Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
306 syf.
·
Puan vermedi
"Enerji, Karmaşıklık ve Çöküş" adlı kitap, Cengiz Aytun tarafından yazılmış ve araştırma-inceleme, siyaset-politika, bilim-teknoloji-mühendislik gibi farklı disiplinleri içeren bir eserdir. Kitap, enerji kavramını merkeze alarak karmaşıklaşmanın tarihini sorgulamakta ve toplumların yükseliş ve çöküş sebeplerini araştırmaktadır. Kitapta ele alınan bazı sorular ve konular şunlardır: -> Bir toplumun enerji elde etme tarzı o toplumun kültürel değerlerini belirleyebilir mi? -> Neden toplumların yükselişi yavaş olurken çöküşü hızlı olur? -> Çevreye verdiğimiz zararın simgesi olan Antroposen ne zaman başladı? -> Batı Roma ve Osmanlı İmparatorluklarını çöküşe taşıyan ortak sorun neydi? -> Modern dünyayı bekleyen çöküşün ana sebebi ne olacak? -> Fosil enerjiye geçiş, modern toplumların içine düşüp çıkamadıkları bir tuzak mıdır? -> Yol ayrımındaki Homo Sapiens doğaya verdiği zararın farkına varıp yeni bir insanlık bilincine ulaşabilecek mi? Cengiz Aytun, kitapta karmaşıklaşmanın tarihini ve enerji kavramını ele alarak farklı bilim alanlarını birleştiriyor ve farklı disiplinlerden edindiği bilgileri sentezleyerek okuyucuya yeni bir bakış açısı sunuyor. Kitap, astronomi, fizik, biyoloji, tarih, iktisat, antropoloji, ekoloji gibi pek çok alandan alınan bilgilerle karmaşık bir konuyu ele alarak okuyucuların düşünce dünyasını genişletmeyi hedefliyor. Enerji ve karmaşıklık kavramlarının toplumların tarihindeki rolüne odaklanan bu eser, bilgi açısından zengin ve düşündürücü bir okuma sunmaktadır.
Enerji, Karmaşıklık Ve Çöküş
Enerji, Karmaşıklık Ve ÇöküşCengiz Aytun · Efil Yayınevi · 01 okunma
416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Uzun zaman sonra okuduğum üzerinde yorum yapılması çok zor olan, çok verimli çok pozitif bir kitap. Sözler ve İzler... Hangi söz hangi manaya gelir. Bazı kelimeleri ne kadar yanlış veya ne kadar eksik biliyoruz. Ya da şöyle sorayım bizim sandığımız, kelimeler gerçekten bizim mi? Peki bizim değilse kimin? Batı'nın kelimeleri Batı'nın oyunları mı? Peki bu Batı Batı deyip durduğumuz kim dış mihraklar mı? Evet evet herşey Batı' nın dış mihrakların suçu. Bizim biz olamamamız, Siyasetimiz, ekonomimiz, eğitimimiz, politikamız hepsi Batı'nın suçu. Hayır hayır aslında Batı' nın da suçu değil kuzu gibi Batı'ya uyan bizim suçumuz belki de... Evet Batı neydi, dış mihraklar kimdi, eğitim, din, felsefe, siyaset politika, başarı, sabır, dert, değer, Tevhid, Müslümanlık, İslam... Hepsi ve daha fazlası bizim doğru bildiğimiz yanlış anlamlar ve asıl doğrular... Gerçekten ufuk açıcı, düşündürücü, başucu kitabı olması gereken, çokça altı çizilip tekrar tekrar okunması gereken, özellikle gençlerin okuyup Yön ve Yol çizmesi katkı sağlayacak bir eser.
Sözler ve İzler
Sözler ve İzlerSavaş Ş. Barkçin · Ketebe Yayınevi · 0117 okunma
Reklam
624 syf.
10/10 puan verdi
İlkelerinden taviz vermemesiyle ve son derece dürüst kişiliğiyle politika sahnesinde saygınlık kazanan Rasim Cinisli, yakın tarihimizde bizzat tanıklık ettiği önemli olayları, unutulan veya unutturulmak istenen gerçekleri içeren "bir devrin hafızasını" okurla paylaşıyor. 27 Mayıs'ın arkasında kim ya da kimler vardı? Darbeler ülkenin geleceğini nasıl etkiledi? Milletimizin en kıymetli varlığı gençliğe nasıl kıydılar? 12 Mart 1971 Muhtırası'nın ardından Cevdet Sunay'ın "derin ve sonu karanlık bir çıkmaz" dediği tehlike neydi? "Başarılı olsalardı Türkleri Sibirya'ya süreceklerdi" diyen başbakan kimdi? Yurtdışından uzanan ellere kimler kucak açtı? Osmanlı Hanedanı'nın Türkiye'ye dönüşüne izin veren yasa hangi koşullarda kabul edildi? 12 Eylül'de Kenan Evren Türkiye'nin elindeki en büyük kozu Yunanistan'a nasıl teslim etti? Bence sürükleyici ve ülkenin kaos ortamına dönüşmeden nasıl mücadele ettiğini anlatan gerçek bir kitap.
Bir Devrin Hafızası
Bir Devrin HafızasıRasim Cinisli · Doğan Yayınları · 201720 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Alman siyaset bilimci yazar dır..
Hannah Arendt
Hannah Arendt
Tamda Yasadığımız Yahudi soykırımına, denk gelince şu zor günler : Kuran - o Kerimde gecen ayetle başlamak istedım: "Onlar (Yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça, kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; Allah'ın
Kötülüğün Sıradanlığı
Kötülüğün SıradanlığıHannah Arendt · Metis Yayınları · 2012703 okunma
574 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Yakın tarihin en önemli iki figürü hakkında uzun süren bır yolculupun sonundayız. İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ile Sovyetler Birliği arasındaki mücadeleyi ve iki tiranı inceliyor. Rees, amansız rakipler olmalarına rağmen Hitler ve Stalin’in esasen aynı madalyonun iki farklı yüzü olduğunu gösteriyor.
Adolf Hitler
Adolf Hitler
ve
Josef Stalin
Josef Stalin
İdeolojileri
Hitler ve Stalin
Hitler ve StalinLaurence Rees · Liberus Yayınları · 202325 okunma
712 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
"Korkmamalıyım. Korku katilidir aklın. Korku, mutlak yıkım getiren küçük ölümdür." Bilim kurgunun başyapıtı olmuş, beyaz perdeye uyarlanarak büyük bir başarıya ulaşan ve benim için de en değerli kitaplardan biri olan Dune yorumuyla geldim! Dune için ağır bir bilim kurgu romanı olur diye düşünüyordum. Bilakis hiç de öyle değilmiş. Yalın
Dune
DuneFrank Herbert · İthaki Yayınları · 202111,7bin okunma
Reklam
284 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
"LEYLA'NIN EVİ" Zülfü Livaneli'nin her kitabını zevkle okuyorum.Kitapta çok farklı karakterleri biraraya getirmiş,Betimlemeler çok içten,şevkatiyle sardı beni... Bu romanda birden fazla hikaye var,ait olamama duygusunu bize hem acı hemde tatlı şekilde hissettiriyor. Leyla'nın Evi, Livaneli'nin toplumun çok farklı insanlarını alıp biraraya getirdiği, okurken insanın kendini içinde bulduğu ,hüzünlü bir romandır. Yoruma gelecek olursak; Osmanlı’dan kalma,boğazın inci dizisinden bir yalıda başlar olaylar. Tıpkı yalı gibi sahibi de Osmanlı’dan kalma bir hanımefendidir: Leyla(Büyük Hanım)... Tarih ile şimdiki zamanın karakterler üzerinden iç içe geçmişliği kadar farklı kültüre ait insanların da ortak bir noktada kah gönüllü kah zorunlu bir akrabalığı ve birbirlerinin hayatlarına muazzam dokunuşu romanın temelini oluştururmaktadır. Baş karakter Leyla hanım tam bir eski İstanbul hanımı.Yıllardır oturduğu ve mirasçısı olduğu yalıdan, yeni sahipleri tarafından hile ile evinden çıkartılır.Leyla hiç alışık olmadığı bambaşka bir hayat mücadelesine başlamaktadır. -"Biraz erken ve biraz geç ölmenin bir anlamı olmadığına göre, yaşamanın amacı neydi?" -"Zaten yok olacak kumdan şatolar yapmak neye yarıyordu?" -"Politika da aynen hayat gibi. Senden kuvvetlinin önünde eziliyorsun, senden güçsüzüde eziyorsun" Kalemi akıcı ve bir o kadarda öğretici. Kalemine sağlık Zülfü Livaneli. Sevgiyle,kitapla kalın...
Leyla'nın Evi
Leyla'nın EviZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201728,6bin okunma
112 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Alain Badio bu incecik kitapta 2016-2020 arasında siyasete dair çevresinde gözlemlediklerini yazıyor. Tabi Fransa örneği üzerinden evrensel bir yargıya da varabiliyoruz. Bu yıllar arasında birçok toplumsal olay gerçekleşti aslında. Fakat gerek sokağa taşan, gerekse de sosyal medya üzerinden milyonların desteğini alan hareketler günün sonunda yenilgiye mahkum oldu. Peki neydi mağlubiyetlerin sebebi? Kimsenin beğenmediği bir sistemi ya da hükümeti değiştirmek neden bu kadar zor? Değişimi isterken aslında yerine neyi koyacağımızı bilmediğimizden olabilir mi? Özellikle orta sınıf üzerinden yaptığı değerlendirmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu yansımaların aynısını bizim ülkemizde de görebiliyoruz. Eskiden iki sınıflı bir mücadele vardı. Burjuvalar ve köylüler, ya da burjuvalar ve işçiler.... Bu yüzden işçiler ya da köylüler her zaman yönetenler için tehlike arz etmiştir. Rusya'da köylüler devrimin öncüsü oldu. Fransa'da ve Almanya'da işçiler önemli bir güç olmuştu. Hepsi zamanla kaybetti. Bu iki sınıfın arasında tampon olacak yeni bir sınıf yaratıldı; "Orta sınıf". Eğitimli, çalışkan, vergisini düzenli ödeyen, alt sınıfa düşmekten korkan, üst sınıfı çıkmak için can atan. İşte bugün o beğendiğimiz sistemin veya hükümetlerin varlığının devam etmesini sağlayan düşünen korkaklar sınıfı...
Siyasetin Böyle Sabahları da Olabilir
Siyasetin Böyle Sabahları da OlabilirAlain Badiou · Sel Yayıncılık · 20234 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Bir şehir düşünün , insanlar hiç sinirlenmiyor, öfke lenmiyor, yapılacak işlerin hepsi ağırdan alınıyor, politika yapılmıyor, insanlar birbirlerine sesini dahi yükseltmiyor, her şey durgun. Okurken distopya diyeceğiniz hayali bir şehirden bahsediyor yazar. Ve Doktor Ox'un yolları aydınlatma bahanesiyle bu şehirdeki insanlar üzerinde uyguladığı bir deneyle değisiyor her şey. Kavgalar, gürültüler hiç eksilmiyor, dolayısıyla güvenlik güçleri oluşturuluyor hemen. Sadece insanlar değil; hayvanlar, bitkiler her şey değişime uğruyor. Farklılıklar, mücadele gibi yepyeni bir hareketlilik söz konusu artık durgun şehirde. Bir türlü anlam verilemeyen öfke patlamalarının nedenini merak ediyor ve siz de soruyorsunuz: "Bu deney neydi?" diye. Bunu da okuyunca öğrenmeniz daha doğru olur. Okurken sürekli anlamlandırmaya çalışıyorsunuz ve en son yazarın sorduğu soruyla kendinize geliyorsunuz. Tüm bu değişimlerin sebebi gerçekten bu deney olabilir mi? Cesaret , erdem, yetenek, zeka, hayal gücü gibi bütün nitelik ve özellikler sadece bu deneye mi bağlıydı? Kitap biterken başlıyor aslında. Her şey yolundayken "iyi" olmak kolay, işler zorlaşınca " iyi" olabilir misiniz?
Doktor Ox'un Deneyi
Doktor Ox'un DeneyiJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,1bin okunma
28 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.