Ne olursa olsun, oteldeki gençlik hovardalıkları, okumak ve ateşli mektuplar yazmakla sınırlı kalmadı; aşksız aşkların gizlerini de öğretti ona. Otelde yaşam, gün ortasından sonra arkadaşları, gece kuşları, anadan üryan yataktan kalktıkları zaman başlıyordu; öyle ki, Florentino Ariza işten geldiğinde, kendi gizlerine ihanet eden başkişilerin ağızlarından öğrendikleri kentin gizleri üstüne bağıra çağıra yorum yapan çıplak orman perilerinin yaşadıkları bir saray buluyordu karşısında. Çoğu geçmişin izlerini sergiliyorlardı çıplaklıklarında: karınlarında bıçak yarası izleri, kurşun yaraları, aşk yüzünden hançer yaraları, kasap doktorların sezaryen dikişleri. Kimileri gündüzleri umarsızlık ya da gençlik sakınımsızlığının ürünü küçük çocuklarını getirtiyorlar, içeri girer girmez de, o çıplaklar cennetini yadırgamasınlar diye soyuyorlardı onları. Herkes kendi yemeğini kendisi pişiriyor, Florentino Ariza'yı yemeğe çağırdıklarında herkesten daha iyi yemek yiyordu, çünkü pişirdiklerinin en iyisini seçiyordu. Günbatımına dek süren günlük bir şenlik oluyordu; çıplaklar şarkı söyleyerek banyoların önünde sıraya giriyorlar, birbirlerinden ödünç sabun, diş macunu, makas istiyorlar, birbirlerinin saçlarını kesiyorlar, giysilerini değiş tokuş ediyorlar, içe dokunan soytarılar gibi boyanıp gecenin ilk avını yakalamak için sokağa çıkıyorlardı. O andan başlayarak, otelin yaşayanları kişiliksiz, insancıllıktan yoksun oluyordu; karşılığında para ödemeksizin bu yaşama katılmak olanaksızdı.
Sayfa 103Kitabı okudu
392 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
BİZ İNSANLAR NEDEN BU KADAR KÖTÜYÜZ
Kişinin her kitap okuyuşu aslında zihninde bir de yönetmeninin kendisi olduğu bir film çekişidir. Aytmatov'un bu kitabını okuduğunuzda uçsuz bucaksız Orta Asya bozkırlarında sarı ışıklı bir de film çekiyorsunuz. Velhasıl kelam; çok güzel bir kitap okudum, çok güzel bir film çektim. DİŞİ KURDUN RÜYALARI: "Geçmiş hayatı artık onun için hiç
Dişi Kurdun Rüyaları
Dişi Kurdun RüyalarıCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 20237bin okunma
Reklam
Bir yaz günü, temmuz ayıydı, sol yanımda oturan göbekli bir adamla ülkeler arası bir otobüste yolculuk ediyordum. Sağ elini benim olduğum koltuğun üstüne koymuştu, bende biraz camdan dışarıyı seyredeyim dedim. Başımı tam çevirdim, burnum tam bir dik açıyla uzattığı elinin koltuk hizasına geldi. Giydiği beyaz tişörtü terden sarımsı bir hal almıştı,
dünyanın en güzel hislerinden biri
bir roman okumak arzusu sardı mı içimi esaslı bir kitap almalı mutlaka yarın sabah üstüne düşüp bitirmeli uykusuz duraksız
Sayfa 40 - Kültür Yayınları Türkiye İş BankasıKitabı okudu
172 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İtiraf etmeliyim ki kitaba ilk başladığımda okumakta çok zorlandım. Bırakıp bırakmamak arasında kaldım. Kitaba başlamadan önce inceleme ya da o gizemli havayı kaçıracak herhangi bir şey okumam genelde. Belki genel geçer yorumlara bakarım. Kitabı bitirip üstüne düşündükten sonra merak edersem başka insanların ne düşündüğünü ancak öyle... Ama bu
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200993,2bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
*Müteveffa Yazarlarla Söyleşiler
Bir yerde okumuştum. “Kitap okumak yemek yemek gibiyse, Murat Menteş okumak yemeğin üstüne tatlı yemek gibidir.” diyordu. Haklı. Üstelik şerbetli de değil, mis gibi sütlü tatlı. Murat Menteş edebiyatımızın en zeki, yaratıcı, eğlenceli ve çok farklı yazarlarından. Dünyaya bakış açısı ve olayları dile getiriş biçimi muazzam. Ele aldığı konular,
Derde Deva Randevu
Derde Deva RandevuMurat Menteş · April Yayıncılık · 20193,297 okunma
Reklam
1.000 öğeden 701 ile 710 arasındakiler gösteriliyor.