Marksizm de, bir iktisat politikası gibi başlayan bir düşünce iken, aynı çağdaş insan ruhu yapısının özelliklerinden yararlanarak, bir ideoloji, bir doktrin, hatta bir din olmaya doğru gidiyor kimi insanlar için. Kimi insanlar onu din gibi benimsiyor.
Benim Dipnotum: Bu satırlar kaleme alınırken (1975) Türkiye'de Marksizm fırtınası esiyordu. Ondan ötürü Marksizm üzerinden insanların bir ideolojiyi kendilerine nasıl "din" edindiklerini anlatıyor. Bugün Marksizm olmasa da, insanlar, yeni yeni ideolojileri popülizm dalgasıyla kendi nefsleri için ilah edinmekten geri durmuyorlar.
"popülizm" aynen siyasette olduğu gibi, sanatta da çok tehlikeli tuzakları yapısında taşıyan bir yaklaşım. Türkiye'de ki sanat ve edebiyat etkinlikleri tüm bu tuzaklara düşmüş gözüküyor. Çünkü bir de "azgelişmis piyasa ekonomisi" nin kendine özgü koşulları , yozlaşmaya önlenemez boyutlar getiriyor. Örneğin," korsan kasetçilik" gibi. Sanat kollarla, siyasal iktidarın sultasına giren ya da girmeyen diye ayrilmaz kanımca . Siyasal iktidarın sultasına giren ya da girmeyen, sanat dallarından çok sanatçılardır. Kişilikli hiçbir sanatçı da, ne iktidarın, ne de muhalefetin sultasına girer.
Sayfa 89Kitabı okudu
Faşizm şiddete dayalı totaliter bir düzen ortaya koymuş, bu düzen siyasi şiddetin ve soykırımın en uç biçimlerini beraberinde getirmişti
Oysa popülizm faşizmin yenilgisinin bir sonucu olarak reform yapmaya girişmiş, faşist mirası demokratik kurguya göre yeniden düzenlemiştir
Popülizm, savaştan sonra, faşizmin uygarlık üzerinde yarattığı etkinin bir sonucu olarak doğdu.
BİYOLOJİK VE KİMYASAL SAVAŞIN AYRILMAZ BÜTÜNLÜĞÜ (TİTANYUM DİOKSİT VE CORONA VİRÜS) VE KADIN DEVRİMİNİN, İNSANLIĞIN VE DOĞANIN KURTULUŞUNDAKİ TEMEL FELSEFİ VE PRATİKTEKİ NİTELİKSELLİĞİ
Son aylarda özellikle coronavirüs ile birlikte yoğun bir biyolojik savaş tehdidinden bahsedilmektedir. Medya, basın ve sosyal medyanın hemen hemen her yerinde
Belirli bir yerde doğmuş olmak veya belirli ebeveynlerin çocuğu olmak gibi tarihsel rastlantılar dışında, birisinin bir halkın bir üyesi olup olmadığına ne ya da kim karar verir?
Sayfa 99Kitabı okudu
Bariz bir şekilde demokrasi karşıtı olan bu siyaset hepimizi kaygılandırılmalı ve demokrasinin nerede bitip popülist tehlike'nin nerede başladığına dair incelikli Bir siyasal kavrayışa duyduğumuz ihtiyacı göstermeli.
Ulusal kültür, folklor değildir; tıpkı halkın hakiki doğasının keşfedilebileceğine inanılan soyut bir popülizm olmadığı gibi.
Sayfa 301Kitabı okudu
"Türkiye'deki liderlerin de Aliya'dan alabileceği önemli dersler var.
Ucuz popülizm ve makam-mevki hevesiyle elde edilen liderlik ile; Aliya'nın bilge ve düşmanının bile saygısını cezbeden liderliği arasındaki farkın görülmesi gerekir. Aliya, Türk liderleri için de bir ayna. Aliya'ya bakıp kendi yerlerini ve hallerini ölçüp tartmalılar.."
Gerçek Hayat(43/2003)
Hopkirk okuyarak Asya ile Avrupa’nın Büyük Oyun zamanında birbirleri hakkında ne kadar az bilgiye sahip olduklarını keşfetmek gerçekten şaşırtıcıdır.
