YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI
«Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.»
Uvertür
Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük.
*
Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
Devrimci bir çağ, eylemci bir çağdır; bizimki ise reklam ve propaganda çağı. Gerçekte hiçbir şey olmaz, ama her yerde propaganda vardır. Bu çağda bir isyan en düşünülemez şeydir.
Devrimci bir çağ eylemci bir çağdır; bizimki ise reklam ve propaganda çağı. Gerçekte hiçbir şey olmaz ama her yerde propaganda vardır. Bu çağda bir isyan en düşünülemez şeydir. Böylesi bir güç ifadesi çağımızın hesapçı zekasına göre saçma görünecektir.
Devrimci bir çağ eylemci bir çağdır; bizimki ise reklam ve propaganda çağı. Gerçekte hiçbir şey olmaz ama her yerde propaganda vardır. Bu çağda bir isyan en düşünülemez şeydir.
"Kötülük düşüncenin ve kalbin isteği ile yapılır." Cehalet ve deneyimsizlikten kaynaklanan okült sorunları ele alalım. Bunlar üç genel gruba ayrılabilir: öncelikle uygun olmayan eğitim yöntemleriyle veya uygun olmayan koşullar altında gerçekleştirilen eğitimlerin neden olduğu aşırı duyarlılıktan kaynaklanan sorunlar. İkinci olarak,
Mektepler, millî kültürün işlendiği ve "çağı hayran bırakan" millî eserlere ulaşmasını temin eden müesseseler iken, neden bizim "okullarımızda" millî ve mukaddes değerlerimizden kaynaklanan bir "estetik eğitimi" yoktur? Neden çocuklarımız, kendi şiirine, musikisine, mimarisine, nakış ve tezhib dehâsına yabancı bırakılmaktadır? Neden hattatlarını, nakkaşlarını tanımamakta; neden Müslüman-Türk'ün "bediiyatından" (estetik telâkkilerinden) habersiz kalmaktadır? Neden radyo ve televizyonlarımız, neden basın ve yayın organlarımız bizim kültür ve medeniyetimizin silkinip ayağa kalkmasına yardım etmemekte; neden yabancı kültür ve medeniyetlerin propaganda sahası biçiminde işlemektedirler?