Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dün Berlin’de geçirdiğim Nisan ayının ilk pazar gününde artık bundan böyle acıları mutluluk olarak nitelendirmeye karar verdim. Yaşamımın en mutlu anlarında da aynı güçle acıyı duymadım mı. Ve acıların ötesinde bir beklenti vardı: Kendi dünyamın beklentisi. Kendi odamda içebileceğim sabah çayının beklentisi. Sinir hastanelerinin kantinlerinde, teneke çayı, kendi odamda içmek istiyordum. Kimse senin kadar güzel, hiç kimse senin kadar canlı gitmedi ölüme.
İki oda, bir salon, yarım hayat
Taze çay var. Başımı evet anlamında sallıyorum. Cayi önemsiz birşeymiş gibi en sonda söyledi ama... aslında o tamamı çay için dedigimi çok iyi biliyor. Salonda çay kaşıkları singirdiyor, kadınlar gulusuyor. Zülfiye Hanımın tiz sesini duyuyorum: pazar dönüşü görmüşler anacim diyor, kirazcilarin ayşen var ya hani? He var diyor annem. Berber aliyle kiristiriyormus. Annem deme yahu diyor. Parmak uclarima basarak mutfağa gidiyorum. Dışarda güneş parlıyor. Insanlar geçiyor ellerinde torbalarla. Hızlı Hızlı, sert adimlarla. Ter içind E yürüyorlar.
Reklam
(...) Nisan ayının ilk pazar gününde artık bundan böyle acıları mutluluk olarak nitelendirmeye karar verdim. Yaşamımın en mutlu anlarında da aynı güçle acıyı duymadım mı. Ve acıların ötesinde bir bir beklenti vardı: Kendi dünyamın beklentisi. Kendi odamda içebileceğim sabah çayının beklentisi. Sinir hastanelerinin kantinlerinde, teneke çayı, kendi odamda içmek istiyordum. Kimse senin kadar güzel, hiç kimse senin kadar canlı gitmedi ölüme.
Sayfa 7 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Midene her giren Ruhunu tehdit ediyor :/
Kemal Özer Siz Gıda Güvenliği Hareketi’ni kurdunuz. Deccal Tabakta kitabını yazdınız ve şimdi Şeytan Ye Diyor kitabı ile İnsan Ne Yemeli Yememeli? sorusuna cevap veriyorsunuz. Gelecek nesillerimizin sağlıklı bir hayat sürebilmesi için bireysel bir savaş veriyorsunuz adeta. Çabalarınız takdire şayan… Peki, sizin Gıda Hareketi’ni başlatmanıza
İnsan kendini her zaman yunmuş, arınmış ve aydınlanmış hissedemiyor; pazar öğle sonu, sonu başından belli ‘hayatı seviyorum’ filmlerine gidip, dönüşte bitki çayı içmeye benzemiyor hayat. Haydar Ergülen
ORHAN VELİ'NİN İLK AŞKI Nasıl da sessizce yaklaşır, saklanırdım arkasına Belki, belli mı olur, pencereye çıkarsın yüzün yanar Kokun şöyle bir dolanır mahalleyi, herkes anlar ki Uyanmışsın çayı demlemişsin yaşın on beşe dayanmış Okula gitmemişim bu sabah, kıravatımı gevşetmiş Yeni terleyen bıyıklarımı burma telâşındayım Hani şöyle bir gülsen şehrin bütün meydanları aydınlanacak Nasıl da sessizce yaklaşır, saklanırdım arkasına Üstümde annemin ördüğü kazak, altımda pazar pantolonu Hâlâ hayattaysa sokağımızdaki dut ağacı Benim için öp onu. #Küçük İskender
Sayfa 141 - Kültür Yayınları
Reklam
Pazar çayı
Pazar sabahı çayı uzun bir aradan sonra huzur verdi özlenen işler gerçekten
64 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Pazar günü Marmara bölgesinde, pazartesi ise tüm yurtta olması beklenen dergiye salı günü kavuşmuş olmak da yaralanmaya dâhil ise, yaralanmayanlara nispet olsun yaralar. Van'ı derhal Marmara'ya taşımak gerek. Ya da onlar gelsin. Hastaların, dertlilerin, yoksulların, borçluların, canı sıkkınların, yolda kalmışların, garip gurebanın dergisi İzdiham'ın 40'ı çıktı. Komşuda, bakkalda, parkta, sokakta, kahvehanelerde, eş-dostta, her yerde bulabilirsiniz. Baktınız oralarda tükenmiş, Carrefour, D&R, Migros, Mim Kafe ve diğer seçtin kitap satış noktalarına bakın. Belki kalmıştır. Hayatı tiye alan, alırken ciddiyetten ödün vermeyen, mottosu "ulan önünde sonunda öleceksin, ne bu tantana" ile paralel olan derginin bu ayki metin stoğu da o biçim. Hakan Göksel'den Gökhan Özcan'a, Mustafa Toprak'tan Işıl Madak'a, Bülent Parlak'tan Tarık Taş'a, Çağatay Hakan Gürkan'dan Kaan Murat Yanık'a ve daha nice isimlere kadar herkes var. Ben de kıyıda köşede varım, denk gelen olursa ıslık çalsın. Bana kalırsa kahvenizi veya çayınızı alıp geçin derginin karşısına. Kahve ve çayı boşverin, soğusun. Siz kalemi alıp metinlerin arasında gezinin. Hoşunuza giden şeyleri 10 kişiye göndermezseniz de bir şey olmuyor. Göndereyim derseniz o zaman on kişinin hayatında değişiklik oluyor. Keyifle.
İzdiham - Sayı 40 (Temmuz-Ağustos 2019)
İzdiham - Sayı 40 (Temmuz-Ağustos 2019)İzdiham Dergisi · İzdiham Dergi · 2019195 okunma
185 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Gurbeti Yaşamaya Davet!
Rüzgarlı Pazar hazirana yakın bir mayıs gününde açıyor kapılarını tüm yoksullara. Aslında bu kapı hep açıktı ya amma velakin biz pek bakmadan bakar körler gibisinden geçip gidiyoruz diye tutmuş Mustafa Kutlu iğde kokusunun altına Duran ile bağdaş kurmuş, başlamış anlatmaya. Anlatmak ki nasıl anlatmak. En baştan. Rüzgarlı Pazar' ın efradından,
Rüzgarlı Pazar
Rüzgarlı PazarMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20113,497 okunma
96 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.