Duygular hasıraltı edildiğinde ya da görmezden gelindiğinde çok ilginç şeylere neden olabilirler:
• Üzüntü, baş ağrısı ya da sırt ağrısı gibi fiziksel belirtiler
ortaya çıkabilir.
• Yeme, uyuma, hafıza ve konsantrasyonda azalma ya da
sosyal izolasyona dönüşebilir.
• Enerjinizi baltalayabilir.
• ‘Ortada hiçbir şey yokken’ patlamanıza neden olabilir.
• Kaygıyı artırabilir ve panik ataklara neden olabilir.
• İlişkileriniz ve arkadaşlıklarınız derinlikten yoksun, yüzeysel olur.
• Boş ve tamamlanmamış hissedebilirsiniz.
• Kendi hayatınızın amacını ve değerini sorgulamanıza neden olur.
"Panik bir kibir biçimidir. Dünyanın ne yöne (aşağı doğru) ilerlediğini bildiğine emin bir histen kaynaklanır. Şaşkınlık duymak daha mütevazı, dolayısıyla daha sağduyuludur."
REZENE
İştah sorunları yaşayan kişiler için, depresyon ve panik bozukluk hastalıklarında iştah arttırmak için kullanılabilir. Cinsel gücü arttırır ve adet düzensizliğine iyi gelir.
Panik sözcüğünü kitlesel korku diye alırsak, bu korkuyla bir başka korku arasında geniş çapta bir benzerliğin bulunduğunu öne sürebiliriz. Bireyde korkuya yol açan neden, ya onu tehdit edici tehlikenin büyüklüğü ya da duygu bağlarının (libido yüklem lerinin) çözülüşüdür;
bunlardan İkincisi ise, nevrotik korkuda rastladığımız durumdur. Panik de, kitledeki tüm bireyleri bekley en tehlikenin artması ya da kitleyi ayakta tutan duygusal bağların kopması sonucu açığa vurur kendini ki sonuncu durum nevrotik korkuda ki duruma benzerlik göstermektedir.
Eğer birey panik özelliği taşıyan bir korkuya kapılarak kendi başının çaresine bakmaya yöneliyorsa, o zamana kadar tehlikeyi kendisi için azaltıcı rol oynayan duygusal bağların çözüldüğünü anlayıp sezmiş ve şimdi bunu
davranışıyla tanıtlıyor demektir.