Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
360 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Okur musunuz bilmem, lakin yazdım.
Okur musunuz bilmem lakin yazdım. İncelemeye başlamadan önce, felsefi bilgileri bu denli basit ve eğlenceli bir üslup ile kaleme alan Nigel Warburton 'a şükranlarımı iletiyorum :) * Metnin uzunluğu gözünüzü korkutmasın, madde madde elimden geldiği kadar özetlemeye çalıştım. Kitabımız kronolojik bir sıraya göre dizilmiş, 40 bölümden oluşuyor.
Felsefenin Kısa Tarihi
Felsefenin Kısa TarihiNigel Warburton · Alfa Yayıncılık · 20206,9bin okunma
535 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Osmanlı Neden Geri Kaldı? Sorun İslam'da Mı? (Ağır Eleştiri Videosu)
Video yayında bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz; youtu.be/ifillnvyU9A Kitabı okumaya başladığınız ilk andan itibaren şunu diyorsunuz, neden geri kaldık? Geri kalmamıza sebep olan şey neydi? Neden bu haldeyiz ve toplumsal olarak neden hep sağ eğilimli olduğumuzun en net kanıtı kitap. Bununla birlikte Türkiye'nin ekonomisinin neden kırılgan olduğunu, aynı şekilde bugünkü sağ sol çatışmalarının nereden kaynaklandığını size kanıtlarıyla beraber sunuyor. İkinci Dünya Savaşı sonundaki gelişmelere bağlı olarak demokratikleşme sürecini başlatmış olan Türkiye'yi ve Demokrat Parti'nin 1950'de yapılan seçimlerle iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye'deki sağ sol çatışmalarına değiniyor. Bununla birlikte arka arkaya yapılan üç seçimi de kazanan Demokrat Parti, 27 Mayıs 1960'da yapılan askeri darbe ile iktidardan uzaklaştırılmıştır. Peki bunun sebebi neydi diye bakarsak en başta toplumun kutuplaştırılmasının sebep olduğunu bilmek lazım. Burada yazdıklarımın en basit anlatımla olduğunu belirtmek isterim zira videoya tıkladığınız zaman daha sert ifadelerle karşılaşacaksınız..
Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 2 / Demokrasi ve Dış Politika
Türkiye Cumhuriyeti Tarihi - Cilt: 2 / Demokrasi ve Dış PolitikaKolektif · İdeal Kültür Yayıncılık · 20215 okunma
Reklam
1808 syf.
10/10 puan verdi
Sevgi, mutluluk, dostluk, acı,ölüm, korku vatanseverlik duyguları; tarih, politika, felsefe, savaş stratejisi kahramanlık ve tarihsel kişilikler... Savaş ve Barış 1865 ile 1869 yılları arasında Tolstoy'un Napolyon savaşları esnasındaki Rusya'yı ve bir çok kişiyi arka plan seçerek anlattığı bir hikayedir.  Tolstoy yer yer savaşın neden çıktığı olgusuna yönelerek savaşın tek bir kişinin iradesina bağlı olarak çıkmadığını birden fazla nedenin bir araya gelerek ortaya çıkardığını anlatmış ve " Olay, yalnız ve yalnız, olması gerektiği için meydana gelmiştir.” sözünü de özellikle vurgulamıştır. *Bu insanları ev yakmaya, kendisi gibi olanı öldürmeye ne zorladı? *Bu olayların nedeni neydi? *Hangi kuvvet insanları bu şekilde davranmaya zorladı? (Sahi neydi bizi bunlara zorlayan ?) Tolstoy bir yandan Napolyon ile olan savaşı anlatırken bir yandan da karakterlerin kendi aralarındaki savaşı anlatmaktadır. 600 civarında yan karakter, 10 kadar da ana karakter içermektedir. Karakter çoğunluğundan dolayı başta zorlasa da yavaş yavaş karakter analizleriyle okuru kendine çeker. Karakterler Fransız kültürüyle yetişmiş soylulardır. Kuşkusuz beni en çok etkileyen General Kutuzov ve Piyer oldu, kitabın önde gelen bu iki kahramanı tamamen gerçek bir kişiliktir. Aynı zamanda bazı eleştirmenlere göre piyer Tolstoy'u yansitmaktadir. “Okurken -hiç abartmıyorum-kahramanlarının etleriyle, kemikleriyle yanınızda hissedersiniz… Sahte bir alçakgönüllülük göstermek istemiyorum. Bu eser, İlyada gibi bir şeydir.” Maksim Gorki Keyifli okumalar...
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201921bin okunma
212 syf.
·
Puan vermedi
Maalesef kanım bu yazara hiç ısınmıyor. Gördüğüm ilk anda bir soğukluk hissettim, nedenini inanın ben de bilmiyorum. Düşünceleri sürekli eleştirilen Emine Şenlikoğlu'ya karşı olmadım çünkü henüz düşüncelerini bilmiyor ve kitaplarını okumamıştım. Dini içerikler yazdığını sadece biliyordum. Tabi ülkemizde 'İslam'a karşı kişiler de az değil. :)
Çin İşkencesi
Çin İşkencesiEmine Şenlikoğlu · Mektup Yayınları · 20075,3bin okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
Kadının bedeni bir et idi ve erkek ona sahip oldu. Onu baharatlarla çeşniledi. Onu menisiyle aşağıladı. Kadının kokusu güzeldi, ağzını sulandırıyordu erilin. Tuzu eksikti biraz öyleyse onu dövüp biraz gözyaşı ile tadına tat katmak gerekliydi. Eti keserken de aslan payını kendisi önüne çekti evin reisi. Etin sunumunu güçlendirmek için bile olsa bir tutam maydanozdan tiksinmekti onun babadan kalan mirası. Et içindi hepsi. Hangi etin masaya daha önce geldiğinin bir önemi yoktu. İkisi de bir dişi idi birisi yaşarkan ölüydü diğeri ölmek üzere kontratlı doğurulmuştu. Boy boy posterler, reklam afişleri hazırladı etçiler. Ölü hayvanların uzuvları kadınların birer organlarıydı. Parsel parsel bölünmüştü evladından sütü için ayırılmış annenin bedeni. Modern hayvancılık adında defalarca tecavüze uğramıştı o anneler. Günde 150 litre tükürük ürettiler de yine de etleri için akan salyalarla yarışamadı Simmental'ler. Ot yiyene kadın dendi, vicdanlıydı kadınlar çünkü. Anneydiler ne de olsa onlar. Erkek neydi peki? Hanelere birer Hitler mi gerekiyordu da birisinin bu role soyunması gerekmişti. Ot yemek kadınlıktıysa; ot, tahıl, buğdağ, pirinç yerdik analardan doğmuş birer ana yavruları olarak. Gezegenin büyük kısmı veji tüketiyordu, kendi türü de dahil insanın. Tembelliği seçti ve GIS kanserleri tavan yaptı et için politika yaratan kapitalist porno tacirlerinin hastanelerinde. Pilav yedik, kadınlara güvendik. Sağlık ve merhamet için oruç tuttuk kültürel lanetimize... Oğuz Beyiniz
Etin Cinsel Politikası
Etin Cinsel PolitikasıCarol J. Adams · Ayrıntı Yayınları · 2013710 okunma
324 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Usta yazar Zülfü Livaneli tarafından kaleme alınan Kaplanın Sırtında adlı eser; II. Abdülhamid'in 1909 yılında hâl edilmesi sonrası Selanik'e gönderilmesi ile başlayıp 1912 yılında Balkanlarda başlayan isyan hareketleri sonrası Selanik'in düşme ihtimali üzerine dönemin Sultanın irade-i seniyesiyle yeniden Payitaht'a
Kaplanın Sırtında
Kaplanın SırtındaZülfü Livaneli · İnkılap Yayınevi · 20229,6bin okunma
Reklam
256 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Niçe'nin her kitabını ayrı bir merak ve ilgiyle okuyorum. Beni en çok düşündüren okurken zihnimi meşgul eden çok derin bir yazar. Bu kitabı da aynı şekilde beklentimi karşılayan bir nitelikte, yalnız biraz ağır geldi fazlaca derin bir kitap okudukça düşündüm düşündükçe yoruldum ve ne kadar çok şey biliyorumdan ne kadar az şey biliyoruma evrildim. Eser hoşuma gitti aristokrat kesim, schopenhauer, güç istenci, almanlar, ahlak, iyi ve kötü... Ve daha birçok kavramı ele almış bir deneme havasında senli benli bir hava ile sohbet edasında açıklamaya çalışmıştır. Fakat bir çok bölümde kadınlara yönelik ithamları hiç hoşuma gitmedi kadınlar kilisede, politika da ve kadınlara karşı neden sessiz olmalı mesela??? Uzunca bir süre düşündüm.. Niçe neden acaba kadınlara karşı düşmanca bir tutum sergilemiş canını yakan şey neydi bu kadar kitabın bu kısımlarında onunla çatıştık ve eleştirdim onu.. Biraz üzüldüm açıkçası Tüm bunların ötesinde iyilik ve kötülük kavramlarının derin bir tahlilini yapmış bu terimlerin özüne inmiştir. Çok hoşuma giden ağır ağır okuduğum bir kitap oldu tavsiye ederim ama niçe okumak istiyorsanız bu kitapla başlamamanızı öneririm çünkü derin bir kitap.
İyinin ve Kötünün Ötesinde
İyinin ve Kötünün ÖtesindeFriedrich Nietzsche · İş Bankası Kültür Yayınları · 20174,685 okunma
368 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
24.01.2018 Kitap İnceleme Yazısı Kitap Adı: Türk Siyasi Tarihi Yazarı : Prof.Dr. Kemal H. Karpat
Türk Siyasi Tarihi
Türk Siyasi TarihiKemal H. Karpat · Timaş · 2011279 okunma
284 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
"LEYLA'NIN EVİ" Zülfü Livaneli'nin her kitabını zevkle okuyorum.Kitapta çok farklı karakterleri biraraya getirmiş,Betimlemeler çok içten,şevkatiyle sardı beni... Bu romanda birden fazla hikaye var,ait olamama duygusunu bize hem acı hemde tatlı şekilde hissettiriyor. Leyla'nın Evi, Livaneli'nin toplumun çok farklı insanlarını alıp biraraya getirdiği, okurken insanın kendini içinde bulduğu ,hüzünlü bir romandır. Yoruma gelecek olursak; Osmanlı’dan kalma,boğazın inci dizisinden bir yalıda başlar olaylar. Tıpkı yalı gibi sahibi de Osmanlı’dan kalma bir hanımefendidir: Leyla(Büyük Hanım)... Tarih ile şimdiki zamanın karakterler üzerinden iç içe geçmişliği kadar farklı kültüre ait insanların da ortak bir noktada kah gönüllü kah zorunlu bir akrabalığı ve birbirlerinin hayatlarına muazzam dokunuşu romanın temelini oluştururmaktadır. Baş karakter Leyla hanım tam bir eski İstanbul hanımı.Yıllardır oturduğu ve mirasçısı olduğu yalıdan, yeni sahipleri tarafından hile ile evinden çıkartılır.Leyla hiç alışık olmadığı bambaşka bir hayat mücadelesine başlamaktadır. -"Biraz erken ve biraz geç ölmenin bir anlamı olmadığına göre, yaşamanın amacı neydi?" -"Zaten yok olacak kumdan şatolar yapmak neye yarıyordu?" -"Politika da aynen hayat gibi. Senden kuvvetlinin önünde eziliyorsun, senden güçsüzüde eziyorsun" Kalemi akıcı ve bir o kadarda öğretici. Kalemine sağlık Zülfü Livaneli. Sevgiyle,kitapla kalın...
Leyla'nın Evi
Leyla'nın EviZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201728,4bin okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Adım adım vesayetçi militarizmin ifşaatı
Demokrasi neydi? Bize cumhuriyetin ilanı ile birlikte demokratik bir sisteme geçildiği söylendi. Bu demokrasi, ne tuhaftır ki, 1946’ye gelene dek tek parti üzerinden yönetilen; zerre muhalefet kabul etmeyen bir demokrasiydi. 1946 seçimleri ile kısmen demokrasiyi benimsemeye başladık, ancak gelin görün ki, 46 seçimlerinde az gelişmiş (hatta hiç
Hâtıralar
HâtıralarAli Fuad Başgil · Kubbealtı Neşriyat · 201369 okunma
Reklam
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Bir şehir düşünün , insanlar hiç sinirlenmiyor, öfke lenmiyor, yapılacak işlerin hepsi ağırdan alınıyor, politika yapılmıyor, insanlar birbirlerine sesini dahi yükseltmiyor, her şey durgun. Okurken distopya diyeceğiniz hayali bir şehirden bahsediyor yazar. Ve Doktor Ox'un yolları aydınlatma bahanesiyle bu şehirdeki insanlar üzerinde uyguladığı bir deneyle değisiyor her şey. Kavgalar, gürültüler hiç eksilmiyor, dolayısıyla güvenlik güçleri oluşturuluyor hemen. Sadece insanlar değil; hayvanlar, bitkiler her şey değişime uğruyor. Farklılıklar, mücadele gibi yepyeni bir hareketlilik söz konusu artık durgun şehirde. Bir türlü anlam verilemeyen öfke patlamalarının nedenini merak ediyor ve siz de soruyorsunuz: "Bu deney neydi?" diye. Bunu da okuyunca öğrenmeniz daha doğru olur. Okurken sürekli anlamlandırmaya çalışıyorsunuz ve en son yazarın sorduğu soruyla kendinize geliyorsunuz. Tüm bu değişimlerin sebebi gerçekten bu deney olabilir mi? Cesaret , erdem, yetenek, zeka, hayal gücü gibi bütün nitelik ve özellikler sadece bu deneye mi bağlıydı? Kitap biterken başlıyor aslında. Her şey yolundayken "iyi" olmak kolay, işler zorlaşınca " iyi" olabilir misiniz?
Doktor Ox'un Deneyi
Doktor Ox'un DeneyiJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 202119bin okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Alman siyaset bilimci yazar dır..
Hannah Arendt
Hannah Arendt
Tamda Yasadığımız Yahudi soykırımına, denk gelince şu zor günler : Kuran - o Kerimde gecen ayetle başlamak istedım: "Onlar (Yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça, kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; Allah'ın
Kötülüğün Sıradanlığı
Kötülüğün SıradanlığıHannah Arendt · Metis Yayınları · 2012692 okunma
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.