Kuş Koysunlar Yoluna - Nilgün Marmara Bir karga bir kediyi öldüresiye bir oyuna davet ediyordu. Hep böyle mi bu? Bir şeyden kaçıyorum bir şeyden, kendimi bulamıyorum dönüp gelip kendime yerleşemiyorum, kendimi bir yer edinemiyorum, kendime bir yer... Kafatasımın içini, bir küçük huzur adına aynalarla kaplattım, ölü ben'im kendini izlesin her yandan, o tuhaf sır içinden! Paniğini kukla yapmış hasta bir çocuğum ben. Oyuncağı panik olan sayın yalnızlık kendi kendine nasıl da eğlenir. Niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına niye izin vermiyorum yoluma kuş konmasına niye kimseler izin vermez yollarıma kuş konmasına? "Öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna" bir çocuk demiş.
Nilgün Marmara dan derlemeler
Bir şeyden kaçıyorum bir şeyden, kendimi bulamıyorum dönüp gelip kendime yerleşemiyorum, kendime bir yer edinemiyorum, kendime bir yer... Kafatasımın içini, bir küçük huzur adına aynalarla kaplattım, ölü ben'im kendini izlesin her yandan, o tuhaf sır içinden! Paniğini kukla yapmış hasta bir çocuğum ben. Oyuncağı panik olan sayrı yalnızlık kendi kendine nasıl da eğlenir. Bir karga bir kediyi öldüresiye bir oyuna davet ediyor. Hep böyle mi bu? ...
Nilgün Marmara
Nilgün Marmara
Reklam
Beni izliyorlar, değerlendiriyorlar, derimden sızan o yaralayıcı hayal kırıklığını kokluyorlar, ben korku içerisinde ağzım açık dünyaya bakıp herkesin neden gülümseyerek sancılı utancımın gizli bilgisiyle bana baktığını merak ederken çaresizliğim tırmalamakta ve yiyip bitiren panik beni sırılsıklam etmekte.
Sayfa 218Kitabı okudu
Milli Mücadeleye karşı çıkanlar Sakarya Savaşı sonrası tedirginlik içine düşmüşler, maddi gücü yerinde olanlar ülkeyi yavaş yavaş terk etmeye başlamışlardı. Bu terk ediş veya kaçış Büyük Zaferden sonra artmış 6 Kasım 1922'de Ali Kemal'in İzmit'te linç edilmesiyle panik haline dönüşmüş, 17 Kasım 1922'de Vahidettin'in kaçışıyla doruk noktasına ulaşmıştı.
Sayfa 125Kitabı okudu
Aktivasyon modunda sıkışıp kaldığımız zaman kaynaklarımı stresi yönetmeye ayırırız ve basitçe söylemek gerekirse çocuk beynimiz acı çeker. Çocukluk muazzam bir kırılganlık zamanıdır. Kendi başımıza hayatta kalamadığımız için bir ebeveyn figürünün hayatta kalmamızı engelleyecek herhangi bir şeyi bizden esirgediğini algıladığımız zaman bedenlerimizden stres sinyalleri akar. Benim verdiğim adla "hayatta kalma beyni" algıladığı tehditlere aşırı derecede odaklanmıştır; dünyayı siyah-beyaz görür, takıntılı, panik halinde ve döngüsel akıl yürütmelere yatkındır.
Başka bir yerde daha ...
"Tahir ! Alo , kime diyorum ? Beni dinle. Sakin ol ! Karın Esra'yı bir keskin nişancı ile izliyorum. Eczaneden şu an çıktığını belirteyim. Sakın panik butonuna basma. Sakın ! Bak şu an karşında duran adamın, yani Yavuz'un üzerinde seni ve buradakileri uzaya gönderecek kadar fazla patlayıcı var. Beni iyi dinle.
Sayfa 38 - EdisyonKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.