590 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kaliteli romanın yokluğundan bahsedilirse, eleştirim her daim okuradır. Eğer kaliteli okur kitlesi varsa iyi yazarların çıkması işten bile değildir. Zira yazar ne kadar kaliteli olursa olsun kitapların değerleri okuyucu tarafından sahiplenilmezse maalesef yazar tüketilmiş olur. Bir verir, iki verir, üçüncü ürünü vermeye şevki kalmaz. Burada önemli
İstanbul Hatırası
İstanbul HatırasıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201935,6bin okunma
377 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Mazlum ÖZEL ‘KANLI TOPRAKLAR’ ROMAN İNCELEMESİ YAPI: 1-Romanın Kimliği: 1934 yılı, Ağustos sonları. 2-İsim-içerik ilişkisi: Romanda geçen tüm haksızlıklar, ölümler, toprak(lar) için yaşanmıştır. 3-Olay örgüsü ve karakter analizleri: Romanın baş karakteri olan Topal Nuri’nin(bundan sonra Topal ismiyle
Kanlı Topraklar
Kanlı TopraklarOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2018457 okunma
Reklam
200 syf.
9/10 puan verdi
gelelim kitabın hasosuna. kitap okunmalı, okutulmalı. ancak kitap o kadar ağır o kadar bunaltıcı ve o kadar sıkıcı ve o kadar yoğun ki yeter la artık denebilir. evet büyük resim yine insanlığın serencamı :) ancak müthiş bir eser. peki nasıl aşılır bu sıkılma olayı. bi kere okuma kaygısı ile hızlı okuma metedolojisi işine yaramaz. çünkü magazinel
Bir Tereddüdün Romanı
Bir Tereddüdün RomanıPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20207,2bin okunma
416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Öncelikle belirtmeliyim ki yazar takip edeceğim yazarların arasında ilk sıralarda yerini aldı... Ally Carperter büyük bir orkestrada başarılı bir piyanistti. Tüm orkestra arkadaşları onun kişiliğine ve karakterine değer veriyorlardı. Ally büyük konser öncesi ortadan kaybolunca hakkında herkes yorum yapmaya başlamıştı fakat hiç biri onun kaçırılmış olabileceğini aklına getirmiyordu sadece ona aşık olan çellocu arkadaşı Brie dışında... Dedektif Amiri Susan Prescott, araştırmalarına hız verse de herhangi bir delile ulaşamıyordu. Ally'e özel bir ilgi duyuyor ve bunu adlandıramıyordu ama araştırmaları derinleştikçe Ally' e ve annesi Eloise'ye duyduğu yakınlığın sebebini öğrenmişti... Özellikle Ally'nin annesi Eloise ile her görüştüğünde kadının perişan görüntüsü altında yalan söylediği izlemine kapılıyordu... Ally tutulduğu odada yaşamı için savaşırken, yirmi altı yıl sonra öğrendiği bir sır ile ne düşüneceğini şaşırmış durumdaydı.Onu kaçıranlar eğer fidye için kaçırdılarsa bile fidye ödeyecek kadar zengin olan kimsesinin olmadığını düşünüyordu. Acaba yanılıyor olabilir miydi? Eloise' yi ise hem kızını kaybetmiş olmak hem de yakın arkadaşının ve kızının arkadaşının başına gelenler ile baş etmek zorunda kalmıştı. Yirmi altı yıl sonra geçmişinin ve yalanının ortaya çıkması ile kızının kaçırılmasının arasındaki bağı kurmaya çalışmakta zorlanıyordu... Gerilimin hiç düşmediği soluksuz okuduğum bir kitap. Yazım dili sade ve akıcı. Bir kaç çevri hatası olsa da rahatsız edecek boyutta değil...
İzin Yok
İzin YokDiana Hockley · Yalınayak Yayınları · 201621 okunma
77 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Satranç her şeyden önce bir mücadeledir" Emanuel LASKER KALE Bir taşra rahibinin on iki yaşında babasının ölümüyle çaresiz kalan Mirko Czentovic’i yanına alması ile başlıyor hikayemiz. Stefan Zweig bütün romanlarında olduğu gibi Satranç’ta da ustaca bir biyografik anlatım gerçekleştirerek, Mirko’yu odanın duvarında oynayan bir
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020239bin okunma
164 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Yazar herhangi bir şeyi, çok iyi bildiği bir şeyi, acaba bir sayfa sonra ne olacak merakını hiç kaybettirmeden anlatıyor. Huzursuz Bacak’ın kahramanı Ömer Faruk, üniversite yıllarında memleket meseleleri üzerinde çatışma yanlısı değil, uzlaşımcı bir tavır sergilemesine rağmen babasından her seferinde ihtar almış; bu yüzden de yüksek tahsili için yurtdışına gönderilmiştir. Huzursuz bacağın tıklamaya başlaması, işte bu yurtdışından ülkeye dönüş ile başlar. Memleketi, ailesi ve de arkadaşları bıraktığı gibi değildir. Kendisinin özlem duyduğu her ne varsa, artık çoktan vazgeçilmiştir burada. Mazi ile şimdiki zaman arasında uçurumlar vardır. Ülkede maddi kıymetlerin beraberinde manevi kıymetlerin de değişmesi, Ömer Faruk’u bir arayışa iter. Kutlu’nun diğer hikâyelerinden farklı olarak şehir hayatının, meselelerinin göbeğinde başlayan bu hikâye; babadan kalma bir çiftlikte, toprağın şifalı ellerinde nihayet bulur. Huzursuz bacağın tıklaması, toprağa basınca kesilir. Huzursuz Bacak, okunmaya; fikredilmeye değer bir eserdir. Çünkü bu hikâyede Türk toplumunun, bireyinin, memleket meselelerinin analizi vardır. Hikâyenin yayın tarihiyle şu anki tarih arasında yedi sene olmasına rağmen maalesef sorunlarda bir çözümlenme görülmediğinden okurken hiç yabancılık çekmeyeceksiniz. Keyifli Okumalar :)
Huzursuz Bacak
Huzursuz BacakMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20113,129 okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.