Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dedelerinin mezar taşlarını okuyamayanlar önce buradan başlamalı !
Türklerin Kullandıkları Alfabeler Hakkında Eski Dilin Rüzgarıyla Bir Kaç Söz.. Türk kültüründen ve bunun tarihinden bahsedilirken Türklerin kullandıkları alfabelerden söz edilir fakat bu alfabeler hangi şartlar altında, hangi coğrafi bölgelerde ve hangi zamanlarda alınıp kullanılmıştır soruları kimsenin aklına gelmemiş. Bundan dolayı Türk
102 syf.
9/10 puan verdi
İskandinav Feneri: Henrik Ibsen veyahut "Feminizm''in buzlu ayak sesleri.
Henrik Ibsen "bir önceki oyununun seyredilmeden, bir sonraki oyununun anlaşılmayacağını" söyleyen bir yazardır. O yüzden kronolojik çizgide okumalar yapmak onun eserleri için önemlidir. Toplumsal çizgisinin ağır bastığı "Nora" kitabı ve sonrası için bu durum özellikle geçerlidir. İlk okuduğum kitabı olan Nora için incelemem
Hortlaklar
HortlaklarHenrik Ibsen · İmge Kitabevi Yayınları · 2001154 okunma
Reklam
KİTAP LİSTESİ (devam ediyor) PAYLAŞIP YARDIMCI OLUNUZ!!!
KATEGORİLENDİRME AŞAMASI DEVAM EDEN HER KONUDAN KİTAPLARIN OLDUĞU UYGULAMA PROJESİ KAPSAMINDAKİ KİTAP-DERGİ-MAKALE LİSTEM. LÜTFEN PAYLAŞIP, YORUM YAPIP, MESAJ ATIP DESTEK OLUNUZ!!! LÜTFEN YARDIM İÇİN, İSTİFADE İÇİN, GELİŞİM İÇİN PAYLAŞINIZ!!! ŞU KİTABI UNUTMUŞSUN, EKLE diye yorumlar yapınız, öneriniz ve kategorisini belirtiniz. Kitabın
Hiçbir eğitim alanı, insanların kafasını ruhunu geliştirmede edebiyat kadar etkili değildir.
339 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Edebiyat tarihinin kültleri arasında yeraldığını düşündüğüm bir eser.Büyük usta Cemil Meriç ile sanki karşılıklı sohbet ediyormuş havasında okudum kitabı. Çok samimi ve içtendi.Kabul,dili biraz ağır .Okurken sakin ve sindire sindire okuma gerektiren bir eser.Kitabın başlarında, otobiyografi şeklinde başlayıp, sonradan siyasi,sosyolojik,felsefi türlere ustalıkla döndürmüş, yazar. Osmanlı'dan günümüze dek Bu Ülke 'nin geldiği noktayı ,ince detaylarına kadar anlatmış. Doğu ve Batı arasında kalan koca bir memleket...Ne doğu olabilmiş ne de batı. Osmanlı' dan günümüze dek gelen batılılaşma sevdalıları ve ülkenin geldiği durum anlatılmış. Tarih,toplum,otobiyografi ve felsefe sevenler için eşsiz bir kitap.Tabi ki tavsiye ediyorum.
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821bin okunma
"kendi inancı dışında inanacak hiçbir şey olmadığına inanmak bir bağnazlıktır." Orhan Veli Kanık
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
Hiçbir eğitim alanı insanın kafasını ve ruhunu geliştirmekte edebiyat kadar etkili değildir.
Sayfa 86 - Timaş Yayınları
Birçok yazarın çocukluğu geleneksel Halife-Saltanat değerleri içinde geçmiş, ancak modern dünya onları agnostisizm ve pozitivizme yöneltmiştir. Onları geriye çeken bilinçaltı güçlerle ileriye sürükleyen akıl arasındaki mücadele ciddiyetini korumaya devam etmektedir.
Atatürk, edebiyatın amacını şöyle açıklıyordu: Çocuklara dünyayı, insanlığı öğreterek onlardaki inceleme ve kaynaştırma yeteneklerini geliştirmek, onların kendi başlarına çalışmalarını sağlamak ve bütün bu yetenekleri kendi toplumlarını geliştirme yolunda kullanmayı öğretmek.
Nispeten hali vakti yerinde bir ailede doğan ve sürekli “hayattaki hedefinin hiçbir şey olmamak” olduğunu söyleyen Sait Faik, herhangi bir mesleğe sahip olmadığı bilindiğine göre, belli ki bu hedefine ulaştı. (Bir keresinde pasaport almaya Emniyet Müdürlüğü’ne gitmiş, görevli Sait Faik’in meslek hanesine “işsiz” yazmıştır.)
Reklam
Bir bütün olarak halk edebiyatı, sanat eserleri için Türklere özgü zengin bir insani deneyim kaynağı sağladığından, özel bir ilgiye layıktır.
Edebiyat kişiseldir ve kişiden topluma gider. Tersi yapılırsa, edebiyat hem etkisini kaybeder hem de sanatı ve bu arada duyguyu ve estetiği evvelden tayin edilen amaçlar uğruna feda ederek hürriyetini ve ruhunu kaybeder.
E. J. W. Gibb Türk edebiyatında gerçekçiliğin başlangıcını şöyle görüyordu: “Şark semalarında yankılanan Garptan gelen bir ses bu… İlk kez insanların kulakları açıldı ki dağın ve vadinin söylediklerini duysunlar, gözleri açıldı ki bulut ve dalganın mesajını açığa vursunlar.”
Roman yazarı, anlattığı olayları zihninde yaşatabilecek ve hem sosyolojik hem psikolojik olarak anlayabilecek güçte olduğu kadar, bu olaylardan objektif olarak da sonuçlar çıkarabilmelidir.
Romanın konusu olan toplumun aynı zamanda siyasi, coğrafi bir çerçevesi vardır. Bu çerçeve ise devlettir. Halkı, dili ve kültürü ile birleşen devlet millî devlettir. Aynı zamanda bu devlete ve millete sosyal-kültürel boyut veren orta sınıftır ve roman bu orta sınıfın birinci derecede ifade aracı olmaktadır.
119 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.