Gene gecelerden bir Emine Şenlikoğlu daha .Bi kitabını daha hüzünle gözyaşlarıyla bitirdim. Emine Şenlikoğlu'nun Çin işkencesi kitabı dininden uzaklaştırılıp ailevi bağları koparılan gencin pişman olup ailesine ve dinine dönmek isterken ailesinin dağıtılma, kendisininde 21 yıl boyunca Çin işkencesine maruz kalma hikayesini anlatıyor. Bu kitabı okurken Müslümanların çektikleri acıyı yüreğimin tâ derinliklerinde duydum.Onlarla birlikte yaşadım...Onlarla birlikte öldüm...O iki aylık bebeğin ayaklar altında ezilip kesilmesiyle öldüm.İşkenceden gözleri yumurta sarısı gibi yanaklarından aşağı akan imamın; " İşte geliyorum ya Resulullah" diyerek son nefesini verdiği an tutamadım kendimi.
Okuduklarım karşısında İslamlığı bir yana bırakın insanlığımdan utanç duydum.Bu roman bir hikaye değil, roman üstü! Hikaye değil! Hatıra ya da hayat mahsülü hiç değil !...Taş gibi ,ateş gibi yaşanmış bir hayat...Bir hakikatin ta kendisi...
Bu romanı pdf olarak okudum ilk defa pdf'den bi kitap okumuş oldum.Her ne kadar ekrandan gözlerim çok ağrısada ; ☆o nacizane bilgiler, ayetler , dolu dolu bir iman, dupduru bir ihlas ,sımsıkı bir samimiyet için kardeşlerin kavuşup geçte olsa mutlu sonu görmeye 'değerdi'...
Vesselam...