Birisinin hatasıyla başkası mesul olmaz
Bir insanın, hayat hakkı bulmak için benim kardeşim olması şart değildir. Bilakis aslolan, velev ki canımıza kasteden düşmanın kardeşi dahi olsa, zulme bulaşmamış herkesin hayatı ve insan olarak hakları üzerinde titremektir...
İz yayıncılıkKitabı okudu
Kardeş kıskançlığı durumunda ne yapılmalıdır?
Kıskançlığın artmaması için ufak kıskançlıklara göz yumulması, bebeğe hediye veya eşya alındığında büyük çocuğa da alınması, misafirliğe gidildiğinde veya eve misafir geldiğinde sadece bebeğin odak noktası olmasının önlenmesi, özellikle annenin kıskançlık durumlarında sakin ve nötr kalması, ''kardeşin çok kötü kaka yapıyor, onu çöpe atacağım, başkasına vereceğim'' gibi kardeşi kabullenmemeye neden olabilecek sözlerin söylenmemesi, bir anlaşmazlık durumunda büyük çocuğa ''sen abisin/ablasın alttan alacaksın'' denilmemesi, oyuncak nedeniyle çıkan çatışmalarda kardeşlerin kendi arasında anlaşmaya varmasının istenmesi ve çok zorda kalındığında oyuncağın dinlendirilmesi (iki çocuğun da alamayacağı yere konulması) gibi uygulamaların yapılması gerekir.
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
SULTAN III.MURAD
En bayağı manasıyla servet ve nefis lezzeti, şehvet hırsıyla yoğrularak hem padişahlık şanını, şerefini hem de sıhhatini zedeledi. Yirmi yıl süren saltanatında sağlam devlet çarklarını aksattı, hükümdarlık ehliyet ve liyakatinden mahdum olduğu için devlet adamlarında da bu kıymetleri aramadı, riya ve tabasbus ehlini vakar ve namus sahiplerine tercih etti; kendisine güzel bakireler hediye eden anası Nurbanu ve kız kardeşi İsmihan sultanlarla serapa naz ve cilve, harlı kor parçası halinde gözde hasekisi Safiye Sultan'ın ellerinde oyuncak oldu.
Sayfa 163 - Doğan KitapKitabı okudu
Bu maraz maalesef büyük ölçüde müslüman­lara da sirayet etmiştir ve nitekim günümüde 'tebliğ yapmak' deyince, taraftar sayısını çoğalt­mak için her türlü laf u güzafı sarf etmek, sonra bu laf u güzafı 'kişisel ya da akli yorum' olarak takdim edip o güzelim kelimenin, 'Te'vil' kelime­sinin 'iftiranın kardeşi' manasına dönüşmesine çanak tutmak anlaşılmaktadır. 'Tebliğ', tebliğ edilecek sözü, o sözün sahibinin muradına uygun olarak başkalarına aktarmak veya o murada uy­gun bir hatt-ı hareket takip etmek demektir; yok­sa 'Ben akli yönteme göre anladığımı söylerim, kullandığım yöntem 'akli' olduğu için '(benim gi­bi) akıllı' olanlardan da bu yorumumu kabul et­melerini isterim' demek yahut Kur'an'ı tebliğ et­mek; İslam'ı insanlara sevdirmek ya da hak bir sözle batılı kastederek 'İslam'ı asrın idrakine söyletmek' gibi esasen sahih niyetlerle yola çıkıp sonra adına konuşulan o Mübarek Kelam'ı heva ve hevese 'oyuncak' etmek değildir.
Sayfa 35
Sultan Tuğrul'un Abbasî Halifesi ile yaptığı yazışmalardan anlıyoruz ki araları çok iyi idi. Yalnız Sünnî Hifâfet makamı batıdan sıkıştıran Suriye ve Mısır hâkimi Fatimîlerin ağır tazyiki altındaydı. Artık Halife’nin elinde bulunan Bağdat'taki Türk gücü bunlarla baş edemez durumagelmişti. Şiî olan Büveyhoğulları Bağdat'ın her
Yolculuk, kıymetini bilirsek eğer, düşünmenin ikiz kardeşi...
Reklam
42 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.