Yalnızca büyük şehirler, fenomenolojik ruhaniyete geçici ve düşük olasılıklı rastlantıların canalıcı önemliliğini sunabilirler. Arada sırada bir S otobüsünün boşuna ve faydacı varolmayışsallığına ağan bir felsefeci, bu otobüsün içinde, pineal gözünün aydınlığıyla, şapkasal cehaletle sicimlenmiş ve züppeliğin uzun ensesiyle malul profan bir bilincin gelip geçici ve solmuş görünümünü alımlayabilir. Gerçek anlamda bir enteleki'ye sahip olduğunu söyleyemeyeceğimiz bu varlık, zaman zaman kendisinin suçlayıcı yaşama gücünün ulamsal emrine doğru ve neo-berkleygil gerçekdışılığına karşı, herhangi bir vicdani endişe taşımadan dalışa geçer. Bu ahlaki tutum, akabinde, bu ikiliden daha bilinçsiz olanını bir yokluk uzamsallığına doğru yönlendirir, bu uzamsalda o da birincil ve sapmış unsurlarına ayrılacaktır. Felsefi araştırmalar, bunun ardından, normal olarak, aynı varlığın kendisinin özce önemsiz ama terzisel bir replikası ile, son derece tesadüfi fakat ulvi bir hikmet içeren karşılaşmasını inceleyerek devam eder, söz konusu replika, ona sosyolojikman çok düşük bir seviyede konumlanmış bir palto düğmesi konseptinin dönüştürülmesini noumenik olarak önermektedir.