Sevilenin korkularını uyandırmaktaki amaç, ona daha fazla egemen olmaktır. Erkeklerin ürkek kadınlardan hoşlanma nedenlerinden birisi de budur, çünkü korunan kimseye egemen olunur.
Ben bir önceki yorumda da bahsetmiştim. O zamanın dönemin durumuna şartlarına bakmak gerekmektedir. O dönemin kültür gelenekleri de ele alınmalı biliyorsunuz islamiyet gelmeden hemen öncesinde de kızlar canlı canlı toprağa gömülüyordu. Bu yüzyıla gelene kadar nasıl her şey değişerek gelmişse o dönemde de her şey değişmekteydi. İslam dini bize 6 ,8 ,10 yaşında kızları everin diye emir vermiyor. Savaşlar ve kimsesiz kalan kadınlar kızlar vardı o açıdan da düşünün yani düşünelim birlikte. Ayrıca bazı dünyanın bazı kıtalarında çocuklar normalinden çok erken yaşta ergenliğe geçebilmektedir. Tabii ki bu erkenden evlesinler anlamı taşımaz. Yazdıklarımı yanlış anlamamanız için tüm yazdıklarımı tekrar başka bir cümleyle destekleyerek geliyorum. Her işte olduğu gibi o dönemde de anlaşılamayan bazı durumlar vardır.
google.com.tr/amp/s/www.hurri...
Vasiyetimi yazabilseydim, üçüncü maddesi şu mezar konusu olacaktı. Düşüncelerim salt bana özgü, genellenmesini istemiyorum. Başkaları isteklerince mezar yaptırsınlar, ama ben mezarım olsun istemiyorum. İnsanın ölümünden sonra ruhunun varlığına inanmıyorum ki mezarı anlamlı ve gerekli bulayım.
Üzerinde tıp öğrencilerinin ders gördükten sonra kadavranın, hiç cenaze töreni yapılmadan Nesin Vakfı'nın bahçesinin herhangi bir yerine gömülmesini ve o yere taş gibi tümsek gibi herhangi bir işaret konulmamasını istiyorum. Çiçek filan da konulmasın. Göremeyeceğim, koklayamayacağım çiçeklerin cesedimin gömüldüğü toprak üstünde çürümülerine acırım. O çiçekler, verilenleri sevindirmeli.
Spinoza'dan önermeler ve bunlara bağlı kanıtlamalarla dolu, hatta dolu dolu bir felsefi kitap.
Spinoza'nın da belirttiği gibi, eserin tarz ve sistemi "geometrik" bir şekilde düzenlenmiş. Geometri, Spinoza'nın düşünce yapısında bir düşünce biçiminin kusursuz bir şekilde ortaya konulmasının yolu olarak anlaşılır. Tıpkı Öklid
Her şeyden önce gün içinde Spinoza hakkında okuduğum bölümde daha çok Tanrı sever biri olarak gördüm. Fakat etkiledikleri arasında Nietzsche'yi görmek beni şaşırttı. Spinoza panteizminde de belirtmiş fikirlerini, birçoğu tarafından ateist olarak algılanmış, bende bunu anlamadım.
Bir kitabın beğenilmesinde kişisel zevkler, hayat görüşü vs. ve daha bir sürü şey bu alanı tehdit ediyor. Tehdit dedim çünkü; fikir alış-verişinde (aslında bunu başka türlü yazacaktım vazgeçtim) bulunanlar genelde çoğu zaman anlaşmazlığa düşerler. İnsan aslında daha ilk başta anlaşamayan bir varlık olmuştur. Kabil'in Habil'i öldürmesi