1768-1774 yılları arasında Ruslar, Osmanlı ordularını çok ağır bir yenilgiye uğrattılar. İstanbul'u alıp Sultan'ın iktidarını yıkmalarını, Osmanlı rejiminin kendi gücünden çok, Avrupalı diplomatların işe karışması önleyebildi. Bu durumda bile, savaşa son veren Küçük Kaynarca Anlaşması, gelecek için uğursuz bir belirtiydi. Çünkü bu anlaşma, Çar'ın Osmanlı yönetimindeki Ortodoks Hıristiyanları koruyacağını belirten, ancak bu korumanın nasıl olacağını açıkça ortaya koymayan sözlerle, Rusların Osmanlı içişlerine karışmalarına kapı aralamış oluyordu. Ruslar aynı zamanda, Karadeniz'de sınırsız denizcilik etkinliklerinde bulunabilme ve Boğazlar'dan geçiş hakları elde etmenin yanı sıra, Karadeniz kıyılarında önemli topraklar ele geçirdiler. Böylece Sultan'ın sarayları ve İstanbul, Rus gemilerindeki topların atış menziline girmiş oluyordu.
Sayfa 610Kitabı okudu
Sana bir hikâye anlatayım. Çok güzel bir Yahudi öyküsü.
Genç Sammy Moskowitz kendine bir mobilet alır, ama çok Ortodoks bir gelenek içinde yetiştiği için Ortodoks bir Yahudi’nin mobilete binmesinin yakışık alıp almadığından emin değildir. Sürmeden önce mobilete okuması için kendisine geleneksel bir kutsama duası olan barucha’yı öğretsin diye
851.jpg){kind=small}
Yüzyılın başında İngilizlerin Türklere kıyasla çok baskıcı olan yönetimi sonucu Kıbrıs' ta da Yunan milliyetçiliği gelişmeye başladı. İngiltere'nin yönetimindeki Kıbrıs'ta görevli Yunan diplomatlar Ortodoks Kıbrıslıların milliyetçi duygularını körüklemek için ellerinden geleni yapıyorlardı. Ortodoks okulları Yunan milliyetçiliğinin öğretildiği merkezlere dönüştü; Yunanistan Milli Eğitim Bakanı adaya sürekli olarak ulusalcı öğretmenler gönderiyordu. Okulları denetleyen İngiliz müfettiş o dönemde Kıbrıs okullarındaki Türk aleyhtarlığından duyduğu tedirginliği dile getiriyor, öğrencilere Türklere karşı savaş şarkıları öğretildiğini belirtiyordu.
Sayfa 33 - Say YayınlarıKitabı okudu
Din adına yapılanları gördüğümde dehşet içinde kaldım. Ortodoks Kilisesi'nden neredeyse tamamen uzaklaştım.
Sayfa 94Kitabı okudu
Kudüs kimin?
Bir Türk Kudüs’ü yoktu. Bir Arap Kudüs’ü var mıydı? Hayır. Ne Katolik, ne Ortodoks, ne de Yahudi Kudüs’ü! Kudüs Haçlı alemi, Davud mühürlü sancaklar altında göze görünmez orduların sensizce alıp verdikleri bir yer.
Sayfa 6Kitabı okudu
İşte İstanbul, diye düşündüm. Müslüman duası ve Ortodoks istavrozu bur arada. İç içe geçmiş dualar, dinler ve kültürler şehri.
Sayfa 294Kitabı okudu
