiklerini düşünüyorum.Bizim Türk yazarlar desteklenmeli , ilerlemeli ancak bu kitabı hiç mi hiç beğenmedim.Genelleme yapmıyorum tabi ki.Aynı yayınevinden çıkan bir başka kitap okumuştum geçen yıl "Defne'yi Beklerken".Öyle sarmıştı ki bir solukta okumuştum.Saklambaç da öyledir diye görür görmez aldım. Yazarın dilini beğenmedim.Bir yazarda en nefret ettiğim şey argo kelimelere çok yer vermesidir.Sayın Müge Hanım bunu bolca yapmıştı.Zannediyorum günümüz gençliğini yansıtmak istemişti.Ben onaylamıyorum ve hoşuma da gitmedi doğrusu. Kitapta kız ve dedesi ile ilgili olaylar anlatılıyordu. Aslında tema gerçeklikti.Bilemiyorum gençlik ödülü almış yazarımıza saygısızlık etmek istemem.Tek kitapla sonuca varmak da yakışmaz sonuçta 200 sayfalık bir kitap.Tekrar gözden geçireceğim.
Saklambaç
SaklambaçMüge İplikçi · On8 Kitap · 201322 okunma
Reklam
480 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
aslına bakarsanız ben bu kitabı dram olduğunu farketmeden aldım. ki ben dram okumayı sevmem ama bu kitap gerçekten bazı şeyleri farketmemi sağlayıp beni kendine aşık etmeyi başardı. şükretmeyi bilmemiz lazımmış meğer, kenimi Will'in yerine koyduğum zaman benim ne hale geleceğimi düşündüm. neyse kitaba gelecek olsursak will ve lou'nun arasındaki çekim beni çok etkiledi lou hayat doluyken will bir o kadar depresifti tabii bazen ona da hak verdim kim o halde mutlu olabilirki ? ama kitabın sonunda lou ile geçirdiği onca zaman sonra dignitasa gitmekmekten vazgeçiceğini düşünmüştüm. son ana kadar da umudumu kaybetmedim. lou sırf will'e aşık olduğu için sevgilisi patrick ten ayrıldı ama ben zaten hiç sevmemiştim o karakteri. maalesefki hiç beklemdiğim bir şekilde son buldu kitap. ama herkese okumasını tavsiye edeceğim bir kitap. illaki herkes kendine göre çıkarımlar yapacaktır çünkü yapılmayacak gibi değil. ve şimdi bu incelemeye bakan sayın okur bu kitabı okumalısın. NOT: Kitabu bitirdikten hemen sonra gerçekten dignitas var mı diye bir araştırma yaptım nedense olduğuna inanmak istememiştim ama yinede ben onaylamıyorum bu kurumu....
Senden Önce Ben
Senden Önce BenJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 201329,2bin okunma
Politik açıdan, elbette, fiziksel güzellik kavramını gerçekten onaylamıyorum. Kadın ya da erkek, herhangi bir insanın bir genetik rastlantı ve biraz keyfi, erkekler tarafından tanımlanmış öznel bir 'güzellik' görüşü sonucu ekstra dikkat ya da popülerlik veya saygı kazanması ya da pohpohlanması fikri, bana özünde yanlış ve kabul edilemez geliyordu.
Politik açıdan, elbette, fiziksel güzellik kavramını gerçekten onaylamıyorum. Kadın ya da erkek, herhangi bir insanın bir genetik rastlantı ve biraz keyfi, erkekler tarafından tanımlanmış öznel bir 'güzellik' görüşü sonucu ekstra dikkat ya da popülerlik veya saygı kazanması ya da pohpohlanması fikri, bana özünde yanlış ve kabul edilemez geliyordu.
"Bir insan katil de olsa, terörist de olsa, başka kötü bir şer de yapmış olsa onun içindeki cevherin korunabilmiş olabileceğine, bir yerlerinde durabildiğine, saklanabildiğine inanıyorum. Ona, içindeki bu cevheri çıkarma şansı vermemek gibi bir şıkkı düşünmüyorum. Onaylamıyorum, haklı bulmuyorum ve yaşadıklarının onları o role büründürdüğünü düşünüyorum. En azılı terörist de çocukken sevimliydi, temizdi, dünyaya, insanlara merakla bakan, şekillendirmeye hazır bir durumdu. Belki çocuk yaşta sokağa itildi, radikal bir ailenin çocuğu olarak kamplara gönderildi, sefaletin içinde ailesini kaybeti... Bilemeyiz. Bildiğim, bir şeylerin olduğu, bir şeylerin yaşandığı ve sonunda o noktaya geldiği. Fırsat verilirse herkesin içindeki insanı, çocuğu, sevgiyi ortaya çıkaracağını biliyorum."
Sayfa 156Kitabı okudu
Reklam
Erich Fromm
Çoğu kez aşk olarak belirtilen şey, sevme beceriksizliğini ve sevememeyi gizlemek için kullanılan maskeden başka bir şey değildir. İnsanlar sevmeyi beceremediklerinde en çok aşk maskesini kullanırlar. ‘Kıskanıyorum o yüzden böyle giyinmeni istemiyorum, çok aşığım o yüzden bu davranışını onaylamıyorum.’ gibi cümlelerle aşk maskesi altında sevgiyi tüketirler. Denetimleri altında sevdikleri insanları boğarak, engelleyerek, sevgiye sonsuza dek sahip olma yanılsamasını yaşarlar.
"Evet, katilim ama, suç işlemedim. Sizin gibi ben de yalnızca suçluları öldürürüm," dedim. "Ama o bir prens, bir kahraman. Suçlu değil ki!" "Benim gözümde krallarla prenslerin başarıları, suçtan başka bir şey değildir. Çünkü yaptıklarını onaylamıyorum." "Sen bir suçlusun," dediler. "Annen de suçluydu." "Annem suçlu değildi. Hiçbir kadın suçlu olamaz. Suçlu olmak için erkek olmak gerekir..
Sayfa 149 - metis yayinevi
İyi istiyorum kötü gitsin demek Yaradan'ın adaletini onaylamıyorum demektir.
Kadın Kotası
"Yeni parti örgütlenmesinde diğer siyasi partilerde bulunan "kadın kolları" ismiyle ayrı bir örgütlenmenin yer almayacağını bildirildi. Bu gelişme aklıma yıllar önce yayınlanan diyet gıda ürününe dair bir reklam filmini getirdi. Bazı reklamlar insanın aklında yer edip unutulmaz ya, bu da onlardandı işte. "Tüm "K"lar mı kadınlara karşı" reklamı. Reklamda yer alan "K" lar: Kilo, Karın, Kalça, "Koca". Bunlara ek olarak kir, kaynana vs. gibi birçok örnek eklenebilir, kadınların karşı karşıya olduğu "K"lara. Ancak bugün benim ekleyeceğim "K",  "Kadın Kotası" olacak. Bir kadın olarak ayrımcılığın hiçbir türlüsünü sevmiyor ve onaylamıyorum. Pozitif gibi görünenleri de!" Fatma Çelik (Yeniçağ) yenicaggazetesi.com.tr/mobi/laiklik-ka...
Reklam
"Beni bu akvaryuma kapatmanızın tek nedeni var... Hayır, sizin yaşamınızı onaylamıyorum. Hayır, sizin şeffaf giysili kadınlarınızdan biri olmak istemiyorum. Cumartesi gecesi, bir restorantınızdaki masanızda budala ama bağıran müzikle küçük gülücükler, aptal tebessümlerle baştan çıkartan bir kadın olarak sunulmayı istemiyorum. Ve o mahzun ve göz süzen ve bazen deli, öngörüsüz ve aptal ve çocuksu ve ana ve orospu ve aniden sizin hiç eksik etmediğiniz banal bir fıkraya kibarca gülümsemeye kendimi zorlayan biri olmamalıyım" -Ulrike Meinhof
397 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.