Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Reklam
"Yaşamak güzel şey, çok güzel şey doğrusu" derken kurduğumuz hayaller; günü geldiğinde bu çağdan nefret ettirdi bizleri, etimizle kemiğimizle nefret ettirdi. Kimisi yaşamayı 'kendine körleşmek' olarak gördü, kimisi kendini kaybetmek için başladı bir mücadeleye. Kimi zaman göğe bakmak istedik, beraber sevinebilmek umuduyla. Kimi zamansa yalnızlığımıza döndük, hüznün son duraklarında bekleyenleri bulmak ümidiyle çıktığımız bu uzun yolda. Mutluluğumuz değer kaybetti, mutsuzluğa yükledik tüm anlamları ve incelikleri. Mutluluk çoğaldıkça değerini yitirir denildi, değerini yitirsin diye mutsuzluklarımızı paylaştık. Kimler geldi ve kimler geçti bu dünyadan. Arkalarında düşüncelerinden ve yaptıklarından başka bir şey bırakamayan bir yığın insan. Hepsinin bir başlangıcı, bir sonu oldu. Ama bazıları sonlarını o kadar güzel yazdı ki, başlangıçlar unutuldu. Okuduklarınız yeni bir romanın başlangıç cümleleri belki. Düşüncelerinin prangalarını açıp kağıda aktarabilmişlerin, ruhunun melodilerini notalara dökebilenlerin, zihninin yansımasını tuvallere geçirebilenlerin gölgeleri altında yeşeren yeni umutlarım, yeni hayallerim. Yaşam ve ölüm arasında bir arayış bizdeki. Kendimizi, benliğimizi bulma yolunda bir mücadele. Rüzgarda düşen yapraklar gibi nereye gideceğini bilmeden girilen bir yol bu yol. Ve işte şu an, tekrardan en başındayım; hayatın,yaşamın ve umutların. "Dün sabaha karşı kendimle konuştum. Ben hep kendime çıkan bir yokuştum." -Özdemir ASAF
Hayatımın şarkısını söyledim sana Sana büyüttüm devrimci ruhumu
Tanrım, sen ki gökyüzü ve yeryüzüsün, yaşam ve ölümsün! Güneş sensin, ay sensin, rüzgâr da sensin! Bedenlerimiz ve ruhlarımız sensin, sen bizim aşkımızsın. Hiçbir şeyin olmadığı yerde sen varsın; her şeyin var olduğu yerde senin mabedin vardır. Sana hizmet etmem için yaşam ver bana, seni sevmem için bir ruh. Seni gökyüzünde ve yeryüzünde hep görebilmem için gözler; denizde ve rüzgârda seni işitebilmem için kulaklar, senin adına çalışabilmem için eller var bana. Su gibi saf kil beni; gökyüzü kadar yüksek. Düşüncemin yolları çamursuz olsun; ne de kuru yapraklar olsun projelerimin göllerinde. Başkalarını kardeşim gibi sevmeyi bileyim, babam gibi hizmet edebileyim sana. İçimdeki sana layık olayım. Senin adın olan Gökyüzüne ve Yeryüzüne, Bedene ve Ruha, Yaşama ve Ölüme hamdolsun! Ağzım sana şükretsin, ellerim de sana şükretsin! Yaşamım senin varlığına layık olsun. Bedenim senin tenin olan Yeryüzüne layık olsun. Ruhum evine geri dönen bir oğul gibi çıkabilsin senin huzuruna. Beni güneş kadar büyük kıl ki içimdeki sana tapabileyim; beni ay kadar saf kıl ki içimdeki sana yakarabileyim; ve beni gün kadar aydınlık kıl ki seni daima kendi içimde görebileyim, sana yakarıp sana tapabileyim. .
Sayfa 29 - Kırmızı Kedi Yayınları ·Kitabı okudu
Reklam
Avucunda görüyorsun Avucunda öldüğümü uzakta.
Bütün hançerler bedenimde ve ben kışta saklı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.